Sivil insanlar pek bilmeyebilirler ama savaşta karar verici sivil yöneticiler ile askeri yönetici olan üst düzey komutanların kişilik yapılarını bilmenin savaşı yönetme açısından çok büyük önemi vardır. Bu nedenle istihbarat unsurları muhasım tarafın yöneticileri hakkında her türlü bilgileri toplamaya çalışır. "Harekât Durum Muhakemesi" formatında bu konu için özel bir madde vardır. Bu anlamda Zelenski ve Putin'i analiz etmeye çalışalım. Öncelikle altını çizelim ki bu savaş ABD tarafından epeydir planlanmış, üzerinde çalışılmış, altyapı taşları döşenmiş bir sürecin orta vade (kademe) sonuçlarından biridir. Bazı aklı evveller bu yazacaklarımızı komplo teorisi olarak da düşünebilirler ama bu onların bilgisizliğinden kaynaklanmaktadır. Sadece bir şey söylemiş olmak için söylerler. ABD'nin Pentagon'da, Dışişleri'nde, Beyaz Saray'da, yüzlerce think-tank kuruluşunda, STÖ'lerde hatta Hollywood'da çok sayıda senaristleri ve oyun kurgulayıcıları olduğunun altını çizelim. Tıpkı Türkiye'de Balyoz, Ergenekon ve 15 Temmuzu kurguladıkları gibi bu savaş da çok iyi yazılmış bir senaryo ile kurgulanmış bir savaştır. Ancak savaş bir oyun değildir ve çok tehlikeli bir süreç olduğundan kurgulanan noktada durmayabilir ve hiç istenmeyen doğal finalleri de yapabilir. Önce Zelenski'den başlayalım. Ukrayna'da birdenbire bir Zelenski ortaya çıktı ve birkaç yıl içinde genç bir adam olarak "Başkan" oldu. Acaba birdenbire mi? Bizce hiç değil. Zira ABD'nin en büyük çalışmalarından biri; hedef ya da kullanılacak ülkelerin başına "kullanılabilir liderler" gelsin diye o yolun yol taşlarını dizmektir. Yıllarca bu proje üzerinde çalışıp geliştirdiler. Zelenski bir hukukçu. Yani muhakeme yeteneğinin yüksek olması gereken biri. İyi eğitim ve öğrenimli. İsrail kökenli profesör olmuş akademisyen anne ve babanın çocuğu. 44 yaşında genç bir adam. Zelenski, 2015 de ekrana geldiği bir televizyon dizisinde tarih öğretmenidir ve yanlışlıkla bir ülkenin başkanı olur. Komedi dizisi böylece devam eder. Ukrayna halkı diziyi çok tuttu, Zelenski'yi de sevdi, halktan biri dedi. Halk dizide kendisini buldu, dizi ile yaşadı. Ama aynı Ukrayna halkı bu gün çok acılar yaşayarak öğreniyor ki, hayat bir dizi değil, tv dizisinde kendini bulan halk şimdi acılar içinde ekmek bulamıyor. ABD bu dizi ve rol ile Ukrayna halkını Zelenski'yi seçmeye hazır hale getirdi, hazırladı. Hollywood, Pentagon'un emrinde senaryoyu yazmıştı ve 45 milyonluk Ukrayna halkının algılarını yönetmeyi başardılar. Çünkü ABD çok iyi biliyordu ki; Zelenski ABD'yi hedefine kolayca götürecek bir "kullanılabilir lider" idi. Nitekim 2019 da ABD desteği ile seçilen, hiçbir devlet deneyimi olmayan, devlet yönetmeyi asla bilmeyen Zelenski, ABD'nin ve Batı'nın verdiği gaz ve sıvazlama ile onların verdiği sözlere inanarak (ve kandırılarak) güvenerek, (ABD'nin isteği olan) NATO üyesi olacağını dünyaya ilan etti. Karşılığında bekledi ki ABD ve Batı Ukrayna'yı hemen NATO üyesi yapsın. Zelenski bunu beklerken karşısında Rus tanklarını ve Rus füzelerini buldu. Çünkü ABD oyunu öyle kurgulamıştı ki zaten asıl amaç Zelenski'nin karşısında Rus tanklarını bulması idi. Zelenski kafasına bombalar düşmeye, vatandaşları ölmeye başlayınca gerçeği anlamış görünerek, Batı bize verdiği sözleri tutmadı diye feryat etmeye başladı. Ama Ukrayna için artık iş işten geçmişti. Zira ABD'nin verdiği sözü tutmayacağını bilecek kadar bir devlet deneyimi yoktu ki Zelenski'nin. ABD, Rusya'yı Putin'i kışkırtarak harekete geçmesini beklediği ortamı Zelenski ile hazırlamış, Rusya'ya adeta "gel gel" yapmıştı. Şimdi Ukrayna halkı dizilerle yaşamış olmanın, devlet yönetmeyi hiç bilmeyen, devlet yönetimi deneyimi olmayan bir genç adamı Başkan seçmiş olmanın pişmanlığını ve acılarını yaşıyor. Zira Ukrayna halkı devlet yönetme tecrübesi olan, devleti ve dünya siyasetini iyi tanıyan bir Başkanı seçmiş olsaydı o başkan ABD'nin kurduğu bu tuzağa düşmeyecek ve Zelenski'nin yaptığı hataları yaparak Rusya'yı kışkırtıp ülkesine saldırmasına sebep olmayacaktı. Ama ABD Ukrayna halkının algılarını yönetmeyi başarmıştı bir defa. Burada Zelenski'nin ihtiraslı olmasından başka bir günahı yok, o aday olmuş halk da onu seçmiştir. Asıl günah ve hata, bu durumda doğru kişiyi seçemediği ortaya çıkan Ukrayna halkınındır. Asıl kandırılan Ukrayna halkı olmuştur. Ukraynalılar şimdi bunun çok acı sonuçlarını yaşamaktadır. Demek ki milletler yöneticilerini seçerken çok dikkat etmeli ve meseleyi her boyutu ile kılı kırk yararcasına düşünmelidirler. Ancak burada altının çizilmesi ve ayakta alkışlanması gereken durum da şu dur; Zelenski, kendinden evvelki birçok Başkan böyle bir durumda ülke dışına kaçmışken Zelenski kaçmamış, bir vatansever olarak ülkesini kahramanca savunmaya, direnmeye ve halkı ile beraber savaşta olmaya devam etmiştir. Bu çok takdir edilecek bir duruştur. (Bu arada ABD kurmaylarının Zelenski'ye ne yapması gerektiği konusunda sürekli stratejik ve taktik düzeyde yol gösterdiğinin de altını çizelim.)

Gelelim Putin efendiye. Putin, bir KGB Yarbayı bir subay ve yılların devlet yöneticiliği tecrübesine sahip olmasına rağmen herkesin beklediğinin tam tersine inanılmaz büyük hatalar yapmıştır. Putin "Batı bizi savaşın içine çekmeye çalışıyor" diyecek kadar durumun farkında olmasına rağmen ABD'nin "gel gel" yapmasının cazibesine, Ukrayna'yı yutmanın iştahına kapılarak bir anda nerede biteceği belli olmayan bir savaşı başlattı. Çünkü Putin, tıpkı Kırım'ın ilhakında olduğu gibi Batı'nın kendisine biraz mırın-kırın edeceğini ve öylece geçip gideceğini sandı. Hâlbuki görüyoruz ki Batı'nın Kırım'a sessiz kalması aslında bu gün için Rusya'ya yapılmış bir "yemleme" imiş. Putin eğer sadece Donbass bölgesine girip kalsa idi, Kırım'ı da ilhak etmişti, bu gün yaşadığı ve giderek artan başarısızlığı asla yaşamayacaktı. Yani Putin nerede duracağını bilmedi, ihtirasının ve Çarlık Rusyası hayalinin kurbanı oluyor. Putin'in yaptığı en büyük hata da Kiev'e taarruz etmek oldu. Zira başkentler bir ulusun onur merkezidir. Uluslar ne olursa olsun başkentlerini korur. Tıpkı şimdi Ukrayna'lıların yaptığı gibi. Nitekim Ukrayna şimdi dünyadaki bütün "paralı askerleri" çağırıyor ve bir "lejyon ordusu" kuruyor. 5'nci nesil "Hybrid Savaş" dediğimiz bir savaş türü başlayacak Ukrayna'da. Zaten Ukrayna, Rus birliklerini şehirlerin içine çekiyor ve bir "Meskûn Mahal Muharebesi"ne zorluyor. Gelecek olan lejyoner askerler, çeteler (profesyonel katiller), terör örgütleri, Özel Güvenlik Şirketlerinin askerleri filan Rus Ordusuna çok büyük zayiatlar verdirebilir. Unutmamak lazım ki hiçbir kiracı ev sahibinin evinde sonsuza kadar kalamaz. Hal böyle olunca Ukrayna, Rusya için ikinci bir Afganistan'da olabilir. Savaşın uzaması, her geçen gün Ukrayna'nın lehine Putin'in aleyhine olacaktır. Dünya kamuoyu baskısı Putin'i ezecektir. Putin'in, Ukrayna'dan olan siyasi talepleri kabul edilemez taleplerdir. Putin inanılmaz bir ABD tuzağına düşmüştür. ABD'nin ve AB'nin Rus harekâtının işaretleri varken Ukrayna'ya tek bir silah yardımı yapmış olmaması da Rusya'yı bu tuzağa çekmek içindi. Putin ve kurmay karargâhı bu harekâtta Ukrayna'yı ve durumu yeterince analiz etmemişler, Ukrayna'nın bu kadar direneceğini hesaplamamışlardır. İşgal ettiğiniz ülkelerde birkaç muharebe kazanabilirsiniz ama savaş uzadıkça sonuçta ev sahibi lehine döner ve kaybetmeniz çok kuvvetle muhtemeldir. Putin'in "nükleer tehdidine" gelince, Putin elindeki çok küçük çaplı bir "taktik nükleer başlığı" dar bir muharebe alanında kullanabilir. Ama orta ve uzun menzilli bir nükleer füzeyi kullanması katiyen mümkün olmaz. Böyle bir tercihe kalktığında "Rus Devlet Aklı"nın Putin'i devre dışı bırakacağı mutlaktır.

ABD bu harekâtta istediği hedeflere ulaşmaya başlamış, beyin ölümü oldu diyen NATO'yu yeniden diriltmiş, Avrupa'ya "ben olmasam Rusya sizi yutar" mesajını yerleştirmiştir. ABD, belki harekât sonunda Rusya'nın parçalanması sözkonusu olursa oradaki küçük devletleri de Çin'e karşı NATO üyesi yapmaktan hiç çekinmeyecektir. ABD yine kazanıyor gibi görünüyor. Rusya bu savaşta asla haklı değildir ve savaş eğer ülke savunması için değilse cinayettir.