Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Gözde Acar Karabay

Gözde Acar Karabay

HİKÂYE DİYARI

Mutlu olmanın yolunu buldum!

Kim mutlu olmak istemez ki şu dünyada!

Hayatın zorlukları karşısında koşturuyoruz durmadan. Sanki giden bizim yıllarımız değilmişçesine mutlu olmak için kimimiz emekliyor, kimimiz yürüyor, kimimiz de koşuyoruz.

Sahi mutluluk yakalanabilir bir şey midir? Yakalayınca da balon gibi uçmasın diye sıkı sıkı tutmalı mıyız?

“Ben çok mutluyum” demekle de mutlu olunmaz ki!

Bakmayın iddialı attığım başlığa. İtiraf ediyorum; dikkatinizi çekmek içindi sevgili okurlar.

Mutlu olmayı” epey bir zamandır sorguluyorum. Cevap ararken çocukların davranışları karşıma çıktı. Çocukları gözlemlediğimde şunu fark ettim; çok çabuk mutlu olup, peşi sıra ağlayabiliyorlar. Lego parçasını üst üste konduran bir çocuk ‘ev yaptım’ diye aşırı mutlu olurken, bir dakika sonra kaybettiği bir parça için ağlayabiliyor.

Hiçbir çocuk ‘mutlu olmayı’ hesaba katarak yaşamıyor. Anın akışına göre kendilerini bırakıp, tadını çıkarmaya çalışıyorlar.

Bir de kendi tecrübelerimi geliştirmek için yetişkin bireyleri gözlemliyorum. Sonuç;

Mutluluğu bir ev almaya bağlamak.

Mutluluğu hayal ettiği tatilde aramak…

Mutlu olmayı, bir mesleğe şartlamak…

Mutlu olmak için para kazanmak. Var gücüyle mesaisinin dışına da çıkarak daha bir özveri ile çalışmak.

Anlayacağınız ‘mutlu olma’ maratonunda yetişkinler epey bir mücadele ediyor.

Hani mutluluk gözle görülür somut bir şey olsa, turşusunu kuracağız ki, hiç yanımızdan ayrılmasın!

Komşumuz emekliye ayrılıyor, ‘derdim, tasam bitti şimdi rahat etme zamanım’ derken tedavisi güç bir hastalığa yakalanıyor.

Ne acı… Ne hüsran… Ne yıkım…

Mutlu olmayı kim istemez ki!

Evet, belki de bakış açımızı değiştirmenin vakti. Sanıyoruz ki bu mücadele maratonunu bitirdiğimizde mutlu olacağız.

Mutluluk, yaşam maratonun içindeki mücadelede saklı olmasın.

Mutluluk yakalanabilir, kovalanan bir şey değil oysa.

Mutluluk yoldaki cesaretimizde…

Yılmadan usanmadan, ayakta kalmamızda…

Ailenizin ihtiyaçlarını karşılamak için harcadığınız mesainin içinde…

Evde sevdikleriniz için hazırladığınız yemekteki emeğinizde saklı.

Anlarda gizli.

Sadece bir anda ve bir gülümsemede belki de.

Antoine de Saint’in meşhur Küçük Prens kitabındaki çarpıcı şu metni sizlerle baş başa bırakıyorum:

“Senin gezegenindeki insanlar, bir bahçede beş bin gül yetiştiriyor. Yine de aradıklarını bulamıyorlar” dedi Küçük Prens.

“Bulamıyorlar” diye karşılık verdim.

“Oysa aradıkları tek bir gülde ya da azıcık suda bulunabilir. Ama gözler kördür, kalbiyle aramalı insan.”

Kalın sağlıcakla…

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları