Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Mehmet Eyüp Yardımcı

Mehmet Eyüp Yardımcı

Yazar

Ekmek kavgası "Var"

Edebiyatımızın büyük ustalarından Orhan Kemal ilk hikâye kitabı "Ekmek Kavgası"'nı 1949 yılında çıkarır. Bu değerli eserde, Ekmek Kavgası da dahil toplamda 24 hikâye vardır.

Fabrikada çalışan emekçilerin, kenar mahalledeki insanların, cezaevlerindeki mahpusların yaşamlarından kesitler sunulur bu eserde. Her şey askerî alay mutfağının boş arsaya döktüğü yemek artıklarının bir bolluk görüntüsüyle başlar. Bunları çocuklar, yaşlılar, köpekler toplar ve herkes bu bolluktan mutludur.

İnsanlar "Paslı teneke kutularını ağız ağıza" doldururken köpekler, tokluktan "Karınlarını güneşe devirip uyuklarlar".

Günün birinde alay başka bir yere taşınır. Yerini daha az sayıdaki Oto Bölüğü alır. Alay zamanındaki bolluk kalmamıştır. Oto Bölüğü de gidince yemek yalnızca oradaki birkaç nöbetçi ere pişmeye başlar.

Arsaya hemen hemen hiçbir şey dökülmez...

Bazen birkaç kemik ya da küçük ekmek parçaları dökülür. İşte o zaman kavga başlar. Bir kemik parçası yüzünden insanlarla köpekler arasında bile kavgalar olur.

Türk futbolunun gelişimine engel olan konulara "VAR"' da eklenince her şey tadından yenmez hale geldi ve bu kavga karakolda biter kıvamında. Sahada olması gereken adalet, herkes için istenmeyince, talep edilmeyince ve bu konuda hem fikir olup tek bir açıklama altında imzalar toplanmayınca yani "bana değmeyen yılan bin yaşasın" atasözü düstur alınmaya devam ettiği müddetçe, bu mevcut adalet sisteminin mağdurları bugün "x" takım yarın "y" takım halinde sürüp gider.

Futbolumuzun geleceği ile ilgili karar alan merciler, doğru düzgün düşünme, fikir üretme yetilerine sahip olamadıkları için olması gereken bu yetilerin yerini "menfaat ilişkileri" gasp ettiği için her şey nalıncı keseri gibi sadece keseri tutan elin faydasına yontmaktadır.

FEDERASYON,

MHK,

PFDK ve adı sanı her ne ise var olan tüm oluşumlar bir an önce lağvedilmelidir.

Spor Bakanlığının hazırlamış olduğu kanun meclisten geçerek hayat bulmalıdır.

Futbol kulüplerimizin değerli kongre üyeleri artık hür ve bağımsız bir şekilde oylarını kullanarak, sevdikleri ve bağlı oldukları renk ve armayı taşıyan kulüplerinin geleceğini kurtarmak için harekete geçmelidirler hatta mümkünse renk ve arma sevdasını bir kenara koyarak tıpkı 2000 yılındaki futbolu çöküşe girmiş Almanya'nın yaptığı gibi bir araya gelerek futbolumuzun kurtuluş reçetesini ortak akılla yazabilme cesaretini, yüreğini gösterebilmelidirler.

Kazanmak için her yol mübah anlayışının bugüne çıkan faturası maddi ve manevi ortadadır. Bu yol ile kazanılmış adı sadece başarı olarak geçen tüm gerçeklere rağmen kulüplerimizin batık durumları ortadadır. Ortada adı geçen ama bugün olmayan tüm paralar kimlerin ceplerine gitmiştir? Bu sorunun net cevabını verecek olanlar halen kulüplerin yönetimlerinin etrafında dolaşmakta olan çakallar ve o çakallara ses çıkaramayan yöneticilerdir.

Şimdi ya bu yöneticiler tarafından sömürülmeye ve önünüze konulmuş tüm haksız başarılara sevinmeye devam edecek ya da peşinden koştuğunuz renklerin ve armaların tertemiz tarihlerini tekrar tekrar okuyarak içinizde doğacak olan özlem ve istekle tekrar aynı tarihin yeni versiyonlarını yazmak adına kalemi elinize alacaksınız.

Yoksa bugün seyrettiğimiz tek perdelik "Ekmek Kavgası" oyunu bu sistem "VAR" olduğu müddetçe sürüp gider.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları