Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Levent Doğan

Levent Doğan

Yazar

Pistantrofobi: Güven Korkusu

Birçoğumuz, fobi hakkında deneyime veya gözleme sahibizdir.

Fobi, bir kişi, etkinlik, durum, hayvan veya nesne hakkında sıklıkla irrasyonel düşünceler zinciri oluşturulan ve böylece şiddetli bir korku ve kaygı yaratan bir kaygı bozukluğu tipidir.

Toplumca daha sık şahit olduğumuz, köpek fobisi gibi fobilerin yanında oldukça farklı fobiler de mevcuttur.

Bunlardan dikkat çekmek istediğim fobi tipinin ismi "pistantrofobi."

Pistantrofobi en basit tanımıyla, başkalarına güvenme korkusudur.

Kişinin, içine gireceği sosyal ya da romantik ilişkilerde zarar göreceğine yönelik aşırı korku duymasıdır.

Genellikle belirgin olan bilişsel hataları, felaketleştirme, abartılmış olasılık algısı veya olursa kalıplarıdır.

Bu felaket senaryolarının çoğunda, potansiyel bir hayal kırıklığı vardır. Kişi, neredeyse bunu yaşayacağına emindir.

Birine güvenip, sonradan hayal kırıklığı yaşamak baş edilemeyecek şiddette olacak şeklinde bir yaklaşım hâkimdir.

Bahsi geçen bilişsel çarpıtmalar ile gerçekliğin tanımı irrasyonel bir hâl alırken, kişi artık şiddetli bir korku ve kaygı içine girer.

Ne demiştik? Endişeler, kaygıyı; kaygı ise kaçınma ve güvenlik davranışlarını oluşturur.

Pistantrofobide sıklıkla rastlanan kaçınma ve güvenlik davranışları ise sosyal ve romantik ilişkilere mesafeli yaklaşmaktır.

Kişi kendini çok az açarak, güvende olduğuna inanır.

Böylece, karşıdakiler ile derin bir ilişkidense yüzeysel ilişkiler arzu eder.

Netice olarak güvensizlik ile ilgili bir tehdit ortamı oluşmamış olur ve kaygıya yönelik tolerasyon pratik edilmemiş olur.

Eğer kişi bir ilişki içerisindeyse, partner özelinde hiçbir gerçekçi veri ve deneyim olmasa da sadakatsizlik ve yalan söyleme hakkında yoğun şüpheler yaşanır.

Bu şüphelerin yarattığı olumsuz duyguları bastırmak için yine kaçınma davranışlarına başvurulur.

Örneğin, sadakatsizlik hakkında şüphe uyandığında görüntülü arama veya anlık fotoğraf talepleri oluşabilir.

Literatürde çok da kabul gören bir ifade olmasa da popüler anlamda kullanılan bu fobi tipinin kaynakları çok da şaşırtıcı değildir.

Bu kaygıları yaşayan bireylerin, ilişkilerde sıklıkla hayal kırıklığına uğratıldığını görebiliyoruz.

Bununla beraber, aldatılma geçmişi veya ebeveynlerde sadakatsizlik gibi deneyimler mevcut olabiliyor.

Ayrıca, özel bilgilerin ifşalandığı akran zorbalıklarının da bu gibi inanç ve korkulara yol açması da oldukça olasıdır.

Fobi ne olursa olsun, baş etme stratejilerimiz değişmez.

Veri odaklı ve istatistiksel düşünme becerilerinin yanında düşüncelerimizin her zaman gerçekliğin tanımı olmadığını kendimize anımsatmamız şarttır.

En önemlisi ise, endişelerimin yarattığı tüm şiddetli kaygıya rağmen aşamalı bir biçimde kaçınma ve güvenlik davranışlarımızı kesmek en etkili yöntemdir.

Zira böylece fobinin yarattığı korku ve kaygıları tolere etme şansımız olur.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları