Yurt genelinde 3 Mayıs Türkçüler Günü nedeniyle birçok etkinlik yapıldı. Programlardan üçüne katıldım ve bu güzel faaliyetler hakkında yazı yazmayı bir görev bildim.
Önce Türkolog, Türkçü yazar Nihal Atsız, 3 Mayıs Türkçüler Bayramında kabri başında anıldı. Program saygı duruşu ve İstiklal Marşı''nın okunmasıyla başladı.
Şuayıp Özfakıoğlu Bey yaptığı açılış konuşmasının ardından sözü Orkun Vakfı Başkanı Yakan Cumalıoğlu''na bıraktı. Cumalıoğlu yaptığı konuşmada Türkçülüğün bu coğrafyada mahkûm edilmek istendiğini belirterek "Yaşadığımız her gün bunu hissediyoruz. Ama biz direnmek mecburiyetindeyiz. Bunun için Türkçülük fikrini canlı tutmak zorundayız." dedi.
Türkiye Cumhuriyetini korumak için Türkçülüğü canlı tutmak gerektiğini anlatan Cumalıoğlu, şöyle konuştu: "Bu bir bayrak yarışıdır. Yaşamak için mücadele gerekir. Dikkatli olmak zorundayız. Biz her zaman varız ve var olacağız."
Cumhurbaşkanı adaylarından Sinan Oğan da anma etkinliğine geldi. Oğan, "Türkiye Cumhuriyeti devletinde yıllardır Türkleri Türk''ün yönetmesine hasret kaldık. Cumhurbaşkanı adayı olmamızın nedeni Türklerin kendi öz yurdunda garip olmaması için siyaset yapıyoruz. Bizim mevki makam için değil Türk milletini yüceltmek için yola çıktık" sözleriyle dikkat çekti.
Türkçülük hakkında bir diğer toplantı Türk Edebiyatı Vakfı''nda yapıldı. Eğitimci yazar Sakin Öner, Türkçülüğün tarihine kısaca değindikten sonra Atsız''ın kişiliği hakkında bilgi verdi.
Sakin ağabey, Atsız''ın bir dava adamı olduğunu belirterek Türklük yolunda mücadele verirken çok sıkıntılar çektiğini söyledi. Nihal Atsız''ı mütevazı bir kişilik olarak anlattı, Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin ve Nihal Atsız''ın hiçbir zaman biyolojik ırkçılık yapmadıklarını özellikle ifade etti. Atatürk ve Nihal Atsız''ı Cumhuriyet döneminin büyük Türkçülerinden olarak gösterirken, Alparslan Türkeş''in Türk milliyetçiliğini siyasi platforma taşıdığını söyledi.
Türkçülük hakkında bir diğer etkinlik Fatih''te yapıldı. Mefkure Mektebi kurucularından Uğur Baş''ın öncülüğünde bir gurup gencin Mefkure Mektebi salonunda düzenlediği etkinliğe emekli albay Sedat İşgören, hemşerim Ubade Evli, gazeteci Ahmet Tüzün''ün arasında olduğu birçok davetli ile 12 Eylül öncesini dolu dolu yaşayan birçok ülkücü katıldı.
Sakin Öner ağabey, Türk Edebiyatı Vakfının ardından buradaki etkinliğe katılarak bir konuşma yaptı. Atsız hakkında ilk kitabı kendisinin yazdığını belirtirken, Nihal Atsız''la tanışmanın mutluluğunu yaşadığını anlattı.
Sakin ağabey konuşmasında şunları söyledi: "Davası olmayan bir insanın ottan farkı yoktur. İnsan bir davaya, mefkûreye inanmalı ve bu yolda hizmet etmelidir. Atsız bir dava ve ülkü adamı idi. O Türk milletini yükseltmek için çalışmış ve bir ömrü buna adamıştır. Dört yıl işsiz bırakılmıştır. Ancak Atsız bu dönemde yine boş durmamış ''Bozkurtlar Diriliyor'' ve ''Bozkurtların Ölümü'' adlı eserlerini bu dönem kaleme almıştır."
Konuşmasında S. Ahmet Arvasi''yi de anan ve yakından tanıdığını belirten Sakin Öner, onun Türkçülerle ilgili bir sözünü nakletti. Sakin Öner''in verdiği bilgiye göre, Ahmet Arvasi şöyle diyor: "Aman çocuklar bu hareket, Türkçü karakterini kaybetmesin."
Sakin Öner''den sonra ilahiyatçı yazar Mehmet Bayraktar, Prof. Dr. Metin Karaörs de söz aldı.
Mefkure Mektebinde son konuşmayı Yümni Sezen Hoca yaptı, Arvasi Hocayla ilgili anısını şöyle anlattı:
"Savaştepe''ye gidince beni biri karşıladı. Bir din dersi öğretmeninin tayin olduğunu öğrenmiş, geleceğimi biliyormuş. Ben kendisini tanımıyordum. Bana ''Şimdi iki kişi olduk'' dedi. Önce ne demek istediğini anlamadım. Meğer okulda 70 öğretmen varmış. ''Sen tek miydin?'' diye sordum. ''Evet tektim'' dedi. Ahmet Arvasi oradaki tüm öğretmenlerle tek başına mücadele etmiş ve hepsini susturmuştu."
Üniversiteli gençler, etkinlikte milli türküler ve marşlar söyleyerek, şiirler okuyarak geceye renk kattı.
Mefkûre Mektebi''nin aylık eğitim ve kültür dergisi ''yeni ufuk'' da her sayısıyla Türk milliyetçiliğine ve Türk kültürüne hizmet etmektedir. Pazartesi yazımızda yeni ufuk dergisini tanıtacağım.
Esen kalın.
