Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Kemal Kamburoğlu

Kemal Kamburoğlu

HAYATIN NABZI

Ne olacak emeklilerin hali?

Sosyal Güvenlik Kurumu''nun (SGK) Ekim 2022 verilerine göre Türkiye''de 13,1 milyon emekli kişi var. Yani toplam nüfusun 85 milyon olduğunu düşünürsek Türkiye''de nüfusun 6,5''da biri emekli kişiler. Dünyanın her gelişmiş ülkesinde insanlar neredeyse bir ömür çalıştıktan sonra emekli olurlar ve hayatlarının son çeyreğini huzur içinde, yaşamdan bir nebze olsun keyif alarak, yaşlı eşi ile kol kola gezerek, torunlarını severek, onlara birşeyler alıp mutlu ederek geçirirler. Türk insanının da gelişmiş ülkelerdeki bu insanlardan hiçbir farkı yoktur. Hatta gelişmiş ülkelerde çalışma koşulları daha güvenli ve daha prensiplerle donatılmış iken Türkiye''de ne yazık ki çalışma koşulları çok daha ağır ve zordur. Yine de insanlar çalışırlar ve belli bir yaşa gelince emekli olurlar. Zira artık çalışma yaşamı onların fiziki güçlerini zorlar, yaşlanmışlardır, yorgundurlar. Dinlenmek ve ömürlerinin son çeyreğinde, sonbaharlarında biraz olsun nefes almak isterler. Ama dedik ya Türkiye''de zordur bu işler. Hâlbuki emeklilerine değer vermeyen milletler geleceği kurmakta çok zorlanırlar. Çünkü onlar muktedirken ülkeleri için çalışmışlar, üretmişlerdir. Ama artık yaşlanmışlar, güçsüzleşmişlerdir. Bir de üstüne yaşlılığın verdiği kalp, tansiyon, şeker gibi hastalıklar kendiliğinden gelince emeklilikte yaşamlarını sürdürmek oldukça zordur. Bütün bunların üstüne bir de maddi imkânsızlıklar gelince emekli artık bitap düşmüştür. Nerede öyle gelişmiş ülkelerdeki emsalleri gibi yılda bir kez yurt dışı seyahatine çıkmak, ayda en az bir kez dışarda eşiyle yemek yemek, bir sinemaya tiyatroya gitmek, bir kitap alıp okumak nerdeee? Tam tersine biz kendimizi bildik bileli günlük yaşamını idame ettirmeye, sadece karnını doyurmaya çalışır bizim emekliler. Hatta emekli parası yetmez de karnını doyurmak için günlük işlerde de çalışırlar. İş bulabilirlerse hastalığını, güçsüzlüğünü, yaşlılığını düşünmeden iki kuruş yevmiye için çalışırlar. Seyyar satıcılık yaparlar, şantiye bekçiliği yaparlar, çay ocağında çalışırlar, hatta güçleri yeterse hamallık yaparlar, yaparlar da yaparlar işte.

Siyasi iktidar asgari ücreti 8.506 TL olarak ilan etti. TÜİK verilerine göre hane halkı tüketim harcamaları esas alındığında Kasım 2022 için açlık sınırı 7.818 TL., yoksulluk sınırı ise 27,041 TL olarak belirlenmiş durumda. Yani sonuçta asgari ücret açlık sınırının 688 TL. üzerinde oluştu. Önceki asgari ücrete göre %54''lük bir atış gerçekleşti. Ancak yapılan çalışmalarda emekliler için ise en düşük emekli maaşının 2.500 TL.''den 5.500 Tl.''ye çıkacağı söylemleri var. Evet artış yüzdesi olarak baktığımızda nominal olarak %220 gibi büyük bir artış olduğu söylenebilir. Ancak paranın alım gücü gözönüne alındığında yani 1 kg. peynirin 160-170 TL, 1 kg. zeytinin en ucuzunun 70 TL., 1 kg. kıymanın 120-130 TL., 1 litre sütün 17-18 TL, 1 kg. patatesin 10, 1 kg. soğanın 12-13 TL., 1 simidin 5-6 TL, 1 bardak çayın 4-5 TL. olduğunu düşündüğümüzde emekli 3 kişilik bir ailenin hele bir de üniversiteye giden bir çocuğu varsa hâli, eyvah ki ne eyvah. Hele hele bir de kendi evi yok da kirada oturuyorsa durumu gerçekten perişanlık demektir. 5.500 TL.''yi bozdur bozdur harca. Açlık sınırının bile ciddi ölçüde altında olan emekli maaşı ile ne yapar o insanlar bilemeyiz. Ha tüm emekliler böyle midir, tabii ki değildir ama böyle olanların sayısının da azımsanmayacak ölçüde olduğu bir gerçektir. Emekliler çok bir şey istemiyorlar ki, asgari ücret ile aynı emeklilik maaşını alalım, en düşük emekli maaşı asgari ücret kadar olsun, biz de en azından TÜİK''in açıkladığı açlık sınırının bir tık üstüne çıkalım, aç kalmayalım diyorlar. Çok bir şey de istemiyorlar.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük devlettir, emeklilerini açlık sınırının altında yani aç yaşatmaz diye düşünüyoruz. Zira emeklilere bu maaşı verecek kaynak bulunur, en azından vergi borcu silinen büyük zenginlerin bu borçları silinmez tahsil edilir, hazineden yapılan ödemelerin bir kısmı ertelenebilir, kamu harcamaları kısıtlanabilir, ya da devletten yıllardır çok para kazananlara hadi artık siz de fedakârlık edin, yeter bu kadar kazandığınız, şimdi biraz da siz elinizi taşın altına koyun denilebilir, feragat istenebilir yani sonuçta gayret edilirse bir biçimde kaynak yaratılır. Siyasi iradenin tam seçime giderken hiçbir emeklisini üzmeyeceğini değerlendiriyoruz. Çünkü hadi bırakın Batı ülkelerinin emeklileri gibi onların yaptıklarını yapabilmelerini, en azından karnı tok yaşamak bu ülkenin onurlu emeklilerinin de insani hakkıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti''nin yapamayacağı hiç bir şey yoktur.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları