Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Fatih Ergin

Fatih Ergin

Yazar

Unuttunuz mu Sayın Bahçeli!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İYİ Parti'ye yaptığı çağrı ile ilgili çok şey söylendi, söyleniyor. Bu çağrının İYİ Parti kurultayı öncesinde yapılmasının yanında, Erdoğan'ın Bahçeli'yi evinde ziyareti ve Akşener'in kurultaya çarşaf liste ile gitme kararının ardından yapılmasına dikkat çekenler de var. Öyle bir çağrı ki bu, içeriği trajikomik, maksadı gizemli ve yöntemi hem abes hem de etik değil!

Bırakın Türk siyasi tarihini, dünya siyasi tarihinde bile eşine ender rastlanacak şekilde toplumsal harekete dönüşmüş olan bir parti içi değişim hareketinden doğdu İYİ Parti. İYİ Parti'yi kurmadan evvel MHP'de değişim mücadelesi verenler, Devlet Bahçeli ve kurmayları tarafından en ağır hakaretlere maruz kalmadılar mı? FETÖ'cülükten tutun, yedi düvel ile iş birliğine kadar nice ithamlara maruz kalmadılar mı? Durumdan vazife çıkaran Bahçeli destekçileri tarafından değişimci Ülkücüler hedef alınmadı mı? İYİ Parti kurulduğundan beri de, MHP yönetimi ve MHP'de kalanlar aynı yaklaşımı sergilemedi mi? Şimdi iki twit ile kırılan, nefrete itilen gönüller alınacak, küskünlükler bitecek, bu kadar kolay mı? Sayın Bahçeli yıllardır karşısına kim genel başkan adayı olarak çıkacak olursa, onu dönemin konjonktürüne göre kolayca itham eder. Bu işe kendini öyle kaptırmış ki, demediğini bırakmadığı İYİ Partililerin bir twitle dönmesinin de kolay olacağını zannetti herhalde!

Bahçeli, hem İYİ Partili Ülkücülere 'geri dönün' hem de 'İYİ Parti kurultayda MHP'ye katılma kararı alsın' mealindeki çağrısını yaparken de, yine hakareti terk etmedi aslında. Bugün MHP ve İYİ Parti'de Bahçeli'ye tepkili olan Ülkücülerin, kızgınlık, kırgınlık ve küsmüşlüğünü makam ve mevki kandırılmışlığına bağlamak veya indirgemek, hakaret değil de nedir? Anlaşılan o ki; Devlet Bahçeli, 1 Kasım 2015'teki erken genel seçiminden sonra MHP'de ortaya çıkan değişim hareketinin ruhunu, Ülkücülerin kendisine neden muhalif oluşunu halen daha anlayamamış! Bunu anlayabilmesi için, önce kendisine, "ilk genel başkan seçildiğimden beri neden sürekli kendime muhalif üretiyorum" diye sorması lazım... Ama kendisi, suçu, zafiyeti, eksikliği, hatayı, yanılgıyı hep kendisini eleştirenlerde gördü, bundan da vazgeçmiyor.

Keşke Devlet Bahçeli, sırf değişim istediler diye 'arınma' operasyonu yaptığı İYİ Partililer ve İYİ Parti'de olmasalar da kendisine tepkili olan Ülkücüler için, 'MHP'ye niye dönsünler?' diye önce bir kendi kendine sorsaydı. Belki o vakit en başta kendisinin MHP'ye dönmesi gerektiğinin farkına varırdı! Sahi, Ülkücüler İYİ Parti'yi kurarken Bahçeli ve MHP'ye olan itirazlarının hangisinde geri dönmeyi gerektirecek bir değişiklik oldu? Aksine, MHP'nin siyasal İslamcılığa üs yapılması daha da ileri boyuta ulaşmadı mı? AKP iktidarı, MHP üzerinde adeta bir müstemleke valisi etkisine sahip değil mi? Değil diyenlere en basit kanıtını sunuyorum; TBMM'de İYİ Parti'nin Andımız önergesine AKP ve HDP ile birlikte tavır alan MHP değil miydi? MHP bu tavrı, Cumhur İttifakı'nın ortağı AKP ile ters düşmemek için yapmadı mı? Yok, tamamen MHP'nin kendi tavrıysa, o vakit durum daha da vahim! Ya Bahçeli'nin teröristbaşının mektubunu İstanbul seçimini sırf AKP'nin kazanması için haklı gösteren açıklaması?

Sayın Bahçeli bir tane makul ve mantıklı sebep söylesin, İYİ Partililerin MHP'ye dönmesi için. Bunu twit atsın, biz de paylaşarak ülküdaştan ülküdaşa duyuralım! Ancak ben kendisine MHP'ye dönmemek için nice sebep sayabilirim. Mesela; "Biz Andımız'dan yana, sen Andımız'ı faşist bir ayin görenlerden yanasın! Biz Cumhuriyet'ten yana, sen Cumhuriyet'i reklam arası görenlerden yanasın! Biz Türkçülük'ten yana, sen Türkçülüğü bölücülük görenlerden yanasın! Biz Atatürk'ten yana, sen Atatürk'ün eser ve emanetlerini yok edenlerden yanasın! Biz Ozan Arif'ten yana, sen Şivan Perver ile Megri Megri diye ağlayanlardan yanasın! Biz tam bağımsız Türkiye'den yana, sen McKinsey'den yanasın! Biz Hürriyet ve Şahsiyetçilikten yana, sen kendine biattan yanasın! Biz Türkmenlerden yana, sen Barzani ile kol kola olanlardan yanasın! Biz şehitlerden yana, sen İmralı'daki katilin mektubunu aklamaktan yanasın! Biz vatanın doğasından yana, sen vatanı inşaat şantiyesine çeviren, vatanın doğasını talan edenlerden yanasın" diyebilirim!

Sayın Bahçeli çağrısını yaparken, "Fiziken orada, fikren aramızda bulunan dava arkadaşlarım..." diye bir ifade de kullandı. Fikrimizi ayaklar altına alanlara MHP'yi üs, fikrimizin kurduğu Cumhuriyet'i pas pas yapıp bir de fikirden bahsetmek! Hey gidi Bahçeli! Türk aleyhtarlığını çizgi yapmış bir iktidara hizmet ettirecek bir yeni birilerini arıyorsanız, biz o hizmeti etmemek için zaten MHP'yi terk ettik! Unuttunuz mu?

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları