Merhaba değerli okurlarım. Yeni yılınızı en içten dileklerimle kutlarım. Yeni yılın sizlere ve ailelerinize sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini dilerim. Süper Lig Şampiyonu Galatasaray ile Ziraat Türkiye Kupası Şampiyonu Fenerbahçe arasında 29 Aralık’ta Suudi Arabistan’ın Başkenti Riyad’da oynanması gereken maç skandal kararlar yüzünden oynanamadı ve iki dev kulübümüz ülkemize geri döndü. Cumhuriyetimizin 100. Yılında bu önemli karşılaşma neden Samsun’da değil de Suudi Arabistan’da oynanacaktı. Bu soruya TFF yönetiminden doğru dürüst bir cevap veren hâlâ yok.
Gelelim maç günü Suudi yöneticilerin Türk kulüplerine yani bizlere dayatmak istediklerine. Neymiş efendim iki takım oyuncuları Atatürk tişörtü ve pankartıyla sahaya çıkamazmış. Galatasaray’ın Ne mutlu Türk’üm diyene, Fenerbahçe’nin de Yurtta Sulh Cihanda Sulh pankartlarıyla sahaya çıkmak istemelerinden rahatsız olan Riyad yönetimi, bu pankartları engellemek için soyunma odalarının önüne polis yerleştirmiş bu pankartların siyasi bir mesaj olduğu düşüncesindeymişler. Soyunma odasına polis yerleştirmek ne demek yahu. Soyunma odasında bulunanlar dünyanın tanıdığı önemli sporcular. İki kulübün de Türkiye Cumhuriyeti Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün sarf ettiği çok önemli ve değerli cümleleriyle sahaya çıkmak istemeleri en doğal haklarıdır. Bu pankartlardan neden rahatsız oldunuz. İki ezeli rakibin göstermiş olduğu millî duruşu takdir ediyorum. Fenerbahçe başkanı Ali Koç ve Galatasaray başkanı Dursun Özbek’i bu onurlu duruşları için kutluyorum. Son 1 senedir paranın gücüyle futbolun bütün dinamiklerini değiştirmeye başlayan, futbol dünyasının önemli futbolcularını astronomik rakamlarla transfer eden, Avrupa kulüplerinin, UEFA’nın ve FIFA’nın bile önünde diz çöktüğü Suudilere Türk kulüpleri ve yöneticileri gereken cevabı çok net bir şekilde verdi. Verilen cevap çok netti. Atatürk Kırmızı Çizgimizdir. Bu rezalet karşısında TFF yetkileri hâlâ ‘Körler sağırlar birbirini ağırlar’ı oynuyorlar. Çıkıp bir açıklama yapmak, ülke kulüplerine destek vermek, arkalarında olduklarını açıklamak bu kadar zor mu. UEFA Başkanı Alexandre Ceferin, ‘Türk futbol takımlarının bu onurlu duruşu için iki kulübü de tebrik ediyorum. Bu kabul edilemez bir skandal. Araplar futbola büyük zarar veriyor’ açıklamasını yaparak, bizim kulüplerimize sahip çıktı. Ne hikmetse TFF başkanı ve yönetim kurulundan Türk kulüplerini desteklemek için bir kelime cümle sarf eden yok. Bakalım Mehmet Büyükekşi başkanlığındaki TFF’nin bir sonraki skandalı ne olacak? Hep beraber göreceğiz.
