Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Kemal Kamburoğlu

Kemal Kamburoğlu

HAYATIN NABZI

Lozan Anlaşması Türkiye’nin tapu senedi

 Bir önceki yazımızda Fransa'da yayınlanan Le Point dergisini geçen hafta iğrenç ve aşağılık yalanlarla Türkiye ve Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı neden hedef aldığını yazmıştık. Buna karşılık Türkiye'nin aldığı tedbirleri gelin bir göz geçirelim:Türkiye Doğu Akdeniz'de Libya Meşru Hükümeti ile MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) anlaşmasını yaparak "Mavi Vatan'ın" sınırlarını çizmiş ve MEB'sini ilan etmiştir. Bu bölge 168 bin kilometre karelik bir alandır. Zira Akdeniz'de en uzun kıyıya sahip ülke Türkiye'dir ve bu Türkiye'nin doğal hakkıdır.  Financial Times gazetesi geçtiğimiz gün Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hamlelerinin diğer ülkeleri "kızdırdığını" ancak bölgede uzun vadede de olsa bir çözüme ulaşılacağının umulduğunu yazdı. Gazete yazısında "Bölge, son büyük fosil yataklarından biri olabilir. Onlarca yıldır yürütülen arama faaliyetleri sonucunda son 10 yılda keşfedilen geniş doğalgaz rezervleri, daha önceden bir araya geleceğine ihtimal dahi verilmeyen ülkelerin ittifak kurmasına yol açtı. Mısır ve İsrail işbirliği yapıyor… Yunanistan, Kıbrıs Cumhuriyeti ve diğerleri kirliliğe neden olar kömür yerine doğalgaz seçeneğini değerlendiriyor. Uzun vadede bazı enerji şirketi yöneticileri doğalgaz rezervlerinin Avrupa'nın güneyine ulaştırılarak Rus enerjisine bağımlılığın azaltılacağını düşünüyor" diyor. Görüldüğü gibi mesele Doğu Akdeniz'de çıkarılacak gazın Yunanistan ve GKRY'nin de içinde olduğu bir yapı tarafından Avrupa'ya ulaştırılması ve Türkiye'nin devre dışında bırakılması üzerine kurulu. Türkiye'de Libya ile yaptığı anlaşma ile bu hatta bir kama soktu ve ben olmadan bunu yapamazsınız dedi. Türkiye'nin esas talebi buradaki enerji paylaşımının hakça yapılması ve tüm taraflar ile uyum içinde ortak çalışma yapılmasıdır. Lakin başta Fransa, Yunanistan ve GKRK bu işe karşı duruyor. Çünkü Türkiye Libya ile yaptığı askeri anlaşma gereği Fransa'nın Libya'da planladığı sömürme politikasına da engel oldu. Tarihte olduğu gibi şimdi Yunanistan'ı kışkırtıp duruyorlar. Türkiye'nin Oruç Reis sismik araştırma gemisi ile Meis Adası doğu ve güneyinde sondaj çalışmaları yapacağını açıklaması bunun için bir NAVTEX yayınlaması üzerine Yunanistan teyakkuza geçti ve Güney Kıbrıs'ta bulunan Yunanistan Genelkurmay Başkanı Konstantinos Floros, Türkiye'nin NAVTEX ilanıyla acil olarak ülkesine geri döndü. (NAVTEX Deniz Kuvvetleri'nde bir tür notamlama demektir. Yani belirlenen bölgeye diğer gemilerin girmesi durumunda güvenliklerinin olmayacağının deklere edilmesidir.)  E, tabii yapacağız efendi, kendi egemenlik sınırlarımız içinde yapıyoruz. Senin karasularına girip yapmıyoruz ki. Yunan Donanması Meis Adası'na hareketlenince Türk Donanması da Aksaz'dan 18 fırkateyn ile çıktı ve Yunan Donanması ortada kalıverdi. Sözde çatışma olacakmış da neymiş. Yunanistan asla ve kata Türkiye ile sıcak savaşa girmez, giremez. Girerse kesinlikle matematik bilmiyorlar demektir. Sonucuna katlanırlar. Türkiye yukarıda sınırlarını çizdiğimiz coğrafyada artık bir bölgesel güçtür ve milli hak ve menfaatlerini korumaya kararlıdır. Kim ne derse desin, hangi rezil dergi kapağını yayınlarsa yayınlasın, vız gelir tırıs gider. Bir de Yunanlıları işgal ettikleri adalardan kovalamanın zamanı geldi de geçiyor bile. 24 Temmuz 1923'de imzalanan Lozan Anlaşmasının 97'nci yıldönümü, kutlu olsun. Lozan Anlaşması Türkiye'nin tapu senedidir. Milletçe tapumuza iyi sahip çıkalım, zira dedik ya arazimize gecekondu yapmaya çalışan çok çakal var.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları