Hayatımızın her alanında karşılaştığımız, "leş", "klişe" sözler vardır.

- Zeki ama çalışmıyor, çalışsa yapar.

- Şu an bizi 70 milyon izliyor.

- Önemli olan katılmaktı.

Bir de futbolun içinde klişe"leş"miş sözler vardır.

- Takımın başarı için çalışıyoruz.

- Benim de hata payım var.

- Üstümüze düşeni yapacağız.

Her başarısız sonucunda özellikle bir "baba" kıvamında ortaya çıkıp benim de bu durumda "payım" var diyen teknik direktörler vardır. Bu sözden dolayı çok alkış alırlar, "yaşa", "varol" nidaları göklere yükselir ama o teknik adamın orta yere koyduğu "pay" kelimesinin altındaki yatan pay nedir, bilemeyiz.

Sadece "pay" denir ama gerisi anlatılmaz, biraz sert bakışlar, hafif vakur duruş ardına gömülür gider.

Halbuki bir kere de olsa orta yere herkes payına düşeni açık ve net söylese, bu ortaya konulan gerçekler üzerinden kim neyi, ne kadar yapmış veya yapamamış analizini çıkarsak ve hatalardan dersimizi çıkarsak, geleceğe baksak her şey sadece "pay" kelimesi olarak mezartaşı gibi durmasa.

Eskiden pek kimsenin kulak asmadığı antrenörlerin yerini şimdilerde almış olan teknik direktörler ki! Görevleri doğaçlamayı ortadan kaldırıp, özgürlükleri sınırlayıp, sahadaki futbolcuları disiplinli birer atlet haline getirip, verimi artırmaktır.

Antrenörler "oynayalım" derdi, teknik adamlar ise "çalışalım" demekte ise o zaman teknik adamlar başarısızlık sonucunda orta yere "leş" klişe sözcükleri bırakmak yerine yapılan hataları açık ve net söylemelidir.

Oynattığı veya oynatmaya çalıştığı sistemin aksayan yönlerini, futbolcuların bu sistemi en iyi veya en kötü şekilde neden oynadıklarının hikâyesini anlatmalı.

Anlatsınlar ki, mimiklerin ardına gizlenmiş gerçekleri, söylenmek istenilen ama söylenmeyen gerçekleri bilelim.

Ne? Neden? Niçin? Bermuda Şeytan Üçgeni sorularının cevabını alalım.

Hata payı kimde ise "yönetim ve hatalı transferler", "oyuncular, uyum ve fiziksel eksiklikler", "teknik adam ve sistem yanlışlığı" bilelim ve doğru teşhisi koyalım.

Futbol adına klişe sözcüklerden kurtulalım artık. Futbol gemimiz batmış. Her batık gibi denizin dibinde başka canlılara yuva olmuş vaziyette.

Gelin artık gerçekleri konuşalım.

Gelecek için doğru teşhis, doğru ilaç, doğru terapi tedavisi ile ayağa kalkalım.

Yoksa! Göçen göçmüş, ağlamanın, sızlanmanın kimseye faydası yok!