Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Fatih Ergin

Fatih Ergin

Yazar

Emperyalizme karşı vatan mücadelesi: KAZ DAĞLARI

Devletin televizyonu kırmızı bültenle aranan terörist Osman Öcalan'ın ayağına gitti, röportaj yaptı. Yenilenen İstanbul seçiminde bir faydası olur umuduyla Osman Öcalan'a mikrofon uzatan zihniyet, Şehit Anları Derneği Başkanı Pakize Akbaba'ya ise Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamasıyla mahkeme evrağı uzatmıştı. 

Aynı zihniyet, Kaz Dağları'ndaki katliama dikkat çekmek isteyen 9 yaşındaki Utku'nun yine aynı devlet televizyonundaki programda sözlerini kesti. Bu zihniyet öyle bir zihniyet ki; bir teröristin sözlerinde görmediği tehlikeyi, çevre bilincine sahip bir Türk istkbalinin evladının sözlerinde görebiliyor, gördürebiliyor!

Haklılar tabi… Utku konuşsaydı da, oluşturmak istediği farkındalık ile kendi yaşıtlarını etkileyip yeni yetişen nesiller içerisinde ormanların, yeşilin, ırmakların kıymetini bilenlerin olmasına katkı mı yapsaydı? Galoşla basılacak yerlerin azalması, yok olması gerekirken, mücahitken müteahit sonra da her şeye müsait olan iktidar sahipleri kazandığı beton alanlardan kayıp mı yaşasınlar! Milli bekadan, ümmetin birliğine kastetmeye kadar gider bu iş…

Yine bu zihniyettir; Türk milletine, "Lozan'ın gizli maddelerinde Türkiye'nin madenlerini çıkarmasının yasaklandığı" ve 2023'te güya Lozan bitince Türkiye'nin kendi madenlerini çıkararak hızla gelişeceği, güçleneceği yalanını yıllardır söyleyenler. Aynı zihniyet, Lozan'ın henüz miadını doldurmamış olmasına rağmen  Kaz Dağları'nı yabancı maden şirketine peşkeş çekilmesinin hangi anlaşmanın gereği olduğundan hiç bahsetmiyor! Hz. Peygamberin "imandandır" dediği vatan sevgisi yerine tercih edilen beton sevgisi, rant ve talan sevgisi öyle gerektiriyor olsa gerek…

Oysa vatanseverlik ve milliyetçiliğin temelinde çevrecilik vardır. Çevreci olmadan; ne vatansever, ne de milliyetçi olunamaz. İstediğiniz kadar vatan - millet edebiyatı yapın, yerlilik ve millilik nutukları, istediğiniz kadar şehit cenazesinde slogan atın; bu memleketin ormanları talan edilirken, tarım arazileri betonlaştırılırken, su kaynakları kurutulurken ve satılırken, doğal yaşam alanları tükenişe itilirken, sokaklarda, deniz kıyılarında, mesire yerlerinde çöpler toplumsal hayatın parçası haline getirilirken siz eyleme geçmiyorsanız, bu tabloyu seyrediyor ve savunuyorsanız, vatanınıza sahip çıkmıyorsunuz demektir!

Çünkü vatan, oturduğumuz apartmanlar, AVM'ler, plazalar, towerslar falan değildir. Vatan,  yurt tutulan ülkenin doğasıdır. Ormanları, dağları, nehirleri, denizleri, yaylaları, gökkubesi, toprağıdır. Vatanın her karış toprağının vatandaşın kanıyla sulanıp düşmana teslim edilmemesi davası, vatanın doğasının  çöpe, toprağının erozyona, arazilerinin betonlaşmaya, ormanlarının katliama teslim edilerek mağlup olmaması için tutuluyor Kaz Dağları'nda Su ve vicdan nöbeti!

Kaz Dağları'nda ormanı, suyu, havayı ve toprağı bekleyenlerin emperyalist şirketler ve yerli taşeronlarının yağma ve talanına karşı yaptıkları savunmanın adı, kelimenin tam anlamıyla vatan mücadelesidir! Bugün vatan yahut Kaz Dağları, bugün her gün 19 Mayıs, bugün Kaz Dağları Samsun'dur!

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları