Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ayşegül ARASIL

Ayşegül ARASIL

Yazar

Dostluk ve vefa

Dostluk, insanın hayatta kurduğu en güzel ilişkilerden. Tüm ilişkilerin ve tabi ki dostluğun zaman içinde daha güzel bir yere geldiğini, mayalandığını düşünüyorum. Ailemize söyleyemediğimiz şeyleri dostlarımızla paylaştığımız çok olmuştur.

Bazı dostla her şeyi paylaşabiliyorken, bazısıyla paylaşım daha sınırlı oluyor ama bazen öyle haller vardır ki; illa ki o dostunu ararsın, yanında istersin. Paylaşımlar arttıkça, ilişki kuvvetlenir, öyle bir yere gelir ki kardeş gibi hatta kardeşten öte olursun.

Bazen de dostluk ilişkisinde vefasızlık baş gösterebiliyor ne yazık ki... Son yıllarda çok rastladığım bir durum bu. Zaman çok hızlı akıyor doğru ancak dostluğu sürdürmek isteyen mutlaka bir yolunu bulacaktır. Vakitsizlikten, yoğunluktan yakınan dostlarını başkalarına gayet güzel vakit ayırırken görebiliyorsun mesela… Vakit ayırmakla da kalmayıp en sempatik halleriyle paylaşım yapıyorlar. O zaman doğal olarak soruyorsun :

-              Hani vaktin yoktu, hani, çok meşguldün? Durum böyle olunca anlıyorsun ki; dostum dediğin kişinin aslında sana ayıracak vakti yok.

Vefalı olmak ise bir o kadar güzel; kişinin kendisinde olması ayrı bir lütuf, karşısından vefa görmesi ayrı bir güzellik…

Bazen hayat şartları öyle gerektirmiştir, uzun zaman görüşememişsinizdir ve görüştüğünüzde kaldığınız yerden devam edersiniz; işte bu çok kıymetli… O kadar güzel bir duygudur ki, konuşacak çok konu vardır, oradan buradan konuşurken zamanın nasıl geçtiğini anlamadan hayattan tatlı anlar çalarsınız dostunuzla.

Zaten bir kişinin yanındayken zaman hızlı akıyorsa, aranızda muhabbet denilen güzel bağ kurulmuştur. Bu bağ her insanla kurulmuyor tabi ki. Yüce Allah iki kişi arasına bu muhabbeti, bağı koyduysa ne ala. Ona sahip çıkmak, koruyup kollamak gerek. Bizler nasıl Allah'ın emanetiysek, ilişkilerimiz, bağlarımız da O'nun bize emaneti ve hediyesi. Emanete sahip çıkmak, bu duyguları yeşertmek, beslemek bütünün hayrına olacak yüksek rezonans alanı açar.

Bazen de fazla konuşmaya gerek yoktur. O sizi anlar, siz de onu… Gözler konuşur, kalpler konuşur, yüzünüzden, bakışınızdan, duruşunuzdan anlaşılır ruh haliniz. Birbirinizi yormadan tatlı tatlı anlaşırsınız.

Yaşamın doğal akışı içinde hayatımıza giren insanlar olacak, çıkan insanlar olacak. Bunları yaşamın içinde gayet doğal olarak algılarsak; hayatımıza gelmelerine ve hayatımızdan çıkmalarına teşekkür edebilirsek, hayatımıza neden girdiklerini ve sundukları katkıyı daha derin manada algılayabiliriz. Böylelikle o kişileri de özgürleştiririz, kendimizi de…

Bu kabullenişin ardından diğer ilişkilerimiz de daha güzelleşmeye başlar. Doğal bir eleminasyon gerçekleşir ve bize gerçekten lazım olan, bizim ihtiyacımız olan insanlar kalır.

Benim naçizane tavsiyem kendinize bir kahve yapın, enerjisini sevdiğiniz bir köşeye oturun, bırakın işler beklesin biraz, hayatıma giren herkese teşekkürler, hayatımdan çıkan herkese teşekkürler, tüm yaşadıklarım için teşekkürler, benim bunları yaşamaya ve bunlardan öğrendiklerime ihtiyacım vardı deyin ve bu güzel hal içinde biraz kalın.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları