Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüdavendigâr Onur

Hüdavendigâr Onur

Yazar

Osman Bey'in adına farklı bakış

Türkolog, dil bilimci Dr. Yusuf Gedikli''nin "Osmanlı Devletini Kuran Osman Bey''in Adı Sorunu" adlı eseri geçtiğimiz Ekim ayında Post yayınlarından çıktı.

Türklerin en büyük devletlerinden birini kuran Osman Bey''in adının XVIII. yüzyılın ortalarından beri tartışıldığını belirten Gedikli''nin bu makalesi, daha önce Türk Dünyası Araştırmaları dergisinin Kasım-Aralık 2021 tarihli 255. sayısında yayımlanmıştı.

Makalenin bu kez kitap olarak basılmasında amacın gerçekleri geniş okur kitlesine ulaştırmak olduğunu anlatan Gedikli, bir konu tartışılıyorsa ortada bir soru ve sorunun var olduğunu belirterek kitabı kaleme alış nedenini şöyle açıklamaktadır: "1299''da üç kıtaya hükmeden Osmanlı Devletini kuran Osman Bey''in gerçek adı neydi? Osman mı, Otman mı? Bu ad neden 300 yıla yakın bir zamandan beri tartışılıyor? Bu kitap sözü edilen sorunun cevabını içermekte ve soruna nokta koyduğu iddiasında bulunmaktadır."

Kitabın hazırlanışında yazarın iki amacı olduğu görülüyor. Birincisi Osman Bey''in adının doğrusunu tespit etmek, gerçeği ortaya çıkarmak, ikincisi doğruyu ortaya koyarak yanlışları önlemek.

Kitap dört bölümden oluşmaktadır. Birinci kısıma "Osmanlı Devletinin Kurucusu Osman Bey" başlığı konurken burada Osman Bey''in adı üzerine yerli ve yabancı görüşlere kronolojik sırayla yer verilmektedir. Enver Behnan Şapolyo, Hüseyin Namık Orkun, Osman Turan, Faruk Sümer, Asude Havuzlu''nun arasında olduğu çok sayıda yazar, tarihçi ve dil bilimcinin fikirleri yer almaktadır.

İkinci kısımda Moravcsik''in tespitleri ve görüşlerine yer verilirken, ortaya atılan tahmin ve teklifler ''Moravcsik''in Kayıt ve İzahları" başlığı altında incelenmektedir. Burada, "Moravcsik''e göre Osman Bey''in adı Ataman''dır", "Ataman sözcüğü (unvanı)", "Demek ki Osman Bey''in adı Ataman değildir"in arasında olduğu birçok ara başlık bulunmaktadır.

Üçüncü kısım "Osman Bey''in Adının Otman Olduğuna Dair Kanıt ve Gerekçelerimiz" başlığını taşımaktadır. Gedikli, burada Osman Bey''in tespit edilen adı ve bu adın kanıt ve gerekçelerini sıralamaktadır. Konunun ara başlıkları arasında "Bizanslıların Otman kaydı", "Otman kaydının çokluğu", "el-Ömer''in kaydı", "İslam devletlerinde Osman Bey''e değin hiçbir hükümdarın adının Osman adını taşımaması", "Tarihte diğer Otman kişi adları" gibi birçok ara başlık bulunmaktadır.

Dördüncü kısıma "Genel Sonuç" başlığı konurken, Yusuf Gedikli bir dil bilimci olarak şu tespitte bulunmaktadır: Osman Bey''in gerçek adının Osman değil Otman olduğunu Grek, Arap, Türk kaynaklarının tanıklığıyla ortaya koyduk. Artık bundan sonra Osmanlı yerine Otmanlı yazmak ve söylemek doğru, isabetli ve uygundur.

Beşinci kısımda "Osman Adının Anlamı" ele alınmakta, Araplarda ad verme geleneğinden bahsedilmektedir.

Kitapta ayrıca ek bölüm var. Burada "Moravcsik''in kayıtları ve kaynakları" hakkında bilgi verilmektedir.

Gedikli, bu arada gelecek eleştirileri düşünerek şöyle demektedir: "Girişimimiz gereksiz bulunabilir; ''Ne işe yarar?'', ''Neyi değiştirir?'' gibi sorular sorulabilir. Bunlar bilimi, bilim kişisini ilgilendirmez. Çünkü bilim gerçeğin ortaya çıkması için sorar, araştırır, inceler; doğruyu, gerçeği bulmak için çabalar, didinir durur. Bulur bulmaz ayrı mesele; ama gerçeği araştırma, bulma çabası hiç bitmez. Bilim kişisi olarak bizler de doğrunun, gerçeğin peşindeyiz."

Eserin Kaynakça bölümü ise ''Kitaplar, Kişi adları, Yer adları, Boy, halk, devlet, kuruluş adları, Kitap dergi, gazete adları, Sözcük ve Ekler'' dizini olarak bölümlenmiştir.

*

Köşemize kitaptan aşağıdaki bilgileri almayı gerekli gördük.

Klasik Arapçada o ünlüsü yoktur, u ünlüsü vardır. Türkçedeki Osman''ın Arapçası ''Usman''dır.

Osman Bey''in kardeşleri Gündüz, Savcı, Saruyatı-Sarıbatı, oğlu Orhan Gazi hep Türkçe adlardır.

Otman Baba, bir Kalenderi dervişinin adıdır. 1478''de ölmüştür. Asıl adı Hüsam Şah''tır. 1402''de Temür''le birlikte Anadolu''ya geldi.

Kendi dilimizden birkaç örnek verirsek durumu daha iyi anlatabiliriz. Bugün kaptan dediğimiz kelime Evliya Çelebi''nin birinci cildinde kapudandır. Bugün Mondros dediğimiz ateşkese Osmanlı Monduros diyordu. Monduros, Türkçenin bünyesine, yapısına daha uygundur.

*

Esen kalın.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları