Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüdavendigâr Onur

Hüdavendigâr Onur

Yazar

Said Halim Paşa'ya göre Abdülhamid

Fikir adamlarından Said Halim Paşa, bir müstebiti zorla tahtından indirmekle bir milletin hürriyete kavuşmuş olamayacağını belirterek "Asıl lüzumlu olan şey, istibdadın tekrar geri gelmemesini temin etmektir" der. İstibdata karşı koyma veya istibdattan korkma konusunda ise şu ifadeleri kullanır: "Zulüm ve yolsuzluk tohumları yaşar ve istibdadın baskısı bir milleti karşı koymaya sevk edecek yerde korkutursa, millet çaresizlik ve itaat gösterirse, zulüm ve yolsuzluklar yeniden başgösterir."

İstibdatın yani baskının zıddı olan hürriyet konusuna da değinen Said Halim Paşa, hürriyetin, insanoğlunun hakikatı arama ve adaleti gerçekleştirme yolundaki çalışmalarının bir meyvesi olduğunu belirterek, "Bir milletin sahip bulunduğu hürriyetinin derecesi, manevi ve fikri ilerleme yolunda sarf edeceği gayretlerle ölçülür" ifadelerini kullanıyor.

Sultan İkinci Abdülhamid'i kastederek 'eski hakan' ifadesini kullanan Said Halim Paşa, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Abdülhamid'in elinden kaçırdığı istibdat ve tahakküme yeniden sahip olmasına şanlı ordumuzun mani olduğu malûmdur. Bu sayede,  siyasetteki tecrübesizliğimizi telafi edebildik. Aksi halde zaten felaket içinde bulunan memleketimizin dehşet verici cinayetlere sahne olacağı ve hürriyetimizin kana boğulacağı şahsi tecrübelerimizle sabit olmuştu."

Yapıtında, eşitlik, hürriyet gibi kavramlara değinen İslamcı düşünür Said Halim Paşa'nın, İslamcıların İslamcı padişah diye övdüğü Abdülhamid yönetimini eleştirmesi enteresandır. Bu konuda şöyle der: "Osmanlı inkılâbı, memleketin bütün içtimai sınıflarına mensup unsurların bir elden yardımı ile sessiz bir şekilde vukubulmuştu. Adalete ve hakka susamış olan bütün bir millet Sultan Hamid'in istibdadını kaldırmak, selamet ve hürriyet idaresine kavuşmak için birleşmişti…"

*

Said Halim Paşa, Mısır valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa'nın torunudur. Edirne'nin geri alınmasıyla ilgili çalışmalarından dolayı padişah tarafından kendisine Murassa  İmtiyaz nişanı verildi. 5 Aralık 1921'de Roma'da Ermeni terörist Arşavir Şıracıyan tarafından öldürüldü. Cenazesi İstanbul'a getirilip  29 Ocak 1922 tarihinde  II. Mahmud Türbesi bahçesinde toprağa verildi.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları