Türk spor kamuoyu birkaç gündür Semih Kılıçsoy’un önce A Millî takım kadrosuna davet edilip, daha sonra Ümit Millî takıma gönderilmesini konuşuyor. Ortaya bir sürü iddialar atılıyor. En önemli iddialardan birisi Beşiktaş Başkanı Hasan Arat’ın Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı ve yönetim kuruluna mesafeli davranması, TFF’nin organize ettiği iftar programına katılmaması olarak gündeme geldi. Bunun sonucunda Beşiktaş’a ayar verme niyetiyle 18 yaşındaki ilerleyen yıllarda Millî formayı çok uzun yıllar sırtında taşıyacak bir oyuncuyu kadrodan çıkararak bir operasyon çekildi. Bu kuvvetli iddialardan biriydi. Son günlerde gerek görsel basın da, gerekse sosyal medyada çok daha enteresan bir iddia konuşulmaya başlandı. Ünlü ve kulağı kesik bir menajerin Semih Kılıçsoy’a beraber çalışalım teklifi Semih tarafından kabul edilmeyince, kulağı kesik kurt menajer yakın ilişki içinde olduğu Millî Takım Teknik Direktörü Montella ile iletişime geçip Semih Kılıçsoy’u kadrodan çıkartırmış. Bu iddia doğru ise korkunç bir olay. Bu demek oluyor ki Türk futbolunu menajer lobisi ele geçirmiş. İstediği oyuncuyu Millî Takım7a aldırabiliyorlar, istediği oyuncuyu Millî Takım’dan yollayabiliyorlar. Bu iddia yüksek sesle dile getirildiği için bizlerde bu olayın üzerine kararlı bir şekilde gitmemiz gerekiyor. Ne demek yani oyuncu istediği menajerle çalışır, istemediği menajerle çalışmaz. Oyuncunun Millî Takıma seçilme kriteri çalıştığı menajer midir, yoksa oyuncunun gösterdiği ve sergilediği performans mıdır. Böyle saçma sapan bir durum mu olur. Millî Takıma oyuncu seçilirken her zaman hazır oyuncular seçilir. Kulübünden en fazla süre alan, takımına en fazla katkı yapan oyuncular seçilir. Millî Takımdaki oyuncuların hepsi bizim oyuncularımız ayrım yapamayız ama davet edilen hücum oyuncuları içerisinde en hazır olan kulübüne en fazla gol katkısı yapan Semih Kılıçsoy’dur. Ne hikmetse değerli hocamız tarafından kadrodan çıkartıldı. Acaba bu Montella’nın kararı mı yoksa başka birilerinin kararı mı? Montella suçluluk psikolojisi içinde birtakım açıklamalar yaptı. Semih Kılıçsoy’u çok seviyorum, çok beğeniyorum. Bu yüzden çağırdım. Uluslararası seviyede çok az deneyime sahip. Biz yöneticiler ve hocalar olarak, her futbolcunun yolculuğuna refakat etmemiz lazım gelişimleri için. Benim amacım, 18 yaşında A Millî Takım’ın kokusunu ona hissettirmekti. Bu nasıl açıklama anlamış değilim. Değerli hocam Semih’i takip ettiğinizi hepimiz biliyoruz. Ne kadar uluslararası maç oynadığını da biliyorsunuz. Böyle genç oyuncuları ufak ufak oynatarak tecrübe kazandırabilirsiniz. Böyle saçma sapan davranışlar genç futbolcuların gelişi için çok tehlikeli olaylardır. Lütfen bir daha doğru kararlar alınız. Bu çocuklar Türk futbolunun geleceğidir. Sizler de bu geleceğe sahip çıkmak zorundasınız.