Sivas ve Kayseri merkez olmak üzere Orta Anadolu''da kurulan bir Türk beyliğidir.
Eretna devletinin çöküş döneminde idareyi ele alan Kadı Burhaneddin tarafından kuruldu. Babası Kayseri kadısı Şemseddin Mehmet olup hakkında fazla bilgi yoktur. Oğuzların Salur boyundandırlar.
Burhaneddin Ahmet, Arapça ve Farsçayı öğrendi, hukuk ve mantık eğitimi gördü. Ata binme ve askerlik eğitimi de almıştır. Eretnalılar hükümdarı Mehmet Bey tarafından 1364 yılında yirmi bir yaşında Kayseri kadılığına tayin edildi. Adaletli kararlar vermesi nedeniyle halkın sevgisini kazandı. Mehmet Beyin yerine geçen oğlu Ali Bey zamanında da devlete büyük hizmetleri oldu.
*
Karamanoğlu Alaeddin Bey, Ali Beyin genç ve tecrübesiz olmasından yararlanarak Moğolların desteğiyle 1375 yılında Kayseri''yi ele geçirdi. Ali Bey, Sivas tarafına kaçmak zorunda kaldı. Kadı Burhaneddin sayesinde tutsak olmaktan kurtuldu. Ali Bey, 1378''de Kadı Burhaneddin''i vezir tayin etti.
Timur Han''ın Anadolu''da tehlikeli olmaya başladığını görünce Memluklular ve Osmanlılara ittifak teklifi yaptı. Memluklardan cevap alamazken, Osmanlı Sultanı Yıldırım Bayezid Han ile anlaştı. Timur Han, Kadı Burhaneddin''e elçi göndererek müttefiklerinden ayrılmasını kendisine itaat etmesini istedi. Kadı Burhaneddin, Timur''un isteğini reddetti.
Kadı Burhaneddin bu arada Akkoyunlulardan Kara Yülük Osman''la arasında anlaşmazlık çıkınca pusuya düşürülerek 1398 yılında öldürüldü.
Timur Han, Kadı Burhaneddin''in öldüğünü Hint seferinde duyunca gayet memnun olup ordunun başına bir kumandanını bırakarak Anadolu''ya dönmüştür.
*
Devletin ileri gelenleri, sultanın ölümü üzerine yerine ondört yaşındaki oğlu Alaaddin Ali Çelebi''yi tahta çıkardı. Alaaddin Ali Çelebi de Yülük Osman''la baş edemeyeceğini anlayınca Yıldırım Bayezid''den yardım istedi. Yıldırım''ın oğlu Süleyman ile gönderdiği ordu Yülük Osman''ı yenmiştir.
*
Kadı Burhâneddin, rakiplerine karşı sert tavır alırken, halkına çok hoşgörülü davranmıştır. Yönetimi altındaki kentleri kalkındırdı. Türk töresine bağlıydı. Bilgin olup bilginlere değer verirdi. Edebiyat ve şiirle ilgilendi. Şiirlerinde tasavvufi izler vardır.
