Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüdavendigâr Onur

Hüdavendigâr Onur

Yazar

Mehmet Kaplan'ın sanata bakışı

Edebiyat tarihçisi, eleştirmen Mehmet Kaplan, 'sanat' üzerine kaleme aldığı bir yazısında, "Millet ile sanat arasında yakın bir münasebet olduğunu" belirterek "bazan bu yakınlığın derin bir kaynaşmaya neden olduğunu" ifade ediyor. Bir milletin bütün hususiyetlerini sanatından çıkarmanın mümkün olduğunu anlatan Kaplan, şöyle diyor: "Namık Kemal, 'Edebiyatsız millet, dilsiz insan kabilindendir' der. Bu cümle, bize sanatların neden milli ruhla kaynaştıkları nispette güzel olduklarını aydınlatır. Edebiyat veya umumiyetle güzel sanatlar, dil gibi bir düşüncenin, bir yaşayış, duyuş ve hareket ediş tarzının ifadesidir. Dilin anlatamadığını sanatlar anlatır. Sanatlara en mükemmel bir dil, en zengin dil nazarı ile bakılabilir."

Mehmet Kaplan'a (1915-1986) göre, sanat duygulara, içgüdülere, köklere kadar iner. O icabında en iptidai malzemeyi en yüksek şekillere kadar yükseltmesini bilir. Avrupa'da bir müzede çöp tenekesinden yapılmış bir heykel gördüğünü belirten Kaplan, "Bir çöp tenekesi yapabiliriz. Fakat bir sanatkâr çöp tenekesinden de kuvvetli bir sanat eseri çıkarabilir. Bunu gözlerimle gördüm ve ürperdim" ifadelerini kullanıyor.

Türk köylüsünün de en iptidai renklerle çorabını bile bir sanat eseri yapabildiğini anlatan Kaplan, "Tahtadan yontulmuş köylü kaşıklarında şehirlilerin, Amerikan, Fransız, İngiliz taklidi mobilyalarından daha kuvvetli bir şahsiyet vardır. Turistler gelmeğe başlayalı Beyoğlu vitrinlerinde Eskişehir taşlarından yapılma ağızlık, tesbih, gerdanlık vesaire şeylerin çoğaldığını görüyorum. Sebebi? Sebebi Avrupalı bizde bizi arıyor da ondan."

Sanat ve sanatçıların önemi hakkında bilgi veren, hakiki sanat eserlerinin vücuda geldikleri devrin sosyal şartlarını aştığını anlatan Kaplan, insanlığın en eski çağlarından kalma masalların hâlâ güzel olduğunu ifade ediyor ve "Bir Dante, bir Goethe, bir Mevlâna, bir Yunus, bir Dostoyevski, bir Balzac, bir İbsen bugün bize heyecan veriyorsa, bunun bir manası yok mudur?" diye soruyor.

Kaplan'a göre, millet olarak yeryüzünde itibar görmek isteyen bir varlık olmak istiyorsak, bütün eserlerimizde milli olmaya kendi kendimiz olmaya mecburuz. Bu iş de zannedildiği kadar kolay değildir. Birileri karşımıza çıkarak gerilikle ve daha birçok suçlamayla itham edebilir.

Bütün bunlara rağmen işe milli sanat hareketiyle başlamak lazımdır. Burada edebiyatın önemi çoktur. Kaplan, bu konuda Goethe'nin bir sözünü bize anımsatıyor. Goethe, 'Milli edebiyatı olmayan veya milli edebiyatını tanımayan dünya edebiyatını da tanımaz, diyor. Bunu, milli varlığını bilmeyen, başka milletleri umumiyetle insanlığı da bilemez şekline sokabiliriz.

Bütün bunlar gösteriyor ki, işe, "kendinden ve sana en yakın olandan başlayacaksın."

Esen kalın.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları