Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Kemal Kamburoğlu

Kemal Kamburoğlu

HAYATIN NABZI

Zafer Haftası-Olan Biten İşler

Dün takvimler 30 Ağustos 2022''yi gösteriyordu, yani Büyük Taarruzun 100''üncü yılı idi. Bundan tam 100 yıl evvel insanlık tarihinin gördüğü en haklı, en meşru ve en onurlu savaşı olan Türk İstiklal Harbinin dönüm noktası ve finalinin başlangıcı idi 30 Ağustos Büyük Taarruz. 30 Ağustos Kahraman Türk Ordusunun Zafer Bayramıdır. Büyük Taarruz, Ebedi Başkomutan Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarının komutasında destan yaratmaktan destan yazmaya zaman bulamayan Kahraman Türk Ordusunun yarattığı bir mucizedir. İngilizlerin 6 ayda geçilemez dediği Yunan tahkimatlarının, 6 saat gibi bir sürede Türk Ordusu tarafından nasıl yerle bir edilerek aşıldığının destansı anlatımıdır. Büyük Gazi''nin "Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz''dir. İleri!" diyerek dünya harp tarihindeki "en kısa harekât emrini" verdiği bir şahikadır Büyük Taarruz. Ve O muhteşem Türk Ordusu Afyon ovasından kopup 14 gün boyunca hiç durmadan muharebe ederek 9 Eylül günü Emperyalizmi İzmir''de Akdeniz''in karanlık sularına gömmeyi başarmış, İzmir''in dağlarında çiçeklerin açmasını sağlamıştır. Türk İstiklal Harbi Emperyalizmin bir ülkeden nasıl kovulduğunu tüm insanlığa seyrettiren kült bir film ise 30 Ağustos Büyük Taarruz, bu muhteşem başyapıtın final sahnesi ve Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş çivisinin bir daha çıkmamak üzere tarihe çakılmasıdır. 30 Ağustos Zafer Bayramı tüm milletimize kutlu olsun. Bu vesile ile bize bu ülkeyi vatan yapan başta Ebedi Başkomutan Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşları olmak üzere bugüne kadar kutsal vatan topraklarını kanları ile sulayan tüm şehitlerimize Yüce Rabbimizden rahmet diliyor, aziz hatıraları önünde minnet, şükran ve saygıyla eğiliyoruz. Vatan onlara minnettardır. Bu arada 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerinin eskiden olduğu gibi büyük askerî geçit törenleri ile kutlanması da ülkemizin caydırıcılığını göstermek açısından önemlidir.

***

Bu güzel vatanda günümüzde birçok sıkıntılar yaşanıyor. Bunların en başında da ekonomik sıkıntılar geliyor. Vatandaşın alım gücünün giderek eriyor olması temel ihtiyaçların karşılanmasını bile zorlaştırıyor. Halk geçim sıkıntısı içindeyken birilerinin haksız servetler elde etmiş olması iddiaları kamuoyunda ciddi karşılık buluyor. Suç örgütü lideri Sedat Peker''in bu konudaki ifşaatları kamuoyunda ilgi ile takip ediliyor. Peker ortaya belgeler, kayıtlar koyuyor. Son olayda inanılmaz durumları öğrendik. Düşünebiliyor musunuz; Cumhurbaşkanlığı gibi devletin en üst makamındaki danışmanlar birbirleri ile ödeme alma yarışına ve rekabetine girmişler. Bir danışman, rüşvet verecek olan holding sahibine "Bana gel, sakın bilmem kime gitme o daha çok ödeme ister." diye yol gösteriyor. Akıl alır gibi değil. Suç örgütü lideri Sedat Peker belgeleri ile ifşaatta bulunuyor. Eğer bu anlatılanların birazı bile doğru ise vay bu milletin haline. Kanalizasyon sistemi patladı, daha da ötesi Peker arıtma sistemini de berhava etti. Peker''in iddialarına göre bir memur 180 milyon dolar servet sahibi olmuş. Paraları da Peker''in verdiği adreslerdeki evlerde saklıyormuş. ABD dâhil dünyanın hiçbir ülkesinde bir kamu kurumundaki bir memur makam, mevkisi ne olursa olsun yasal yollar ile 180 milyon dolar servet edinemez. Bu teknik olarak mümkün değildir. Bu kişiler AK Parti''ye de siyasi iradeye de büyük zararlar vermektedirler. Görünen o ki bir zaman sonra savcılar mesai yapmaktan ötürü evlerine bile zor gidecekler.

***

Son günlerde İslami Cemaatlerde kamuoyu baskısı yaratarak siyasi iradeyi etkileme ve yasaklar koydurma yolu ile vali ve kaymakamlara bazı sosyal etkinlikleri yasaklatma gibi bir davranış öne çıkmaya başladı. Bu durum toplumun büyük bölümünde "yaşam tarzına müdahale" olarak karşılık bulmaya başladı. Söz konusu durum isabetli bir durum değildir. İslam dininde zorlama yoktur. Tarihe bakarsak İslam''ın kılıçla yayılmaya başladığı ülkelerde El- Kaide, Taliban, IŞİD gibi örgütler çıkıyor. Buna karşın İslam''ın ticaretle, iyi ilişkilerle yayıldığı Endonezya, Malezya gibi ülkelerde bu tür radikal örgüt ve düşünce yapısı çıkmıyor. Neden? Çünkü İslam iyilik dinidir, hoşgörü dinidir. Kılıçla yayılmaya kalkıldığında iyilik yok olur. İyiliği yok etmemek lazım.

***

Futbol sezonu açıldı, daha ilk maçlardan itibaren hakemler konuşulmaya başlandı. Türkiye bir ilki yaşadı; 27 sene sonra ilk defa Şampiyonlar Liginde bir Türk takımı yer almıyor. Bu çok kötü bir sonuçtur. Hem Türk Futbolunun geldiği nokta açısından hem de oluşan piar kaybı nedeniyle. Bu kayıpların yaşanmasında hakem teşkilatının yani hakemlerim de büyük katkısı olmuştur. İnşallah seneye Şampiyonlar Ligi''nde bir Türk takımımız olur. Ne diyelim umut fakirin ekmeği, ye babam ye.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları