Sevgili okuyucularım malum bir koronavirüs döneminden geçiyoruz. 1 Haziran'dan itibaren de yeni açılımlar başladı. Bu konuda ileride daha çok şey yazılıp çizilecek. Ben bugün sizleri biraz olsun korona muhabbetinden uzaklaştırmak istiyorum.
Günümüzde birçok kişinin yanından ayırmadığı telefonların en azılı düşmanı su olarak görünüyor. Telefonun sıvıyla temas etmesi durumunda ise kullanıcıların paniğe kapılması ile birlikte hatalar zinciri oluşuyor. Telefonların sıvıyla teması olduğunda yapılan ilk işlemlerin telefonunuza ciddi etkileri oluyor. Kullanıcıların içgüdüsel olarak paniğe kapılıp birçok hata yaptığını aktaran Veri Kurtarma Hizmetleri Genel Müdürü Serap Günal, sıvıyla temas eden telefonları hayata döndürmek için kullanıcıların yapması ve yapmaması gerekenleri 4 adımda anlattı.
Telefonunuz Sıvıyla Temas
Ettiğinde Yapmanız Gerekenler:
1. Telefonunuz suyla temas ettiğinde yapılacak ilk şey, hemen sudan çıkarmaktır. Su altında ne kadar az zaman harcanırsa, genel olarak o kadar az hasar görüyor.
2. Telefonunuzu hemen kapatın ve açmayın. Telefonunuz ıslandıktan sonra yapılacak en önemli işlemlerden biri, telefonu kapatmak ve tekrar açmaya çalışmamaktır. Çünkü telefonunuz çalışıyor gibi görünüyor olsa da bunun yanlış bir güvenlik durumu olduğunu düşünmeniz gerekiyor.
3. Bir sonraki adım, elektriksel hasar olasılığını ortadan kaldırmak için telefondan batarya, SD Kart ve sim kartı gibi diğer parçaları çıkarmak olmalıdır. Bu sadece telefonunuza içerideki parçalar olmadan kuruma şansı vermekle kalmaz, aynı zamanda verilerinizin kaybolmasını önlemek için size daha iyi bir şans verir.
4. Son olarak, telefonunuzu bir havlu veya yumuşak bir bezle hafifçe kurutmaya çalışın. Daha fazla nem emebilirseniz, telefonun kuruma şansı artırırsınız.
Bunları yapmayın!
1. Su ile temas ettikten sonra cihazı açmaya çalışmayın. Su hasarının devam etmesinden sonra telefonunuzu açmak, kısa devreye neden olur ve dahili parçaların korozyonu hızlanır.
2. Telefonunuzu pirinç dolu kâseye koymayın. Çoğu kullanıcı için iyi bilinen bir taktik, telefonun nemini emmek için bir pirinç kasesine konulduğu "pirinç hilesini" denemektir. Bu teori ile ilgili birkaç problem var. Pirinç bir miktar nemi emebilir, ancak telefondaki her alana, özellikle daha küçük noktalara ulaşamayacaktır. Suyun çoğunluğu gitmiş olsa da, telefonunuzda ulaşılamadığı için kalan su damlaları konusunda başarısız olma ihtimali var. Ek olarak, telefona nişasta ve toz ekleyebilir, bu da daha fazla hasar verir.
3. Cihazınızı kedi kumu veya silika jel içine koymayı denemeyin. Bu çözümler sadece geçicidir ve telefonunuzu nihai arızalardan kurtarmaz. Çalışmalar, telefonunuzu sadece hava ile kendi kendine kurumaya ayarlamanın daha fazla su çıkardığını gösteriyor.
4. Cihazı kuruturken saç kurutma makinesi gibi herhangi bir ısı kaynağı kullanmaktan da kaçının. Bunlar yalnızca telefonunuzu aşırı ısıtırken, suya ve elektrik sorununa ısıyı da ekleyerek bileşenlere zarar verir.
Telefonunuzu kurtaramazsanız ne yapmalısınız?
Telefonu hiçbir şekilde kurtaramıyor ve içerisindeki verilere ulaşmak istiyorsanız, telefondaki sorunun tespit edilmesi için profesyonel yardım almanız şart! Suya düşmüş telefonlar bir kâğıt havluya sarılı bir şekilde, kapalı ve telefonun hareket etmesini önleyecek darlıkta bir paket içinde, en kısa sürede uzman ellere teslim etmek gerekiyor. Veri kurtarma sürecindeki adımların belirlenmesine yardımcı olması için cihaza temas eden sıvı örneğinin ayrıca gönderilmesi de büyük önem taşıyor.
