Mutlu bir akşam yemeği öyküsü

Bir adam eşine, "Bu akşam yemeğe çıkalım mı"? der. Eşi ise adama beklenmedik bir cevap verir: "Hayır!.. Bu akşam benim yerime, git başka bir kadını yemeğe götür!.."

Kadın, "Hayır ben seninle yemeğe çıkmayacağım!.. Bir başka kadınla git!.." demesi adamı şaşkına çevirir. Bir an 'başka bir kadın' söylemine takılır. Şöyle bir düşünür. Hayatında eşinden başka bir kadın yoktur. 'Acaba eşim neyi kastediyor?' diye aklından geçirir; cevabını almak için sorar: 

"Ben seni yemeğe çıkarmak istiyorum. Değişik bir atmosferde başbaşa bir yemek yiyelim istedim. Sense bana başka bir kadınla gitmemi söylüyorsu. Ben böyle biri miyim ki? Sen, bana hangi kadından söz ediyorsun?

Eşi, adamın gözlerinin içine bakarak cevaplar: "Annen... Anneni al, bir defa da onu yemeğe götür!..

a

***

Kadın asil bir davranışla, eşine; "Ben bu gün yemek teklifini kabul etmiyorum. Çünki ben de bir anneyim. Yemeğe lütfen annenle git. Uzun zamandır anneni görmeye gitmedin, ona zaman ayırmadın, yemek yemedin, bu yüzden lütfen annenle git" der.

***

Adam, beklemediği bu cevaba karşı eşi bir an taş kesiliyor. Gerçekten de uzun süredir annesini görmediği aklına geliyor. Eşinin bu inceliği karşısında duyduğu minnet ve muhabbet dolu bir sesle;

"Ne kadar iyisin. Böyle ince düşündüğün için Allah senden bin defa razı olsun" diyerek duygularını dile getiriyor.

Ardından da hemen annesini arıyor: "Anne hazırlan! Gelip seni arabayla alacağım. Ana - oğul birlikte dışarıda yemek yiyeceğiz. Sonra da birer kahve içer, beraber de biraz yürürüz..."

Annesi duyduklarına inanamıyor! Hayretle, "Gerçekten mi?" diyor.

Adam, kararlı bir sesle; "Evet anne, bu akşam yemeği beraber yiyeceğiz. Haydi hazırlan, ben geliyorum" der.

Bir saat sonra anne - oğul birlikte bir restorana otururlar. Yaşlı kadın o kadar mutludur ki… Bu akşam onun için özel bir gündür. Olaylar sanki bir rüya gibidir… Nerede oldukları, ya da ne yedikleri hiç önemli değildir. Sokakta bir kaldırıma bile oturup, peynir - ekmek yeseler onun için hiç mi hiç fark etmeyecektir.

Onun için önemli olan şey, oğlunun onunla beraber olması, ona karşı bu kadar sevecen davranmasıdır. Tıpkı babasının hayatta olduğu günler gibi çok mutludur. Çünki; eşiyle, çocuklarıyla ve işiyle meşgul olmasına rağmen oğlu annesini unutmamıştır. Oğluyla beraber geçirdiği bu akşam, onun için hayatının en güzel akşamı olmuştur.

Eve dönerlerken oğlu annesine der ki: "Anneciğim mutlu musun? Bu yemek ve yürüyüş hoşuna gitti mi?" diye sorar. Annesi de, "Evet çok, çok güzeldi, Allah senden razı olsun" diye cevaplar.

Tam da oğlu, 'İnşallah bunu tekrar yapacağım' diyecekken, annesi sözünü keser, "Hayır... Hayır! İnşallah bir dahaki sefere, ben seni davet edeceğim" der.

***

Aradan uzun bir zaman geçer. Adam çok meşguldür. İşlerinden dolayı annesiyle bir türlü bir araya gelemez. Bir süre sonra da annesi vefat eder. Oğlu bu duruma çok üzülür.

Annesini yemeğe götürüşünün tam bir sene sonrası, aynı gün için gittikleri restorandan iki kişilik bir yemek daveti alır.

Karısı ile birlikte, daha önce annesiyle yemek yedikleri aynı restorana giderler. Orada bir sürprizle karşılaşırlar. Yiyecekleri yemeğin hesabı önceden ödenmiştir. Adam merakla sorar: "Biz kimin davetlisiyiz?" Kendisine bir mektup verirler. Hemen merakla açar. Mektupta şunlar yazılmaktadır:

"Sevgili oğlum…

Allah senden razı olsun. Beni buraya yemeğe getirdiğin akşam, seni aynı yere davet edeceğime söz vermiştim. Ama sen o kadar meşguldün ki bunu yapabileceğim müsait bir zamanını yakalayamadım. İşte şimdi verdiğim sözü tutuyor, seni ve değerli eşini yemeğe davet ediyorum. Allah sizden razı olsun."

***

Şimdi bu makaleyi okuyanlara soruyorum: Anneniz hayatta mı? Eğer hayattaysa, lütfen ona biraz zaman ayırın. Ona iyi davranın, gönlünü alın. Lütfen onu kızdırmayın, üzmeyin. Geçmişte ona karşı yaptığınız hatalar ve kötü davranışlar için özür dileyin. Ve bunları yaparken, bunu lütuf olarak saymayın.

İnsanda varolan erdemli duruşlara selam olsun...

Sevgi ve muhabbetlerimle...

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları