Değerli okuyucularım yıllık iznimde gündemden uzak kalamıyor ve memleketim olan Karaman'ın Ayrancı ilçesinden yazmaya devam ediyorum.Politika günlüğü olacak olan bugünkü yazımda ilk olarak Ayasofya meselesinin analizini kaleme alayım.
Ayasofya'nın erken seçimlerde kullanılmak üzere yapılmış bir hamle olarak gördüğümü her zaman yazdım. Şimdi de aynı fikri savunmaya devam edeceğim.
Ayasofya meselesi 1 sene önce gündeme geldiğinde AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın geçmişteki sözlerini buraya yazıp da aynı şeyleri tekrar etmek istemiyorum. Dileyen Youtube'den izleyebilir. Ve İYİ Partinin Ayasofya açılsın önerisinin MHP+AKP oylarıyla ret edildiğini de belirteyim.
Bunları neden mi yazdım?
Hemen açıklayayım, Ayasofya iktidar partisi açısından erken seçim hamlesi olmasaydı yukarıdaki konuları AKP yapabilir miydi?
***
Bugün erken seçim iddiaları gündemde iken elbette Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın tüm TV'lerden canlı yayında Cuma namazında kutsal kitabımız olan Kuran-ı Kerim okuyarak Ayasofya'nın ibadete açılması olayı aslında bizlere bir durumu gösterdi.
Bu durum bizlere AK Parti'nin oylarının ciddi anlamda eridiğini gösterdi.
Öyle olmasaydı Cumhurbaşkanı canlı yayında kuran okur muydu?
Elbette kuran okumak her Müslüman'ın icra edeceği bir iştir. Buna lafımız yok.
Ama herhangi bir parti başkanının canlı yayında okuması yanlıştır.
***
ANADOLU İNSANINDAN POLİTİKA YANSIMALARI…
Şimdi gelelim memleketimin insanını yazmaya. Aslında bunlar, sadece Karaman insanının görüşü değildir tüm Anadolu'nun mini yansımasıdır diyebiliriz.
Memleketime geldiğim günlerdeydi. Akrabalarımla sohbet ederken konu politikaya geldi.
Bu arada Anadolu insanımız politikadan bıkmış. Çoğu zaman politika konusu açıldığında insanların ortamı terk ettiğini gördüm.
Neyse ana konumu yazmaya devam edeyim.
Akrabalarımla politika konusunda sohbet ederken, daha önce muhalif olarak bildiğim bir akrabamın Erdoğan'ı ve AKP'yi övdüğünü gördüm.
"Sanki Kılıçdaroğlu iktidarda olsa bunlar fazla ne yapacak" diyordu.
Konuşmasının devamında akrabam, "Erdoğan dünyaya diz çöktürdü" diyordu.
Ve ertesi gün işin ne olduğunu anladım. Akrabam AKP aracılığıyla 6 aylık mevsimlik bir işe girmiş.
Değerli okuyucularım düşünün bir mevsimlik işe sokmakla AKP'nin insanların fikirlerinin nasıl değiştiğini. Sizler de çevrenizde böyle insanlar göreceksiniz. Zaten tarımın bitirilip insanları hizmet sektörüne yönlendirilmesinin nedeni budur. Yani amaç, siyasi bağımlı insan yetiştirmektir. Maalesef öyle de oluyor.
***
Ve bir akrabamla başka bir gün siyasi sohbet ettik. Ülkücü kökenden geldiğini bildiğim yani MHP'den gelme akrabam oyunu bu sefer CHP'ye atacağını söyledi.
Ve diğer akrabam sola oy atılır mı dedi? Ve ilk sohbete başlayan akrabamın sözleri karşısında şok oldum. Adeta siyaset sosyolojisinin nasıl kökten değiştiğini göstermesi bakımından dikkatimi çekti.
Akrabam üstelik de ilkokul mezunu olduğu halde artık sol sağ bitti diyordu.
***
Bu yazımı Anadolu'dan yazdım değerli okuyucularım. Mesele iki kişinin siyasi tartışması değil. Anadolu insanının politikaya nasıl baktığını göstermesi açısından kaleme aldım. İki kişinin görüşleri elbette Anadolu'yu temsil edemez.
İlerleyen günlerde fırsatım olursa Anadolu insanına sorular sorarak, onların görüşlerini direk yazmak istiyorum.
Sonraki günlerde, tatil günlükleri yazılarımda buluşmak üzere hoşça kalın…
