Tüm dünyada artan sağlık sorunları insanlığı tehdit ediyor. Kalp damar hastalıkları, kanser, verem gibi rahatsızlıkların yanı sıra korona belası, ülkemizi ve tüm dünyayı esir almak üzere. İnsanlığa hizmet için gece gündüz demeden çalışan bilim adamlarının verdiği bilgilere ve tavsiyelerine uymak zorunda olduğumuz ise bir gerçek. Şimdi size bu konuda yapılan bazı açıklamaları hatırlatmak istedim.
*
California Üniversitesinden (UCLA) bilim insanları, 1999-2014 yıllarında ulusal sağlık anketi verilerini analiz ederek kalp ve damar hastalıkları üzerine bir araştırma yaptı. Basında yer alan haberlere göre, çalışmada, yüksek kas kütlesi ve yüksek yağ oranına sahip kadınlarda kalp hastalığına bağlı ölümlerin düşük kas kütlesi ve düşük yağ oranına sahip kadınlardan yüzde 42 düşük olduğu gözlendi. Uzmanlar, yüksek kas kütlesi ve düşük yağ oranına sahip kadınlarda ise kalp rahatsızlığından ölüm riskinin azaldığına dair önemli bir avantaj tespit etmedi. Araştırmaya göre,
erkeklerde yüksek kas kütlesi ve yüksek yağ oranının, kalp rahatsızlığına bağlı ölüm riskini yüzde 26, yüksek kas kütlesi ve düşük yağ oranının yüzde 60 düşürdüğü görüldü.
*
Öte yandan Türk Toraks Derneği Uykuda Solunum Bozuklukları Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Yüksel Peker de, bir başka sağlık sorununa dikat çekti. Peker, yaptığı açıklamada, uyku apne riski yüksek olan vakalarda Kovid-19 düşük riskli gruba göre 2 kat daha ağır geçtiğini gözlemlediklerini bildirdi.
Şiddetli horlama, uykuda aralıklı solunum durması, gündüz uykululuk hali ile karakterize uyku apnesinin önemine işaret eden Peker, "Kovid-19 hastalarında uyku apne riski yüksek bulunan vakalarda klinik seyrin, düşük riskli gruba göre 2 kat daha ağır geçtiğini gözlemledik. Uyku apne tanı ve tedavisinin daha etkin şekilde yapılmasıyla bu risklerin de azaltılabileceğini düşünüyoruz." dedi.
Derneğin 2. Başkan Yardımcısı, bilim insanı Prof. Dr. Oya İtil de, sağlık için düzenli uykunun büyük önem taşıdığını vurgulayarak salgın döneminde zamanın çoğunun evde geçirilmesiyle sürekli televizyon, cep telefonu kullanımının ekran bağımlılığına yol açtığına dikkati çekti. Yeterli ve kaliteli uykunun yanı sıra uykuda sağlıklı solunumun önemine işaret eden İtil, şunları kaydetti: "Pandemiyle birlikte aile içi yaşam düzeninde zorunlu değişiklikler, gece uykuların bölünmesiyle uyku kalitemiz bozuldu. Yaşam kalitemiz de bundan etkilendi. Bu nedenle yetersiz ve kalitesiz uyku, birçok önemli olumsuz sağlık sonucuyla ilişkilendirilecek, iş ve trafik kazaları riskleri de artacaktır."
