Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Kemal Kamburoğlu

Kemal Kamburoğlu

HAYATIN NABZI

Kaçak sağlık olur mu?

İnsanın en temel hakkı sağlıklı yaşama hakkıdır. Tüm gelişmiş dünya ülkelerinde devletler vatandaşlarının sağlıklarını korurlar. Bizim ülkemizde de vatandaşların sağlığını korumak ve bununla ilgili gerekli tedbirleri almak devletimizin görevleri arasında olup Anayasamızda belirtilmiştir. Geçtiğimiz günlerde basında çıkan "Ömür boyu garantili merdiven altı tedavi", başlıklı haber dikkatimizi çekti. İstanbul''a ucuz diş tedavisi için gelen Danimarkalı ikiz iki kız kardeş "Suriyelilere ait kaçak bir klinikte" dişsiz kaldıklarını iddia ediyorlar. Danimarkalı hemşire ikizler Alicia Nicolajsen ve Melissa Petersen''in dolandırıldıkları ve sağlıklarının bozulduğu iddiaları üzerine İl Sağlık Müdürlüğü harekete geçti. Ekipler Zeytinburnu''ndaki habere konu kliniğine giderek inceleme başlattı. Kliniğin ve çalışanların belge ve diplomaları incelemeye alındı. Devletin böyle bir reaksiyon göstermesi doğru bir hareket tarzıdır ve olması gerekendir. Türkiye''de maalesef bu tür merdiven altı sağlık hizmeti veren yerler olduğu bilinen bir durumdur. Sağlık çok ciddi ve hata yapıldığında geri dönüşü olmayan bir alandır. Zira yapılan bir yanlış hastanın ya organ kaybına ya da hayatını kaybetmesine sebep olur, telafisi de mümkün değildir. Bu gün sağlık alanında merdiven altı hizmet veren yerler olduğu gibi salt para kazanmak için yetkisiz sağlık işlemi yapan yerler de oldukça fazladır. Örneğin; bir vatandaş sermaye koyuyor ve "güzellik merkezi" adı altında bir işletme açıyor. Sonra sanki doktormuş havasını vermek için beyaz önlük giymiş güzel bir hanım reklam afişinde yerini alıyor. Gerekli yasal süreçleri yerine getiren işletme çalışma ruhsatını alıyor. Güzellik merkezleri genelde epilasyon, makyaj, cilt bakımı, manikür, pedikür vb. faaliyetleri yapabilecek işletmelerdir. Epilasyon, cilt bakımı gibi tıbbi bilgi yani hekimlik gerektiren alanlarda hizmet verebilmesi için de bünyesinde bir cildiye mütehassısı yani bir dermatoloji uzmanı bulundurmak zorundadırlar. Ama bir bakıyorsunuz para hırsı o kadar gözleri karartıyor ki "güzellik merkezi oluyor bir anda plastik cerrahi kliniği." Pes be kardeşim, bırakın orada çalışan ortaokul mezunu makyözü, cilt bakımcısını bildiğimiz kadarı ile dermatolog hekimin bile "plastik ve rekonstrüktif cerrahi" alanına giren sağlık hizmetlerini vermesine tıp etiği açısından da yasal açıdan da izin yoktur.

Devletin denetimleri sürecinde aksi bir durum ortaya çıktığında ciddi yasal yaptırımları mevcuttur. Nitekim geçmişte de günümüzde de güzellik merkezlerinde dudaklarına, gözaltlarına ya da vücudun karın, kol, bacak gibi yerlerine yaptırdıkları işlemler nedeniyle ciddi vücut bozukluklarına uğradıkları gerekçesi ile mahkemelere başvuranlar çok olmuştur. Tıpta her alanın uzmanı farklıdır. Bu uzmanlık, hekimin aldığı eğitim öğretim süresinde yani ihtisas eğitimi süresinde bile farklılık gösterir. Örneğin Dermatoloji ihtisas süresi dört yıl olmasına karşın Plastik Cerrahinin ihtisas süresi altı yıldır. Uzman hekim olmak için girilen Tıpta uzmanlık sınavında en yüksek puan gerektiren branş da Plastik Cerrahidir. E, bütün bunlar boşuna mıdır? Bu tür yetkisiz kimselerin sırf para kazanma hırsı uğruna yaptığı olumsuz sağlık işlemleri Türkiye''nin önemli bir gelir alanı olan sağlık turizmine de ciddi zararlar vermektedir. Şimdi bu iki Danimarkalı kişi ülkelerine döndüklerinde Türkiye''deki sağlık hizmeti ile ilgili olumlu bir ifade kullanırlar mı sizce? Hâlbuki Türkiye''de sağlık hizmeti veren hekimlerimiz çok başarılıdırlar ve bu başarıları Avrupa''dan birçok hastanın Türkiye''ye tedaviye gelmesine ve ülkemize döviz bırakmasına olanak sağlamaktadır. Bu konuda Türk Cerrahi Derneği Başkanı Ahmet Serdar Karaca bakın ne diyor; "Dernek olarak bizim bunları denetleme gibi bir yasal prosedürümüz yok ancak duyumlar geldikçe Sağlık Bakanlığı''na bildiriyoruz. En çok İstanbul''da var. Sıklıkla Türk vatandaşı olmayan hem hekim, hem hasta nezdinde olduklarını biliyoruz. Bu sağlık turizmini çok kötü etkiler. Sağlık turizmi yapanların sadece Bakanlığın yetkilendirdiği kişiler olması için çabalıyoruz. Bakanlık gerekenleri yapmaya çalışıyor. Merdiven altı kliniklerde yapılan estetiklerde ölümler bile var." Görüldüğü gibi bu tür yerler ve faaliyetler ülkemizin çıkarlarına aykırı durumların olmasına sebebiyet veriyor. Sağlık hizmeti çok ciddi bir iştir ve ancak ehil ellerde hastalar şifa bulur. Sağlık Bakanlığımız bu tür yerleri daha fazla mercek altına almalı ve yasal gereğini yapmalıdır.       

                                                          ***

     Bu yazımız 2022 yılının son yazısı. Yarın 2022 yılını bitiriyoruz ve 2023 yılına giriyoruz. Yeni yılın başta siz kıymetli okurlarımız olmak üzere tüm milletimize ve insanlık âlemine hayırlı uğurlu olmasını, yeni yılın sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini diliyoruz. Yine dileriz ki tüm dünyada savaşlar olmasın, insanlar barış içinde yaşasın. Mutlu yıllar efendim.

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları