Orman yangınlarında umut itfaiyeci kuşlarda

Biz millet olarak yangından çok çektik. Daha geçtiğimiz yıl; Manavgat, Adana, Osmaniye, Mersin, İzmir, Dalaman ve Bodrum'da yaşanan yangınlar, mal ve canımızı yakarken, Türkiye'mizin adeta ciğerleri yandı.

Resmi verilere göre, Türkiye'de her yıl ortalama 8-10 bin hektar orman yanıyor. Orman Genel Müdürlüğü'nden alınan verilere göre, 2019'da 11 bin hektar alan zarar gördü. 2020'de ise 3 bin 413 orman yangınında, 20 bin 938 hektarlık alan yandı.

Orman yangınlarının nedenleri arasında ihmal, kaza ve kundaklama birinci sırada geliyor. Anayasa'nın 169. Maddesi'ne göre, yanan orman alanları hiçbir koşulda imara açılamaz ve bu alanların yeniden ormanlaştırılması gerekiyor. Gel gör ki; bu konuda bazı yetkililerin yanlı tutumları, bir yerde Anayasa'nın uygulamasını askıya alıyor.

Orman yasalarının bu konuda 'çok net' olduğunu belirten Türkiye Ormancılar Derneği İzmir Şefi Nail Kabil, yanan ormanların yeniden ağaçlandırılacağını ve hiçbir biçimde imara açılamayacağını iddia ediyor.

'Yangından sonra hukuka aykırı olarak imar izni aldığı tespit edilen ve hukuki işlem başlatılan örnekler dahi yok mu' sorusunu yönelttiğimiz OGM Basın Müdürü Güney, 'Onun tespiti için yılların dökümünü almanız gerekir' diye savunuyor. Diğer yandan son 17 yılda 21 kez değiştirilen 6831 sayılı yasanın ilgili maddelerinde yapılan pek çok değişiklik, orman alanlarının çeşitli sebeplerle imara açılmasını oldukça kolaylaştırdı.

Türkiye Ormancılar Derneği Başkanı Ahmet Hüsrev Özkara da, yasada yapılan değişikliklerden önce bir orman arazisinde herhangi bir imarın yapılmasına çok istisnai durumlarda izin verildiğini ancak son yıllarda bu durumun değiştiğini anlatıyor:

"Yasada yapılan değişiklikler yüzünden artık orman alanlarında imar izni almak yeterince kolay. Yani imar izni almak için ormanı yakmak daha zor bir iş. Biz burada bir kaşık suda fırtına çıkarıyoruz ancak devlet, yakarak yapıldığı sanılan rantın daha fazlasını kendi eliyle yasalar çerçevesinde yapıyor zaten."

*

Bu kadar kötü haberlerin arasında bir de iyi haber olması gerekmez mi? Bakın o da Erzurum'dan geliyor: Erzurum'da bir gurup ortaokul öğrencisinin İtfaiyeci Kuşlar projesi kapsamında kuş evi şeklinde tasarlayıp geliştirdiği sistem, hem olası yangınlara anında müdahale edecek hem yangını itfaiyeye ihbar edecek.

Palandöken Gençlik Merkezi'ndeki Deneyap Atölyesi'nde eğitim gören ortaokul öğrencilerinden İsmail Baykal, Adem Tunahan Bolat, Hüseyin Yuşa Yıldız, Ahmet Tümer Çolak, Rıdvan Yılmaz ve Ömer Eymen Aydın son dönemde sıkça çıkan orman yangınlarından etkilenerek, yangınlara anında müdahale edebilmek için bir proje hazırlamış. Proje danışmanı elektrik ve elektronik mühendisi Enise Sarıbaş'ın desteğiyle yaklaşık 7 aylık çalışma sonunda ahşaptan yaptıkları kuş evi içine yangın söndürme tüpü balonu koyan ve karbonmonoksit gazı ile ateş algılayan düzenek yerleştiren ekip, olası yangın durumunda yuvadaki söndürme balonunun yere düşmesiyle çevresindeki 200 metrelik alana müdahale ederek yangını söndürebilecek. Aynı zamanda kuş evine GSM modülü montajlayıp elektronik bağlantılarını tamamlayan öğrenciler, bu sayede yangın anında sisteme yüklenen iletişim hattına yangın ihbarı verip ve olayın konumunu da anlık olarak itfaiyeye iletebilecek sistem geliştirdi.

Doğasever öğrencilerin tasarlayıp "İtfaiyeci Kuşlar" adını verdiği projenin danışmanı mühendis Sarıbaş, projede öncelikli hedeflerinin orman yangınlarına anında müdahale olduğunu belirtti. Projede öğrencilerin bazılarının tasarım, bazılarının da elektronik programları üstlendiğini ifade eden Sarıbaş, "Projemizi orman yangınlarına ilk müdahaleyi yaparken hem ormanların görüntüsü bozulmasın hem de doğa ile iç içe durması açısından kuş evi tasarımında yaptık. Kuş evimiz yangını, alevi veya gazı algıladığında yangına anında müdahale imkanı sağlıyor" dedi.

Sarıbaş, kuş evi içine kurulan düzenek sayesinde ateşe ve gazlara karşı duyarlı sensörler olduğunu ve elektronik motorlar yerleştirildiğini anlatarak, şöyle devam etti: "Kuş evinde gaz veya alev algılandığında yangın söndürme tüpü yere düşerek devreye giriyor yaklaşık 200 metrelik alana müdahale ediliyor ve aynı zamanda çevresindeki en yakın itfaiye birimine yangının haberi gönderiliyor. Bu şekilde yangına anında müdahale ve yangının çıkış noktasının hangi konum üzerinde olduğu biliniyor. Amacımız orman yangınında itfaiye ekiplerinin direk müdahale etmekte zorlandığı bölgelerde kuş evimizle müdahale etmek."

Sarıbaş, kuş evinin doğaya zarar vermeyecek şekilde tasarlandığını aktardı. Gençlik Lideri ve Deneyap Koordinatörü Bahtiyar Akan da Erzurum'da 7 takımla başvurdukları TEKNOFEST'e lise ve ortaokul öğrencilerince hazırlanan 2 projenin katılmaya hak kazandığını dile getirdi. Akan, "Gençlerimizin böyle güzel projeleriyle mutlu oluyoruz. Daha nice projeler gençlik merkezlerinde yapılacak ve bu projeler gelecek nesillere örnek teşkil edecek. Bizler de her daim gençlerimizin yanında olacağız" dedi.

Proje sahibi öğrencilerden Adem Tunahan Bolat da orman yangınlarına karşı herkesi duyarlı olmaya davet ederek, "İllerimizde çıkan orman yangınlarını televizyonlarda görünce çok üzüldük. Doğadaki ormanlarımız yandı ve yaralanan hayvanlarımız kurtarılamadı, o yüzden yangınlara ilk müdahaleyi kuş evimiz yapacak ve oradaki hayvanlar da çok fazla zarar görmeden yangından çıkabilecek" diye konuştu. Öğrencilerden İsmail Baykal da kuş evi ile orman yangınlarının büyümeden engellenmesinin hedeflendiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Kuş evini astığımız bir ağaçta yangın veya gaz algılandığında evin içindeki motorlar yangın söndürme topunu yere bırakıyor ve içindeki GSM modülüne hangi numara yazılmışsa o numaraya çağrı yapılıyor. Projeyle amacımız yangınların çok fazla yayılmadan engellenmesi ve hızlıca ilk müdahalenin yapılmasıdır."

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları