Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Mehmet Eyüp Yardımcı

Mehmet Eyüp Yardımcı

Yazar

Doğrular ve korkular

Hayatımızın her alanına sirayet etmiş olan adaletsizlik duygusunun verdiği acıya şöyle bir baktığımızda gördüğümüz manzaranın temelden ikiye ayrıldığını görürüz; çekenler ve çektirenler…

Bu acıları çektirenlerin her geçen gün çoğalıp, ezici bir güç olarak hayatımızda var olmasının sebebi ise; doğrular ve korkulardır.

Doğru söyleyenleri desteklemesi gerekenler yani eziyetin karşısında korkanlar içlerindeki gerçek gücün farkına vardıkları zaman adalet herkese gerektiği gibi tecelli edecektir.

Yaşar Kemal ustanın büyük eserlerinden "İnce Memed"'in üçüncü serisinde hani; bir süredir ortaya çıkmayan İnce Memed'in aslında jandarma ile çatışıp yaralanıp, kaçtığı ve bir yörük obasına sığındığının ortaya çıktığı seride, Yaşar Kemal usta bugünlere not düşen şu satırları yazmıştır; "Sende bu korku bende bu doğruluk varken biz bir araya gelemeyiz"

Bize ayrılan bu köşede futbol üzerine yazılar yazdığımızdan ötürü doğal olarak sözü futbol ve adaletsizliğe getirmek istiyorum.

Uzun bir zamanın ardından üç büyük kulübümüzün içinde olduğu bir "Şampiyonluk" yarışı izlemekteyiz. Gazı kaçmış gazoz tadından öteye gitmeyen futbolumuzda, başta yayımcı kuruluş olmak üzere futbolun kıyısından, köşesinden içinde olan herkes seyir keyfi yüksek, hikâyesi hep futbol üzerine olan bir lig serüveni bekledi ama olmadı, olmuyor.

Futbol sahada keyif vermiyor, vermeyecek çünkü olaylar Metin Kurt'un dediği gibi "Arsada güzel olması gereken futbolun borsada güzel olması" ekseninde gelişiyor.(Gerçi borsa dedik ama ülkenin ekonomik gerçeğinde o da yerle yeksan içinde)

1950'li seneler itibariyle siyasetin kölesi olmuş futbolun gelişimi tam olarak başarılı olmamış, futbolumuz kendi kısır döngüsünde özellikle son 20-30 senelik süreçte DNA'sı bozularak bugünkü hale gelmiştir. Futbolda kazanmak için saha içi yetmediği zihniyeti vücutta hayat bulunca, masa başı olaylar alıp başını gitmiş ve sahadaki gerçekleri gösteren VAR bile yetmez olmuştur. Milyonları peşinde koşturan asırlık kulüplerimiz Avrupa arenasında boy gösterip, başarılara yelken açması gerekirken, alınan başarıların devamının gelmesi için bunun bizlere olumlu bir yarışa dönmesi gerekirken maalesef, önce dillere yerleştirilmeye başlanan "kulüp satışları" düşüncesi çok yakın zamanda hayata geçecektir.

Çünkü; siyasetin isteği budur.

Siyasetin ekonomik ve yönetimsel anlamda geleceğini tayin ettiği futbolun neden çıkmaza girdiğini görebilmek için tüm futbolseverlerden tek bir isteğim vardır o da lütfen çok dikkatli bir şekilde futbolun yönetim kademelerine bakıp, incelemeleridir.

Burada bulunan isimler (ki bazıları futbolun içinden gelmesine rağmen) çıkar ilişkileri doğrultusunda, önemli adımları atacak kararların altına imza atmak, futbolu kurtarmak yerine etinden, sütünden, kılından, tüyüne kadar hep sömürdükleri futbolu içlerindeki ahbap, çavuş ilişkisi döngüsüyle bugünkü saçma sapan kararlara imza atmışlardır.

Bu ve bunun gibi Erdal Tosun'un unutulmaz repliğinde dediği; "Hayat bu ufaklık, şakaya gelmez. Beş dakikada adama türlü türlü kostüm giydirir, farkına bile varamazsın. Üstündeki elbiseye sen bile inanırsın hemen o oluverirsin. Ben buna üniformanın zehiri diyorum, laf aramızda." gibi o zehiri tatmışların var ettiği zihniyete karşı özellikle kulüplerin genel kurul üyeleri hep içlerindeki korkuyla sessiz kalmış ve bu sessizliği ise maalesef hep Genel Kurul ve Mali ve İdari Kurullarda var olan sistemin  elemanlarını hunharca alkışlayarak bozmuşlardır.

Evet! Sessizlik bozulmuştur ama futbol yok eden zihniyet galip gelmiştir.

Futbol yenilmiş, Doğrular korkular yüzünden bir araya gelememiştir.

Korkuların gölgesinde kalan futbol, gerçek futbolseverlere keyif vermek yerine onları sömürülen, taraftarlık payesinden alıp müşteri payesine indirgemiştir.

Genel Kurul üyeleri ve taraftarlar olarak karar vermek zamanıdır, içinizdeki korkuyu atarak cebinizden çıkmayan, sizi sömürenlere ya bir dur! Diyeceksiniz ya da hayata Nasreddin hocanın Timurlenk'e dediği gibi; "Biz bu fillerden çok memnunuz daha çok gönderin" diyeceksiniz.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları