Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Tolga Akbal

Tolga Akbal

Perde arkası

Depremin ardından

Türkiye'de nereye giderseniz gidin, deprem üretim odaklarıyla karşılaşırsınız.

 Kaçarınız yok.

 Cennet bir ülkede yaşıyoruz.

 Ama deprem açısından maalesef özürlü.

 Depremle yaşamayı öğrenmeliyiz.

 Bu yüzden amacımız insanları enkazlardan kurtarmak değil, enkaz altında kalmayı önlemek olmalı.

 ''Unutmayın deprem öldürmez, binalar öldürür''.

Marmara Bölgesinde yaşanan ve büyük yıkımlar ve ölümlerin olduğu Mv 7.4 büyüklüğündeki deprem sonrası toplumu bilinçlendirme çabaları nedeniyle Kamuoyunda Deprem Dede olarak bilinen ve 21 Ocak 2013'te aramızdan ayrılan Kandilli Rasathanesi Müdürü değerli bilim insanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara'nın Türkiye'de deprem gerçeğine ilişkin söylediği bu sözler çabuk unutuldu.

 Ama maalesef deprem gerçeği.

 Türkiye'yi hiç unutmadı.

Merkez üssü İzmir'in Seferihisar ilçesi olan 6.9 büyüklüğünde meydana gelen deprem Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara'nın deprem gerçeğine ilişkin söylediği ''Unutmayın deprem öldürmez, binalar öldürür'' gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi.

 Yıkılan çürük binalar...

 Enkaz altında ki canlar...

 Çaresiz bakışlar...

 Yaralılar...

 Deprem toplanma alanlarının yetersizliği.

 Yaşananların tümü.

 Gösterdi ki bize.

 Hiç ama hiç ders almıyoruz.

 Depremin ardından yaşananlardan.

Davutoğlu'nun hediye çağrısı

 Gelecek partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu Sözcü gazetesinden değerli meslek büyüğüm Saygı Öztürk'e verdiği röportajda aynen şunları söyledi.

* Bir gün iktidar olursam, yarım bıraktığım işi tamamlayacağım.

* Yolsuzluklara karşı savaş açacağım.

* Bir tek devlet yetkilisi yurt dışından hediye almayacak.

* Benim dönemim bir daha tekrar nasip olursa en küçük memurdan Cumhurbaşkanlığına kadar bir tek devlet memuru hediye almayacak, hediye görüntüsüyle rüşvet almayacak.

Sayın Ahmet Davutoğlu'nun bu söyledikleri.

Kulağa hoş geliyor mu derseniz?

Evet geliyor.

Destekliyor muyum derseniz?

Evet sonuna kadar.

Ama mesleğim gereği bir gazeteci olarak, Kamuoyu adına bazı soruları da sormam gerek size Sayın Ahmet Davutoğlu?

1) CHP tarafından 14 Mart 2017'de TBMM Başkanlığına verilen siyasilerin mal varlığıyla ilgili hazırlanan kanun teklifini niçin imzalamamıştınız acaba?

2) O günden, bugüne, siyasi etik yasasıyla ilgili kararınızda ne değişmiş olabilir acaba?

3) Bu söylediklerinizden yola çıkacak olursak; sizin döneminizde. Yani siz Başbakanken, hediye görüntüsüyle rüşvet alan devlet memurları mı vardı acaba?

4) Eğer durum böyleyse ve gerçekten hediye görüntüsüyle rüşvet alan devlet memurları varsa; Başbakanken siz, niçin bu durumu adli ve idari mercilerle kamuoyu önünde şeffaf bir biçimde paylaşmadınız acaba?

gaziler.jpg

Gazilerimize verilen değer bu mu?

Cumhuriyetimizin 97. yıl dönümünü koronavirüs salgınına rağmen tüm yurtta bir kez daha coşkuyla kutladık.

Ama kutlamalara ilişkin en rahatsız fotoğraf Zonguldak'tan geldi.

Zonguldak'ta Atatürk Anıtı'nda düzenlenen törene katılan devlet erkânı, tören için hazırlanan platformda deri koltuklarda otururken.

Vatanımız uğruna canlarını hiçe sayan gazilerimiz platform dışında plastik sandalyelere oturtuldu.

Açık söyleyeyim.

Gazilerimize reva görülen bu muamelenin.

Kabul edilebilir hiçbir tarafı yok.

GERÇEKTEN... Çok can sıkıcı.

GERÇEKTEN... Çok rahatsız edici.

GERÇEKTEN... Çok onur kırıcı.

GERÇEKTEN... İzaha muhtaç bir durum.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları