Türkiye'de son yıllarda neredeyse en ücra kasabadaki ufacık bir ihaleyi bile Beşli guruba verecek duruma gelindi. Dev projelerin bu 5'li guruba verilmesini anlarız. Adamların paraları var imkanları var ekip ekipmanları var. Kredileri var var oğlu var. Eyvallah gözümüz yok, varlıktan zarar gelmez. Amma kendi halinde kendi yağı ile kavrulmaya çalışan orta ölçekli müteahhitler nasıl bu 5'li gurupla mücadele edecek. Onlarla aynı ihaleye girip fiyat kıracak. Zaten karneleri ihaleye yetmez. Bari köylerde kasabalarda ufak tefek ihalelere girmesinler. Bu ihaleleri de orta ölçekli müteahhit kardeşlerimiz alsın. Onlarda çarkını döndürsün. Yanlarında çalışan mimar, mühendis inşaat ustalarının maaşlarını rahat şekilde ödesinler.

*

Son zamanlarda ise 5'li Marketler zinciri  ortaya çıkmağa başladı. Bunlar daha önce de vardı amma bu kadar pervasız değildiler. Ne olduysa son zamanlarda sanki birileri ya da akıl babaları düğmeye bastı. Satacakları  ürünleri milyonlarca ton 1 YTL alıp aylarca depolarında saklamaya başladılar. Toptan aldıkları ürünler piyasada azalınca arz talep görmeğe başlayınca bu kez 1 YTL'ye  aldıkları ürünleri 5 YTL'den binlerce market şubelerinde satmağa başladılar. Vatandaşı da çaresizlikten kuzu kuzu almak zorunda bıraktılar. 5'li Market zinciri şubelerinden alış veriş yaptığımız market işletmesine bunun sebebini sorduğumuzda dolar yükseldi ondan dolayı zam yapıldı. İyi de be kardeşim dolar düştüğünde neden fiyatları düşürmüyorsunuz denildiğinde alınan cevap 'Dolar yarın öbür gün gene yükselecek etiketleri değişmeğe bile değmez' deyip vatandaşın sorularını geçiştiriyorlar. Şahsım olarak köşemde ve sosyal medya hesaplarımda bu konuyu defalarda yazdım, çizdim. Çözüm önerilerimi yapılması ve alınması gereken önlemi defalarca köşe yazılarımda yazdım. Başta Cumhurbaşkanlığına ve Ticaret Bakanlığına defalarca mail ve şikayetlerde bulundum. Ama göstermelik olarak bir kaç marketi denetleyip özellikle bir haber kanalında haber yaptırıp sanki tüm marketler  denetleniyormuş gibi halkın gazını almağa çalıştılar. Artık milletin sabrı taştı. Yoğun şikayetlerden dolayı nihayet  Cumhurbaşkanımız Birleşmiş Milletler toplantısına gitmeden yaptığı basın toplantısında bu 5'li çetenin kirli oyunlarının farkına varmış olmalı ki bu çetelerle mücadele edeceğini beyan etti.

Halk olarak umutlandık. Cumhurbaşkanımız yüzlerce bunlara benzer çeteyi çökertti. Bunları da dizginleyip hizaya getireceğine inanıyorum. Gerçekten halkımız artık zaruri ihtiyacını bile karşılayamaz duruma geldi. Bazı kesimler havyarla kahvaltısını yaparkan bazı kesimlerde artık sofrasında zeytin bile bulamıyor. Bu adil değil bu zülumdur. Buna birileri "dur" demeli aradaki uçurumu kapatmalı. Son günlerde en fanatik AK Partili arkadaşlarımla bu konuyu konuşunca böyle giderse yemin olsun Ak Parti'ye bir daha asla oy vermem diyorlar. Zaten son zamanlarda yapılan anketlerde AK Parti'nin oylarında ciddi düşüş var.

Böyle olmasını isteyen bir çok kişi kurum ve kuruluş daha da kötü olması için elinden geleni yapıyor. Ben şahsım olarak bunun bir ekonomik darbenin ayak sesi olduğuna inanıyorum. Bu oyun sadece 5'li Market zincirlerinin planı olduğuna inanmıyorum. Bu oyunun arkasında daha büyük bir oyun kurucuları olduğuna inanıyorum. Asıl olan senaryo değil,  senaristi bulup kalemini kırmaktır. Şimdi düşünün bu 5'li market zincirine en yüksek cezayı kestiniz. Hatta aylarca kapama cezası verdiniz. Ne olacak değişen hiç bir şey olmayacak. Bu şahıslar A market zinciri adını ve logosunu değiştirip B marketler zinciri adı altında kaldığı yerden yeniden başlayacak. Değişen hiç bir şey olmayacak. Olan yine halkımıza olacak. Defalarca söyledim bu tür insanların bu haksız kazançlarına devlet el koyacak hazineye irad olarak devredecek. Ya da marketlerine kayyum atayacak sahiplerini de kulaklarından tutup cezaevine gönderecek. Bir kaç ay içerisinde bak bakalım ortalık nasıl güllük gülistanlık olacak.

Yukardaki önerilerimin emsali var mı evet var. FETÖ terör örgütünün tüm mal varlıkları nasıl dondurulduysa bir çok işyerlerine kayyum atandıysa bu çeteye de aynısı yapılabilir. Çünkü bunlarında yaptığı ekonomik darbeye hazırlıktır. Şimdiden önlem alınmazsa inanın çok kötü günler bizi bekliyor. Bu sözümü bir yerlere not alın. Bizim milleti hiç bir şey korkutmaz. Çanakkalede hoşaf, kuru ekmek ile cephede aylarca aç karına savaşan dedelerimizin bir umudu vardı. Bağımsız yeni bir Türkiye kurulacağına inandılar ve başardılar. Şimdi milletimizin gelecekle ilgili endişeleri var. Ekonominin durumu  ortada. Adalet'in durumu ortada, yöneticilerin durumu ortada, siyasetçilerin durumu ortada. Yolunda giden hiç bir şey yok. Çok şey tersine döndü ya da döndürülmeye çalışılıyor. Amaç 2023 yılına girmeden enflasyon, devalüasyon, kaos, fitne, fesat çıkartarak ortalığı bir birine katmaktır. Bunun ayak seslerini ben bir vatandaş olarak görüyorum. İnşallah Cumhurbaşkanımızın etrafındakilerde bu oyunu görmüşlerdir. Brifing vermişlerdir. Şimdiden önlem alınmazsa, 2023 seçimi Ak Parti için yıkım ve hüsran olur. Bu sözlerimin dikkate alınacağı inancındayım.

Kalın Sağlıcakla. Allah'a Emanet olun.