Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Şahin ŞİMŞEK

Şahin ŞİMŞEK

MERCEK

Orman yangınları yürek yakıyor

Yaz ayı sıcakları başlar başlamaz yine haber bültenlerinde orman yangınları görüntüleri yayınlanmaya başlandı.Az önce haberleri izlerken Marmariste yüzlerce hektar orman alev alev yanıyordu. Bir vatandaş olarak çok üzüldüm. Neden her yaz aynı görüntüleri izlemek zorunda kalıyoruz? Neden ciddi bir tedbir bir önlem almıyoruz? Neden orman alanlarında dikkat edilmesi gereken tedbirlere kurallara uymuyoruz?Aklıma  yüzlerce soru geldi.Bir çok orman yangınlarında sıcakların etkisi olduğunu biliyoruz.Ama genelde bizim dikkatsizliğimiz yüzünden bir çok ormanın telef olduğuda aşıkardır.

   Ormanlarımız bize hayat bahşediyor. Ağaçlar bize nefes alabilmemiz için gerekli oksijeni sağlıyor. Bitkiler fotosentez yolu ile havadan karbondioksidi alır; havaya oksijen olarak geri verir. Bir tek bize oksijen sağlamakla kalmıyor, içersinde barındırdığı binlerce canlının da barınağı.  Aynı zamanda yüzlerce çeşit ağaçların her birinin günlük hayatımızda önemli bir yeri var. Mesala bir TİK ağacı işlendiğinde genellikle mobilya ve zemin kaplamalarında, iç ve dış mekanlarda, teknelerde, iskelelerde suyla teması olan bir çok alanda kullanılmaktadır. Çünkü TİK ağacı suya dayanıklı uzun ömürlü bir ağaçtır. ÇAM ağacıda bir çok inşaat  konutlarında ve mobilya sektöründe  kullanılan dayanaklı bir ağaçtır. Ladin ağacı,Meşe ağacı,İroka ağacı,Huş ağacı, Kayın ağacı, Kavak ağacı, Ceviz ağacı, Tomruk ağacı, Sedir ağacı, Porsuk ağacı... daha yüzlerce çeşit ağaçların hepsi farklı alanlarda işlenip kullanılmaktadır.

  Ama malesef biz; ormanın sadece ağaç çalı çırpıdan ibaret olduğunu zannediyoruz. Oysa yanan her ormanın içinde milyonlarca faydalı bitkiler, ağaçlar çiçekler,  böceklerin olduğunu unutuyoruz.Çünkü Yüce Yaradan hiç bir canlı ve cansız varlığı boşuna yaratmamış. Mutlak süretle bir fayda için bir gaye için yaratmiştır. Ademoğlu zaman zaman basit bir ot gibi görünen bitkiyi işleyip  ilaç haline getirip insanlığın hizmetine sunmuştur.Ormanlar Erozyonu önler. Ormanlar su varlığını korur ve düzenler.Ormanlar kullandığımız ahşap ürünlerin ana kaynağıdır. Ormanların, beden ve ruh sağlığımız üzerinde olumlu etkileri saymakla bitmez. Ormanlar iş ve geçim kaynağıdır. Ormanların faydalarını yazmaya kalksam on cilt ansiklopedi ortaya çıkar.

  Bu kadar insanlığa faydalı ormanlarımızı korumak hem insanlık görevimizdir.Hem de dinimizin emridir.Tam da bu konu ile ilgili bir padişah ile yaşlı bir adam arasında yaşanan  hikayeyi size aktarmak istiyorum:

Bir padişah yanında adamları ile gezintiye çıkarken yol üzerindeki bir köyde çok yaşlı bir adamın tarlasına fidan dikmekle meşgul olduğunu görür. Bunun üzerine yanına gider. Yaşlı adamın bu yaştaki gayreti padişahın hoşuna gitmiştir, latife yapmak ister.

---Baba sen ne diye fidan ekmeğe çalışıyorsun? Maşallah yaşını başını almışsın, bu diktiğin fidanların meyvesini belki de yiyemiyeceksin.

--Yaşlı adam cevap verir. Haklısın evlad, belki bu diktiğim fidanın meyvesini yiyemiyeceğim. Biz nasıl bizden evvelki atalarımızın diktiği fidanların meyvelerini yiyiyorsak; benim de diktiğim fidanın meyvesini bizden sonraki neslimiz yesin, diye uğraşıyorum.

--Padişah bu cevaptan çok etkilenir. Yanındaki vezirine bu yaşlı babaya bir kese altın vermesini emreder. Yaşlı adam bu ihsanı tebesümle karşılar.

--Gördün mü evlat, bizim diktiğimiz fidanlar şimdiden meyve vermeğe başladı. Padişah bu cevabı duyunca 'bir kese altın daha verin' diye emreder. Yaşlı köylü ikinci kese altını aldıktan sonra gülmeye başlar. Padişah neden güldüğünü sorar. Yaşlı adam da manidar bir cevap verir:

--Evlat herkesin diktiği fidan senede bir kez meyve verir; ama benim diktiğim fidan iki defa meyve vermeğe başladı bile deyince; Padişah bu akıllı  cevaptan dolayı bir kese daha altın vermesini emredince hemen araya veziri girerek hükümdarı uyarır. Aman sultanın bir an önce buradan uzaklaşalım.Bu ihtiyar köylünün, bilge cevaplarını biraz daha dinlersek saraydaki hazinemizin tüm altınlarını versek gene de kurtulamayız.

Bu hikayein özünü anlayabilsek idrak edebilsek bize  çok şey anlatıyor.

   Değerli okurlarım doğamız, ormanlarımız, denizlerimiz, topraklarımız bizden evvelki atalarımızdan bize kalan birer miras ve  emanettir. Emanetlerini en iyi şekilde koruyup, kollayarak; bizden sonrakilere tertemiz bir şekilde biz de  miras olarak bırakalım. Allah'a emanet olun. Kalın sağlıcakla.... 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları