Kalp ağrısının önemli beş nedeni

Koşarken, merdiven çıkarken, yokuş tırmanırken, soğuk havada, özellikle rüzgarda yürürken, ağır bir yemek sonrasında veya sigara içerken ani bir üzüntü ya da sinirlenme gibi ruhsal değişimler yaşarken… İşte bu faktörlerin tetiklemesiyle; göğsümüzün tam ortasında, "iman tahtası" adı verilen kemiğin üzerinde gelişiyor kalp ağrısı. Yoğun bir basınç, ağırlık hissi oluşuyor. Bazen de yine aynı bölgede, yani göğsün tam ortasında geniş bir alanda kendini yanma hissi olarak belli ediyor. Öyle küçük bir noktada değil, en az bir yumruk büyüklüğündeki alanda gelişiyor bu ağrı. Bazen enseye, sol kola veya sırta yayılabiliyor; çok nadiren karın üzerinde veya alt çenede de hissedilebiliyor. Altta yatan nedene göre 2-3 dakikada da sonlanabiliyor, 20 dakikadan uzun da sürebiliyor. Hemen hepimizi kaygılandıran bu sorunun adı; kalp ağrısı! Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Şükrü Aksoy, nedenlerini ve tedavi yöntemlerini şöyle anlattı:

Ateroskleroz

Kalp ağrısının en sık görülen sebeplerinden biridir. Buna hipertansiyon, diyabet, kolesterol yüksekliği, sigara tüketimi ve genetik faktörler neden oluyor. Damarın iç yüzeyinde aterosklerotik plak denen bir plak tabakası oluşuyor ve bu tabaka damar lümeninde (damar içindeki boşluk) daralmaya neden oluyor. Bunun sonucunda kalbe giden kan ve oksijen miktarı azalıyor. Tedavi edilmezse plak büyüyebiliyor, yerinden ayrılabiliyor, üzerine pıhtı oturabiliyor. Bu durumda kalp krizi ortaya çıkıyor.

Damar spazmı

Kalp ağrısının daha az görülen diğer bir nedeni ise koroner damarların spazmı, yani kasılarak lümeni daraltması oluyor. Spazmın yeniden oluşmaması için düzenli ilaç kullanımı önemli. Çünkü spazm tedavi edilmez ve tekrar ederse kalp dokusunda kalıcı hasar olabiliyor.

Kalp anomalileri

Doğuştan gelen kalp damarı anomalileri özellikle gençlerde kalp ağrılarına yol açabilir. Bazı damarlar doğuştan yokluğunun veya normalden farklı bir yerden çıkmasının ya da kalp kasının içerisinde seyretmesi ciddi sorunlara neden olur. Bazen futbol sahalarında görülen sporcu ölümlerinin önemli bir sebebi bu doğuştan gelen damar anomalileri oluyor.

Kas köprüsü hastalığı

Yine doğuştan gelen ve 'kas köprüsü hastalığı' adı verilen durumda da tipik kalp ağrısı oluşuyor. Kalbi besleyen damarlardan birinin kalp kasının içerisinde seyretmesi ve kalp kasının kasıldığı zaman koroner damarı sıkıştırması, kalp ağrısıyla sonuçlanıyor. Eğer ilaç tedavisine rağmen ağrı devam ediyorsa ameliyatla durumun düzeltilmesi gerekiyor.

Sendrom X

Sendrom X adı verilen bu hastalıkta efor sarf edildiğinde başlayan ve dinlenmekle geçen tipik ağrı gelişiyor. Hayati bir sorun oluşturmayan ve özellikle menopoz sonrası kadınlarda görülen bu duruma, mikrovasküler damarlar denilen çok ince kılcal damarlardaki sorunların neden olduğu düşünülüyor.

Kalp ağrısında hangi tedavi?

Stent

Koroner anjiyografi aslında lokal anestezi altında koroner damarları görüntülemek için yapılan bir görüntüleme işlemidir. Damarlarda kritik ve ciddi darlık varsa tedavi işlemine geçilir. Eğer darlık stent takılmasına uygunsa balon ve stent işlemi, anjiyografi ile aynı seansta yapılabiliyor. Yani anjiyografinin devamında yapılan işlemlerle damarda açılma sağlanıyor.

By-pass

Damardaki her darlık stent işlemi için uygun olmayabilir. Bu durumda by-pass yöntemine ihtiyaç duyulur. Çok sayıda damar tutulumu varsa veya darlıklar çok uzun bir segmenti tutuyorsa, dolayısıyla lezyonlar stente uygun değilse, o zaman by-pass operasyonunu öneriyoruz.

İlaç tedavisi

Çok nadiren hastaya stent veya by-pass işlemi yapılamayabiliyor. Bu durumda yoğun ilaç tedavisi öneriliyor. Bu ilaçların arasında kalp ağrısını dindirmek ve hayat kalitesini artırmak için geliştirilmiş özel ilaçlar da var.

Yaşam tarzı değişikliği

Ateroskleroz ilerleyici bir hastalık. Başladıktan sonra arterlerde yayılabiliyor. Bu nedenle stent takıldıktan sonra tedavi bitmiş olmuyor. Birtakım önleyici tedbir almazsak başka damarlarda veya aynı damarın başka bir yerinde yeniden darlık oluşabiliyor. Önleyici tedbirlerden biri; ömür boyu düzenli kullanılmaları gereken ilaçlar. İkincisi yaşam tarzı değişikliği. Bunları sigarayı bırakmak, Akdeniz tipi beslenmek, kolesterolden fakir ve Omega-3 yağ asidinden zengin bir diyet, düzenli egzersiz olarak özetleyebiliriz. Koşma veya ağır kaldırma gibi ağır egzersiz önerilmiyor. Günde yarım saat tempolu yürüyüş yeterli.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları