Kuşaktan Kuşağa

Son yıllarda oldukça popüler olan; kuşaklar hakkındaki araştırmaları ve X, Y, Z Kuşağı gibi tabirleri muhakkak duymuşsunuzdur. İnsanların doğduğu ve büyüdüğü yıllara göre dünyaya bakış açısı değişiklik gösteriyor. Çünkü çocukluk ve gençlik yıllarındaki  toplumsal iklimin insanları etkilememesine imkan yok. Bu yüzden her yaş gurubu farklı adlar altında sınıflandırılıyor. Bunları şöyle sıralamak mümkün: Sessiz Kuşak, Bebek Patlaması (Baby Boomers), X Kuşağı, Y Kuşağı (Milenyum çocukları) ve de Z kuşağı.

Bunları şu şekilde birbirinden ayırıyoruz: Sessiz kuşak dendiğinde, kendi isteklerini bastırması öğütlenen, toplumsal olaylara karşı sessiz kalmalarının ve görüşlerini açıkça belirtmemeleri gerektiğinin öğretildiği bir kuşaktan sözediyoruz. Zaten bu yüzden de onlara "sessiz kuşak" deniyor. Bu kuşağı şu anda dedelerimz ve ninelerimiz oluşturuyor. Bu kuşak uyumlu, kanaatkar ve otoriteye saygılıdır. Mevcut düzeni değiştirmek veya karşı çıkmak yerine uyum sağlamayı tercih etmişlerdir. İkinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran'ı görmüşlerdir. Savaş ve yokluk görmelerinden dolayı; başarı, güç, daha iyi bir gelecek gibi hırsları vardır. Diğer nesillere nazaran daha  kadercidirler. İşsizlik oranı; kendinden önce ve sonra gelen kuşaklara göre daha azdır. Ancak bu kuşaktaki kadınların %88'inin iş gücü olarak yer almadığını da belirtelim. Ayrıca "Sessiz Kuşak"; 20. yüzyılda en genç yaşta anne baba olmayı başaran  kuşaktır.

Gelelim ikinci kuşağı oluşturan Bebek Patlaması gurubuna: İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra tüm dünyada bebek doğum oranlarında büyük bir patlama yaşandı, "Bebek Patlaması" adı buradan geliyor. Bu nesil hala hayatın birçok alanında söz sahibi durumda. Ancak gittikçe yaşlanıyor ve genç kuşaklarla sürekli çatışıyorlar. Yaptıkları sert eleştirilerin gençler tarafından basmakalıp bulunması sebebiyle, son yıllarda sosyal medyada "OK, Boomer" diye bir kalıp türedi. Bizdeki "haa!... haa!..." der gibi bir dalga geçen bir tavır. Evet gençlerin bu yaptığı biraz  saygısızca ama bu kuşak da biraz daha anlayışlı olabilse bence daha iyi olabilir. Ama her şeye rağmen kuralcı, çalışkan ve başarı odaklıdır. Fedakarca aynı anda  anne, baba ve çocuklarına bakmak zorunda kalmışlardır. Teknolojinin çok yavaş yaygınlaştığı bir dönemde büyüdükleri için, teknolojiye uyum sağlamakta zorlanırlar. İşlerine çok sadıktır, adeta çalışmak için yaşarlar. Önceki nesillere göre çok daha rahat ortamda büyüdükleri için, dünyayı değiştirme ve toplumsal gelişmelerde söz hakkı bulma şansları olmuştur. Siyasi görüşleri gençliklerinde genellikle radikal eğilimler gösterirken, yaşlandıkça daha ılımlı ve görüşlere yakınlaşmışlardır.

Üçüncü kuşak ise "X" kuşağı olarak adlandırılır. Kendilerinden bir an önce gelen Bebek Patlaması ve sonrasında gelen Y Kuşağına göre nüfusları daha azdır. Ayrıca bu birbirinden çok farklı ve sürekli çatışan iki kuşağın arasında kaldığı için kendilerine "ortanca kuşak" da denir. Ancak bunlar her orta kuşağın aksine güzel bir nesildir, duygulu ve anlayışlı insanlardan oluşur. Şüpheci, rekabetçi, otoriteye karşı kısmen saygılı bir kuşaktır. İş sadakatleri yüksektir, başarmak için çalışma anlayışına sahiptirler. Teknolojide, sanatta, siyasette büyük değişimlere şahit olmuş ve bunlara uyum sağlayabilmişlerdir. Çeşitliliğe açık bir nesildir. Farklı ırk ve dinlerden insanlarla, önceki kuşaklara nazaran daha iyi anlaşırlar. Daha iyi yaşam şartları için daha az çocuk anlayışı hakimdir. Kadınların da erkekler kadar eğitimli olduğu ilk kuşaktır. Aile fertleriyle büyümekten ziyade, arkadaşlarıyla birlikte büyümüşlerdir. Bu yüzden arkadaşarına olan bağlılıkları, önceki kuşaklara oranla daha fazladır.

X kuşağından sonra gelen ise "Y" kuşağıdır."Sokakta oyun oynayarak, toprakla buluşarak büyüyen son kuşak" olarak tanımlayabileceğimiz, kendilerini pek çok şekilde "efsane nesil" olarak betimleyen insanların ait olduğu kuşak. Bu tutumları kendinden önceki kuşaklar tarafından ukalaca nitelendirilse de; bazı tecrübeleri son kez tadan, bazı gelişmeleri de ilk deneyimleyen nesildir. Hem sokakta oynayarak hem de sanal alemde sosyalleşebilmiş, hayatın bu iki farklı alanına tam anlamıyla hakim olan belki de tek kuşak olduklarını söyleyebiliriz. Bu kuşak, sorgulayıcı, kolay tatmin olmayan ve girişimci ruhlu bir kuşaktır. Otoriteye karşı isyankârdır. Bu özellikleriyle önceki kuşaklardan keskin bir şekilde ayrılırlar. İş ve sosyal hayat dengesini sağlamak öncelikleridir. Y Kuşağı için iş; keşfetmek istedikleri tecrübeler için maddi kaynak sağlayan bir araçtır. Akranlarının görüşü, kendilerinden yaşça büyük insanların görüşünden daha önemlidir. Dijital okuryazarlıkları yüksektir, kendilerini sosyal medyada iyi bir şekilde ifade ederler. Kendini bir dini inanca ait hissetmeyen özellikle de deistlerin oranı en çok bu kuşakta görülür. Diğer nesillere göre ekonomik şartlar nedeniyle evlenme oranları daha düşük, ebeveynleriyle birlikte yaşama oranları daha yüksektir.

Size bir sonraki yazımda son nesil olarak "Z kuşağı" ve "Uzayın Melez Çocukları"nı anlatacağım.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları