Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Levent Doğan

Levent Doğan

Yazar

Kavramsal Benlik


Kendinizi, duvarlarında benliğinize dair tanımlamalarınızı yansıtan gölgelerin gezindiği loş bir odada hayal edin.
Her gölge, gerçek benliğinizin üzerine perde çeken bir şüpheyi, eleştirel bir sesi veya bir karşılaştırmayı temsil ediyor.
Gerçek benliğinizi gizleyen bu gölgeler, toplumsal beklentilerden, geçmiş deneyimlerinizden ve öz yargılarınızdan mürekkep.
Bu gölgeli benlik odasında, değerinizin anahtarının gölgelerde olduğuna inanarak kendinizi sürekli olarak dışarıdan onay ve onaylanma arayışında bulabilirsiniz.
Gerçekçi olmayan standartları karşılamak için çabalayabilir, başkaları tarafından yaratılan kalıplara uymaya çalışabilirsiniz.
Yargılanma ve reddedilme korkusu sizi bu gölgelerin sınırları içinde hapseder, asla kendi ışığınıza tam olarak adım atamazsınız.
Gölgeler, şüpheler ve eleştiriler fısıldıyorlar.
“Yeterince akıllı değilsin. Yeterince çekici ve güzel değilsin. Yeterince özgüvenli değilsin. Beceriksizsin ve sair.”
Hepimizde olan bu gölgeleri kıyaslamalarla ve yetersiz verilerle besleriz.
Bu odada, gerçek potansiyeliniz ve orijinal benliğinize ait kıymetli nitelikler gölgelerce gizlenmiştir.
“Kendini ifade edebilen ve eğlenceli birisi değilim.” gibi yargılı tanımlarınızın hayatınıza olan etkisi bu önermelere uyumlu davranmanızdır.
Örneğin, bu verdiğim örnekteki tanımla kaynaşan kişi yeni bir ortamda kendi özelliklerini ya yadırgayarak tanıtır ya da hiç bahsetmez.
Veya gerektiğinde fikirlerini ifade etmez ve çoğunlukla aslında reddettiği konulara onay bile verebilir.
Bu duruma “kavramsal benlik” adını veriyoruz.
Kimliğimize ve benliğimize yönelik bu kalıplarla kaynaştıkça ve onlara göre davrandıkça gölgelerin korkusu ve tuzağı içinde kalmaya devam ederiz.
İlk adım olarak bu gölgeli odanın farkına vardığınızda (yani hatalı benlik tanımlarınızı keşfettiğinizde), bir ışık parıltısı ortaya çıkmaya başlar.
Dikkatinizi gölgelere verdiğinizde, bunların sadece birer yansıma, gerçekliğin çarpıtılması olduğunu ve kim olduğunuzu tanımlamadığını fark edersiniz.
Ardından, gölgelerin varlığını ortadan kaldırmaya çalışmak yerine, onların varlığının eylemlerinizi belirlemesine izin vermemeye başlarsınız.
Eylemlerinizi, değerlerinize yönlendirerek yaktığınız ışığın peşinden gidebilirsiniz.
Az önceki örnek üzerinden gidecek olursak, kendini “iyi” ifade edebilen birisi olmadığınız düşüncesine rağmen, sosyal ortamınızda konuşulan herhangi bir konuda fikirlerinizi daha detaylı açıklamayı deneyebilirsiniz.
Sonucundan duyduğunuz kaygıya rağmen bunu yapıyor olmanın kontrolünün sizde olduğunu fark ettiğinizde, gerçek benlik tanımlarınızı yapmaya başlayabilirsiniz.
Unutmayın, gölgeler var olmaya devam edebilir, ancak onların varlığının aktif bir kabulü ile gerçekte kim olduğunuzun keşfine çıkabilirsiniz.
Siz gölgelerle tanımlanmıyorsunuz; gölgelerin üzerine çıkma ve kendi benzersiz tarzınızla ışıl ışıl parlama yeteneğinizle tanımlanıyorsunuz.
Bunu bir deneyin.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları