Değerli okuyucularım Fethullahçı terör örgütünün gerçekleştirmeye çalıştığı 15 Temmuz darbesinin yıl dönümü dündü. Bugünkü yazımda bu konuyu analiz edeceğim.

***

Tarihler, 15 Temmuz 2016'yı gösterdi. Televizyon bir anda son dakika yayınları yapmaya başladılar.

O günün atmosferini iyi hatırlayalım. Nerede ne zaman bombaların patlayacağı belli değildi.

O zamanki ismi Boğaziçi Köprüsü'nde bomba olduğu ihbarı ile askerler köprüye geldiler, şeklindeki haberleri televizyon bültenleri son dakika olarak geçiyorlar.

Herkes şok içinde izliyor.

Ve akşam 9 gibiydi. Televizyonlar darbe girişimi olduğunu geçiyorlardı.

Herkes bir darbe girişimi olduğunu sanıyordu. Sanıyordu derken aman yanlış anlaşılmasın. Tiyatro gibi söylemle değil Genelkurmay Başkanı'nın emir komutasında darbe oluyor anlamında yazdım.

Gecenin ilerleyen saatlerinde iktidardan yetkililerin de açıklamasıyla FETÖ'cü darbe girişimi olduğu anlaşıldı.

Genelkurmay Başkanı ve bazı paşaların da FETÖ'cü askerler tarafından esir alındığını öğrendik.

Artık FETÖ'cü darbe girişimi olduğu kesinleşmeye başladı.

Gecenin ilerleyen saatlerini tek tek yazmayayım bundan sonrasını zaten biliyorsunuz okuyucularım.

***

Aslında olan elbette iktidara veya Erdoğan'a karşı darbe girişimiydi, ama esas hedef Fethullahçı çete tarafından Laik Cumhuriyet'ti.

Fethullah olacak alçağı Humeyni gibi getirip Laik Cumhuriyeti yıkmayı hedefleyen hain darbeyi elbette Türk Milleti püskürttü.

Ama esas bu hain darbeyi; Ergenekon, Balyoz kumpaslarından çıkan kahraman askerlerin içten içe şanlı ve kahramanca direnişi sayesinde püskürttük.

O geceyi hatırlayın. O kahramanları hatırlayın. Ergenekon ve Balyoz kumpaslarından çıkan kahraman Türk subaylarını hatırlayın. Yiğit Bozkurtlar'ın şanlı direnişini hatırlayın.

***

Gelelim CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 20 Temmuz sivil darbesi söylemine. Bence bu çok haklı bir söylem. Çünkü alçak darbe püskürtülmüş, Türk Milleti birleşiyor şanlı direniş başlıyordu. 20 Temmuz'da amacı dışında kullanılamaz denilen KHK'lar ile otoriter Başkanlık rejimine geçişin denemeleri yapılıyordu. FETÖ'cü alçaklar tırnak içinde "diktatörün tiyatrosu" şeklindeki kara propagandalara koz veren bu 20 Temmuz KHK sivil darbesi oldu.

***

Yetti mi 20 Temmuz KHK sivil darbesi. Elbette hayır.

Bahçeli yine elini kolunu sallaya sallaya referandum başkanlık gelsin diye Erdoğan'a yol gösteriyordu.

2.5 milyon mühürsüz oyla geçen 16 Nisan referandumuyla birlikte bu sivil darbenin kalıcı hale gelmesi sağlandı.

***

Ve günümüzdeki tek adam rejimi böyle inşa edildi.

Ne mi oluyor günümüzde?

Beyefendi Saray'dan konuşuyor; soruşturmalar gece baskınları ile içeri atılmalar ve meşhur sözün ortaya çıkması: Silivri buz gibi soğuktur.

Saray'a bağlanan RTÜK'ün muhalif kanalları kapama kararları…

Buraya; bu tip konuları yaz babam yaz, bu satırlar yetmez…

***

Değerli okuyucularım kısacası FETÖ'cüler Fethullah'ı Başkanlı'ğa dayalı Halife yapmak istediler, ama başarılı olmadılar. Ama onların başaramadığı sultanlık rejimi, bizce benzer tek adam rejimi ile geldi.

Ancak merak etmeyin 15 Temmuz'a direnmiş yiğitlerle Ergenekon kumpasından çıkanlar; bu rejimi, iyileştirilmiş parlamenter sisteme dönüştürecek.

FETÖ ele başısı Fethullah'ın 1997'deki bir röportajda "Başkanlık sistemi ya da yetkileri genişletilmiş cumhurbaşkanlığı sistemi" istediği kafasındaki sultanlık rejimini çağrıştıran sistemin benzerinin yeniden iyileştirilmiş parlamenter rejime dönüştürüleceğine inancım tamdır.

İşte bence o gün, 15 Temmuz'da şehit olan kardeşlerimiz yattıkları yerde rahat uyuyacaklardır.