Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Gözde Acar Karabay

Gözde Acar Karabay

HİKÂYE DİYARI

Çocuklar ekranlara esir mi ediliyor?

Yeşilay haftasının içerisindeyiz. Yeşilay haftası kutlamaları deyince akla ilk gelen sigara, alkol, uyuşturucu bağımlılığı… Artık bu listenin başına teknoloji bağımlılığı da eklendi.

Hal böyle olunca bizlere bu konuda araştırmalar yapmak düşüyor. Çocuklara, teknoloji bağımlılık hali gelmeden neler yapabiliriz? Gelin beraber bu sorunun cevabını arayalım…

Bizi ekranlarla tanıştıran Bill Gates ve Steve Jobs'un kendi çocuklarına bilgisayar oyunlarını yasakladığını biliyor muydunuz?

Bu bilgiyi ilk öğrendiğimde sizin gibi ben de çok şaşırmıştım. Dijital dünyanın dört bir köşesine hâkim isimlerin çocuklarına yönelik bu kısıtlamalar beni çok düşündürdü:

Bu kadar zararlı mı ki yasaklıyorlar?

Şimdi de son yıllarda canlar alan Mavi Balina oyununu düşünün. Oyun gençlerde bağımlılık oluşturmak ve sonucunda intihara sürüklemek için tasarlanmış.

World of Warcraft gibi son dönemlerde çok popüler olan dijital oyunları düşünelim bir de. Milyarlarca dolarlık bütçeye sahip bu sektörlerin amacı ne olabilir acaba?

Takipçilerini en çok ekrana bağlayacak ürünleri piyasaya sunmak.

Özellikle de gençler ve çocuklar için. Bağımlılık derecesine getirerek hem zamanlarını hem de paralarını çalmak.

Adam Alter, "Bağımlılık Yapıcı Teknolojinin Yükselişi ve Bizim Ona Esir Edilişimiz" isimli değerli kitabında bağımlılığı şöyle tarif ediyor:

Davranış bağımlılığı, bir kişinin herhangi bir davranışı kendi iradesiyle "sonlandırma" ya da "devam ettirme" tercihini kaybetmesidir.

Dijitale bağımlı olan çocuklarda sadece zaman ve maddi kayıp mı yaşanıyor? Kaybedilen zamanla beraber üretkenlik, duygusal gelişim, zihinsel gelişim, fiziksel gelişim de gidiyor maalesef.

Prof. Dr. Selçuk Şirin, ekran bağımlılığının çocuklar üzerindeki belli başlı etkilerini şöyle sıralıyor:

- Bağımlı çocuklar okulda başarısız olabiliyor.

- Obezite sorunu tetikleniyor.

- Sosyal iletişim kurma yetenekleri kazanamıyorlar.

Her yetişkin kendinden yola çıkarak ekran önünde fazla vakit geçirmenin kendi ruh sağlığına etkisini tahmin edebilir. Çocuklarda daha yıkıcı sonuçlar doğurması, gelişim çağında olmalarından kaynaklanıyor. Aç beyin, bilgiyle dolmak istemektedir. Dijital oyun kahramanlarıyla, kendisine bir şey katmayacak içeriklerle dolmanın çocuklara zarardan çok ne faydası olabilir?

Hele şiddet içeren oyunlar, çocukların masum dünyalarına şiddeti sokmuş oluyor. Peki ne yapmamız gerekiyor?

1. Çocukta neden bir bağımlılık oluştuğunu tespit etmek gerekiyor. Bazen aile içi şiddet, aile içi sıkıntılar ya da sosyal hayatındaki sorunlar çocuğu ekran dünyasına itebilir. Çocuk ekranla vakit geçirdikçe ya içinde biriken öfkeyi deşarj ediyor ya da içinde bulunduğu sıkıntıyı unutmak için odağını başka bir yere çeviriyor olabilir. İlgisiz kalmış olabilir. İlgisizlik boşluğunu oyunlarla, ekranlarla kendi öz benliğini iyileştirmek için kullanıyor olabilir.

2. Yapılan tespite bir çözüm bulunmalı. Çocuk ile sorun üzerine konuşulmalı. Çocuğunuzun fikirlerine değer verdiğinizi ona hissettirmelisiniz.

3. Yasaklama değil çare üretin. Oyunu yasaklamak yerine çocuğunuzu anlamak adına oyunu onla beraber oynayın. Ve oyundaki kötü eğilimleri beraber konuşarak tespit edin.

4. Zaman planlaması yapın. Oyun oynama, ekranda kalma süreleri çoğunuzla belirleyin. Kızlarımla öğlen bir saat, akşam bir saat olmak üzere günde iki saat vakit geçirmeyi planladık. Bunu oturtmak fedakârlık gerektiriyor ama inanın, yerleştikten sonra çocukta kendine zarar vermeme bilinci oluşuyor.

5. Dijital oyun ve ekranlar yerine alternatif etkinlikler üretmek.

Sevgi ve şefkatle aşılamayacak hiçbir engel yoktur. Umarım tavsiyelerim size yardımcı olmuştur.

Kalın Sağlıcakla…

Bir Tavsiye

Sevgili okurlar, Çocuklara kitapları sevdirmek ve pedagojik gelişimlerine katkı sağlamak için açtığımız youtube'daki "Hikaye Diyarı" kanalımızı çocuğunuzla ziyaret etmenizi tavsiye ederim. En son yüklediğimiz hikâyelerden 'teknoloji bağımlılığı'nı anlatan hikâyemiz çocuklara çok iyi gelecek.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları