Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Gözde Acar Karabay

Gözde Acar Karabay

HİKÂYE DİYARI

Youtube çağında çocuk büyütmek

AKILLI telefonlar, tabletler ve bu araçlarla anında ulaşabildiğimiz sosyal medya. Hayatımızın olmazsa olmazı internet ağına takılı kalmak. Kazara elektrikler kesildi mi vay halimize; doldur bu boşluğun yerini doldurabilirsen. Çocuklarda da durumlar pek farksız değil. Ülkemizde ağın ulaşmadığı yerler çok az, en ücra dağ köylerinde bile Wi-Fi bağlantısı var. Eğer yoksa bile mobil cihazlarla artık çok rahat ağa bağlanabiliyorlar. Şehir merkezlerine kıyasla çekim hızlarında sıkıntılar var ama onun dışında sosyal medya, kitlenin bir tık ilerisinde. Sosyal medyadan kastım youtube, facebook, twitter, ınstagram kısacası webde yayınlanan her bir uygulama, her bir site.  Peki çocuklarımız için dijital dünyanın tehlikeleri neler?

Sosyal medya, adeta içinde kaybolabileceğiniz bir okyanustur.

Nasıl okyanusun içinde zararsız ve zararlı hatta ölümcül balıklar varsa, sosyal medya da tıpkı böyle değerli dostlar. Faydası olduğu kadar, çocuklar üzerinde ciddi tahribatlar oluşturan zararlı içerikler de var. Aniden karşımıza bir balina çıkabiliyor. Uçsuz bucaksız bu mecra birçok platformu içinde barındırıyor. Çocukların kişisel ve zihinsel gelişimlerine katkı sağlayacak programlar olduğu gibi, takipçilerini intihara sürükleyecek Mavi Balina gibi oyunlara da ulaşmak mümkün. Geçtiğimiz aylarda az canlar almadı bu oyun. Oyunun yapımcıları hak ettikleri cezayı alsalar da giden canlar geri gelmedi maalesef. Bize düşen görev, çocuklarımıza bu okyanusta yüzmeyi öğretmek ve sağlıklı bir şekilde devam etmelerine yardımcı olmaktır.

İLKİN ZARARLI İÇERİKLERİ ÖĞRENECEĞİZ

Çocuk yetiştiren ya da çocuklarla ilişkisi olan yetişkinlerin yapması gereken ilk iş, zararlı içeriklere karşı uyanık olmaktır. Dijital dünya çok masum değil; paranoyaklık derecesine getirmeden, bunu aklımızın bir köşesine yazalım. Şiddet şiddeti doğurur. Şiddet içerikli oyunlara, çizgi filmlere maruz kalan çocuklar bir müddet sonra o şiddeti hayatlarında uygulayacaklar.

Sözcük dağarcığında, hal ve hareketlerinde şiddet eğilimi gözlemlenecek. Kendimizden yola çıkalım. Üst üste şiddet içerikli bir oyun oynayın ya da izleyin ve ardından kendinizdeki değişimleri gözlemleyin. Çok fazla anne bana savaş oyunları oynayan çocuklarının bağırmasından, agresif hareketlerinden dert yanıyor. Çocuklarının savaş oyunlarıyla ya da videolarıyla bağlantılarını kesemediklerinden bahsediyorlar. Çocuklar neyi izliyor, neyi dinliyorlarsa orada gördüklerini hayatlarında uygulamaya çalışırlar. Bu bakımdan size düşen görev, çocuğunuzun izlediği programların ve oynadıkları oyunların içeriklerini öğrenmeniz.

ÇOCUKLARIMIZ BİLİNÇLİ İZLEYİCİ OLMALI

Çocuklarımızı dijital dünyanın kötü yüzünden korumak için bilinçli izleyici olmaları yönünde dertlenmeliyiz. Bu bilinç çocukta nasıl oluşacak?

1-            Büyükler faydalı içerikler izleyecek.

2-            Çocuğunuzla beraber onun istediklerini izleyeceksiniz ve sevdiği oyunları beraber oynayacaksınız.

3-            Alternatif faydalı içerikler göstereceksiniz.

4-            Zararlı içeriklerin kendi psikolojisine nasıl zarar verdiğini anlatacaksınız.

Saydığım maddeleri biraz daha açmak gerekirse. Çocuğunuzla beraber istediği çizgi filmleri, programları tepkisiz bir şekilde izleyin. Oynadığı oyunları da beraber oynayın. Eğer içerisinde zararlı bir içerik var ise, onu yaş seviyesine göre güzel bir şekilde dile getirin. Yumuşak bir ses tonu ve başını okşayarak şöyle söyleyin: 

"Burada gördüklerimiz beynimizin içine yerleşiyor ve bir müddet sonra bizim davranışlarımızı etkiliyor. Sana bağırmamızı ister misin? Ya da sana sert davranmamızı? Evet, kimse kendisine kaba davranılmasını istemez. Ama sürekli şiddet içerikli oyunlar oynarsam ve videolar izlersem, farkında olmadan sana bağırabilirim. Tıpkı bu oyundaki gibi sert davranabilirim. Olumsuz görüntüler bizi olumsuz etkiler, güzel içeriklerse bize güzellikler katar..."

Bu konuşmayı yaptıktan sonra çocuğunuza alternatif oyunlar ve çizgi filmler önerin. Çocuğunuzun zekâsını geliştirecek kaliteli stratejik oyunları açabilirsiniz. Çocuğunuzun ilgi alanına göre televizyondaki ve sosyal medyadaki faydalı çocuk programlarını önerebilirsiniz. Hatta youtube'dan yabancı yayınlara da ulaşabilirsiniz ve çocuğunuzun İngilizce gelişimine de katkı sağlamış olursunuz. (Bir başka yazımda çocuk gelişimine katkı sağlayan içeriklere ayrıntılı değinmek üzere burada çok açmıyorum.)

Çocuklarımız bilinçli izleyici olmaları için izlediklerini eleştirmeleri gerekiyor. Bunu ilk sizden öğrenecekler. Saydığım örnekten yola çıkarak çocuğunuzun duyarlılığını artırabilirsiniz. Okul öncesinden bu duyarlılığı kazanan çocuklar ergenlik dönemlerinde ve sonrasında da uyanık izleyici olacaklardır. Ergenlik döneminden önce bilinçli izleyici konusunu halletmeniz gerekiyor. Ergenlikten sonra web kontrolü sizin elinizden ister istemez çıkacak. Çocuğunuz her yerden dijital ağa bağlanabilecek. Bu döneme kadar zararlı içeriklerin kendisinde açtığı yaraları kavramış çocuk, bilinçli davranacaktır.

ZARARLI İÇERİKLERİ ŞİKÂYET EDİN

İlkokul çağında bir çocuk ile zararlı içerikleri anlama oyunu oynayabilirsiniz. Bir videonun ve oyunun nasıl zararlı olduğunu anlarız? Bu sorunun cevabını çocuğunuza açıklayın:

"Şiddet içeren görüntüler, argo kelimeler, küfür içeren videolar, özel bölgelerimizi gösteren videolar gibi içeriğe sahip programlar zararlıdır..."

Fark ettiğiniz bir zararlı içeriği çocuğunuzun da bilgisi dahilinde şikâyet edin ve onu kaldırmak için sosyal duyarlılık sergileyin.

İnanın çok zor değil.

Bir tık ile halledilebiliyor.

Bu saydıklarımı yaparak sarf ettiğim emeklerimin sonucunda, yedi yaşındaki kızım tam bir bilinçli çocuk izleyici oldu. Kendisi rahatsız olduğu ya da zararlı bir içeriğe denk gelince hemen şikâyet etmem için beni ikaz ediyor. Youtube'da eğer zararlı bir içerik görüyorsanız "bildirimler" bölümünden şikâyet edebilirsiniz. Hatta çevrenizde bu duyarlılığı oluşturursanız daha çabuk o video yayından kaldırılıyor.

Dijital dünyayı çocuklar açısından ele alan James P. Steyer, ebeveynlerin dijital dünya içinde doğmadıkları ve çocukluk dönemlerini bu kadar yoğun sosyal medyada geçirmedikleri için tedirgin ve çaresiz hissettiklerini "Facebook Çağında Çocuk Büyütmek" kitabında vurguluyor. Tedirgin olmakta haklıyız değerli dostlar, ama çaresiz değiliz.

Sosyal medyaya ilişkin görüşüm, ne Neil Postman gibi simsiyah, ne de ana akım gibi bembeyaz. Gri tonlardayım.

Bizlere düşen, araştırmak; sosyal medyayı faydalı hale dönüştürmektir. Bu konuda sakın tedirginliğe düşmeyiniz; yalnız değilsiniz.

Sevgi diliyle aşılamayacak hiçbir problem yoktur, bunu unutmayın.

Sevgiyle kalın...

...

BİR TAVSİYE

Sevgili okurlar... Çocuklara kitapları sevdirmek ve pedagojik gelişimlerine katkı sağlamak için açtığımız youtube'daki "Hikâye Diyarı" kanalımızı çocuğunuzla ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Ekip arkadaşlarımla hedefimiz her çocuğun bir kitap kurduna dönüşmesi. Yeni videomuzda, "İnci Bazen Öfkeleniyor" isimli pedagojik bir hikâye seslendirdik.

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları