Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
A.Öner PEHLİVANOĞLU

A.Öner PEHLİVANOĞLU

BAKIŞ

Vaad edilmiş topraklar-2

İbrahim, Tanrı'nın buyruklarını aynı gün yerine getirdi ve evindeki bütün erkekleri o gün sünnet ettirdi. Böylece Tanrı'nın vaat edilmiş topraklara ilişkin ilk şartı yerine getirilmiş oldu. İbrahim uzun süre Filistin/Kenan topraklarında yaşadı. Daha sonra Allah, İbrahim'i sınamak istedi ve kendine olan bağlılığını görmek için oğlu İshak'ı kurban etmesini buyurdu…Tanrı'nın İbrahim'e yapmış olduğu toprak vaadi oğlu İshak ile sürdü. Tevrat okurlarının bildiği üzere, Filistin'de bir kıtlık çıkıp da İshak Mısır'a ilk gitmeye kalktığında, Tanrı onu durdurmuş ve babasına yapmış olduğu vaadi ona anlatmıştı:

"Mısır'a gitme. Sana söyleyeceğim ülkeye yerleş. Orada bir süre kal. Ben seninle olacak, seni kutsayacağım: Bütün bu toprakları sana ve soyuna vereceğim. Baban İbrahim'e ant içerek verdiğim sözü yerine getireceğim. Soyunu gökteki yıldızlar kadar çoğaltacağım. Bu ülkelerin tümünü onlara vereceğim. Yeryüzündeki bütün uluslar senin soyun aracılığıyla kutsanacak. Çünkü İbrahim sözümü dinledi. Uyarılarıma, buyruklarıma, kurallarıma, yasalarıma bağlı kaldı "

Bu yüzden İshak oğlu Yusuf'un peşine takılarak hemen Mısır'a gitmemiş, Hebron'da kalmıştı. O da tıpkı babası gibi, oğlu Yakup'un Kenanlı kadınlarla evlenmesine karşı çıkmış ve onu akrabası Nahor'un torunu Lavan'ın kızı ile evlendirmişti. Gelinleri alıp geri dönerken, Yakup gece bir düş görmüştü; yeryüzüne bir merdiven dikilmiş, bu merdivenle başı göğe erişmekte ve Tanrı'nın melekleri merdivenden inip çıkmaktaydı.Ve aynı gece Tanrı, Yakup'a İbrahim soyunun kendisi ile süreceğini bildirmişti:

"Atan İbrahim'in, İshak'ın Tanrısı RAB benim. Üzerinde yattığın toprakları sana ve soyuna vereceğim. Yeryüzünün tozu kadar sayısız bir soya sahip olacaksın. Doğuya, batıya, kuzeye, güneye doğru yayılacaksınız. Yeryüzündeki bütün halklar sen ve soyun aracılığıyla kutsanacak. Seninle birlikteyim. Gideceğin her yerde seni koruyacak ve bu topraklara geri getireceğim. Verdiğim sözü yerine getirinceye kadar senden ayrılmayacağım"

oner-23-mayis-2021,--israil-bayragindaki-davud-yildizi-yahudiligi,-beyaz-zemin,-iki-mavi-hat,-nil-ve-firat-nehirleri-arasindaki-vaad-edilmis-topraklari-isaret-etmektedir..png

Yakup, Paddan-Aram'dan dönünce de, Tanrı ona yine görünmüş, onu kutsamış ve adının İsrail olduğunu buyurmuştu:

"Sana Yakup diyorlar, ama bundan böyle adın Yakup değil, İsrail olacak. Ben Her Şeye Gücü Yeten Tanrı'yım. Verimli ol, çoğal. Senden bir ulus ve uluslar topluluğu doğacak. Kralların atası olacaksın. İbrahim'e, İshak'a verdiğim toprakları sana verecek, senden sonra da soyuna bağışlayacağım."

Yıllar sonra İshak'ın babası İbrahim öldü ve Hebron'da gömüldü. İshak yaşlandı, oğlu Yusuf da Mısır'a satıldı ve uzun süre onu göremedi. Sonra İshak da Mısır'a gitti ve orada, oğullarının yanında yaşadı ve orada hayata gözlerini kapadı. İsrailoğulları Mısır'da çok uzun süre yaşadı, çoğaldı, büyüdü. Öylesine çoğaldı ki Mısırlılar bundan rahatsız oldu, sayılarının artmaması için yeni doğan İbrani çocuklarını öldürmeye başladı. Tam böylesi bir süreçte Musa dünyaya geldi ve Tanrı, İbrahim'e, İshak'a, Yakup'a yapmış olduğu Nil'den Fırat'a kutsal topraklar vaadini Musa'ya da yaptı ve ona gökyüzünden seslendi:

"Musa, Musa! Fazla yaklaşma. Çarıklarını çıkar. Çünkü bastığın yer kutsal topraktır. Ben babanın Tanrısı, İbrahim'in Tanrısı, İshak'ın Tanrısı ve Yakup'un Tanrısı'yım.  Halkımın Mısır'da çektiği sıkıntıyı yakından gördüm. Angaryacılar yüzünden ettikleri feryadı duydum. Acılarını biliyorum. Bu yüzden onları Mısırlılar'ın elinden kurtarmak için geldim. O ülkeden çıkarıp geniş ve verimli topraklara, süt ve bal akan ülkeye, Kenan, Hitit, Amor, Periz, Hiv ve Yevus topraklarına götüreceğim."

Tanrı'nın Musa'ya yaptığı bu ilk vaadden sonra, Tanrı'ya güvenerek İsrailoğulları Mısır'dan çıktılar, Musa önderliğinde vaad edilmiş topraklara doğru, çölde kırk yıl süren uzun bir yolculuk yaptılar.

Bugünkü Ürdün'ün Şeria Nehri yakınlarında konakladılar. Aynı anda gökyüzü sarsıldı ve Tanrı tekrar Musa'ya görünerek ilk kez vadedilmiş toprakların sınırını baştan aşağıya çizdi:

"Ey Musa,  İsrailliler'e de ki, Mülk olarak size düşecek Kenan ülkesine girince, sınırlarınız şöyle olacak:  Güney sınırınız Zin Çölü'nden Edom sınırı boyunca uzanacak. Doğuda, güney sınırınız Lut Gölü'nün ucundan başlayacak, Akrep Geçidi'nin güneyinden Zin'e geçip Kadeş-Barnea'nın güneyine dek uzanacak. Oradan Hasar-Addar'a ve Asmon'a, oradan da Mısır Vadisi'ne uzanarak Akdeniz'de son bulacak. Batı sınırınız Akdeniz ve kıyısı olacak.  Kuzey sınırınız Akdeniz'den Hor Dağı'na dek uzanacak. Hor Dağı'ndan Levo-Hamat'a, oradan Sedat'a, Zifron'a doğru uzanarak Hasar-Enan'da son bulacak. Kuzeyde sınırınız bu olacak. Doğu sınırınız Hasar-Enan'dan Şefam'a dek uzanacak. Sınırınız Şefam'dan Ayin'in doğusundaki Rivla'ya dek inecek. Oradan Kinneret Gölü'nün doğu kıyısındaki yamaçlara dek uzanacak. Oradan Şeria Irmağı boyunca uzanacak ve Lut Gölü'nde son bulacak. Her yandan ülkenizin sınırları bu olacaktır."

Vaat edilmiş Toprakların Olası Hudutları

Tevrat'ın Tekvin kitabının 15. Bab'ında ise şöyle yazmaktadır:

O günde Rab, Abraham'la ahdedip dedi: Mısır ırmağından büyük ırmağa, Fırat ırmağına kadar bu diyarı, Kenileri ve Kenizzileri ve Kadmonileri ve Hittileri ve Perizzileri ve Refaları ve Amorileri ve Kenanlıları ve Girgaşileri ve Yebusileri senin zürriyetine (soyuna) verdim.

Bu tanıma göre ise Fırat nehrinden Nil nehrine kadar olan  geniş bölge İsrailoğullarına vad edilmiştir.

Bununla birlikte sınırlarının tam olarak belirtilmemiş olması nedeniyle bu tanım da oldukça tartışmalıdır. Tanrı'nın Musa'ya çizdiği vaat edilmiş toprakların sınırı, çoğu kez Yahudi düşünürler arasında tartışmalara yol açtı, tıpkı ülkemizde olduğu gibi. Kimi sadece Filistin diyordu, kimi ise bunun da ötesi.

Nil'den Fırat'a kadar uzanan toprak parçası, İsrailli akademisyen İsrael Shakak'a göre ki bu yeni İsrail stratejisinin fikir babasıdır, Mısır'ın başkenti Kahire'den Türkiye'nin incisi Van'a kadar uzanmaktadır:

- Güneyde tüm Sina yarımadası ve buna ek olarak Kuzey Mısır'ın Kahire'ye kadar uzanan bir parçası; doğuda Ürdün'ün tamamı ve Suudi Arabistan'ın kuzey bölgesi; Kuveyt'in tümü ve Irak'ın çok büyük bir bölümü; kuzeyde Lübnan'ın ve Suriye'nin tamamı, buna ek olarak Türkiye'nin Van Gölü'ne kadar uzanan büyük parçası; ve batıda Kıbrıs.'

İsrail devletinde bu sınırlar üzerinde araştırmalar yapılmakta, istihbarat servisleri bu konuda özel raporlar hazırlamakta, kitaplarda, atlaslarda bu harita öğrencilere sunulmaktadır. Örneğin okullarda dağıtılan bir bildiride konuyla ilgili şu ifadelere yer verilmektedir: 'Biz burada en uygun yayılma yönteminden bahsediyoruz... Politik açıdan (kuzeyde) ulaşmamız gereken sınır Fırat ve Dicle nehirleridir. Bu Yahudi şeriatında yazılıdır. Dolayısıyla bu konuda her hangi bir anlaşmazlık olamaz. Tartışılabilecek tek konu, bunun nasıl hayata geçirileceğidir."

+

1. "Scribo ergo sum, Yazıyorum varım."

2. https://tr.wikipedia.org/wiki/Vadedilmiş Topraklar

 3. habervakti.com/tarih/vaat-edilmis-toprak-meselesi-nedir-neresidir-h71495.html

4. Kuran, Mâide Suresi - 21-26 . Ayet Tefsiri,

Kutsal topraklardan maksat, içinde Beytülmakdis'in de bulunduğu Filistin topraklarıdır. Hz. İbrâhim ve ondan sonra gelen birçok peygamber burada yaşadığı ve defnedildiği için burası vahyin de iniş yeri olmuştur. Bu sebeple buraya "kutsal topraklar" (el-arzu'l-mukaddese) denilmiştir. Kur'an-ı Kerîm'de "Allah'ın bereketli kıldığı yurt" olarak da ifade edilen (meselâ bk. İsrâ 17/1; Enbiyâ 21/71) bu yerlerin sınırları kesin olarak belirtilmemiştir. Taberî'ye göre en doğrusu Hz. Mûsâ'nın dediği gibi "arz-ı mukaddese" demekle yetinmektir. Çünkü bu bilgilerin doğruluğu ancak haber-i sâdıkla bilinir. Oysa bu konuda kesin delil olabilecek hiçbir haber yoktur (VI, 172).

Aynı zamanda arz-ı mev'ûd (vaad edilen topraklar) adıyla da anılan bu yerler Kitâb-ı Mukaddes'e göre Hz. İbrâhim ve onun soyundan gelenlere verileceği Tanrı tarafından vaad edilmiş olan (Tekvîn, 17/8) bugünkü Filistin toprakları olup burası "içinde süt ve bal akan ülke"dir; bütün memleketlerin süsü olan vatandır (Çıkış, 3/8). Sınırları Akdeniz'den Fırat'a, Sînâ yarımadasının güneyinden Lübnan'ın kuzeyine kadar uzanır. Bu topraklara ebediyen mirasçı olmanın birçok şartı vardır (Hezekiel, 20/6-26; Tesniye, 32/29); bunların başında Allah'a verilen sözün yerine getirilmesi gelmektedir. Diğer taraftan ilâhî emirlere uymak, peygamberlerin yolunu izlemek, hak ve adalete riayet etmek; garibi, öksüzü mağdur etmemek, suçsuz kanı dökmemek uyulması gereken kurallar arasındadır. Eğer İsrâiloğulları Allah'a verdikleri sözü tutmazlarsa arz-ı mev'ûddan mahrum kalacak ve lânetleneceklerdir.

 https://tr.wikipedia.org/wiki/Vadedilmiş Topraklar

https://bilgeturkhaber.com/israilogullari- Erdal Sarızeybek

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları