Başladığından itibaren çeyrek final ve yarı final aşamalarıyla futbolun keyfine vardığımız Dünya Kupası''nın artık sonuna doğru geliyoruz.
Geride birçok boynu bükük, erken veda etmiş ülkelerin hikâyelerinin yazıldığı bir turnuva oldu açıkçası tabii tüm bunların karşısında duran yüreğimize adeta "Futbol Suyu" serpen ve bizleri ferahlatan bir FAS millî takımı izlemek de nasip oldu.
Futbol adına birçok anlam yükleyebilirsiniz özellikle endüstriyel futbol çağında ama öyle bir sahneye şahit olursunuz ki her şey geride kalır ve futbol gerçek anlamını bulur. Bu Dünya Kupası organizasyonunda bu gerçeğin altına adeta imza atan olay ise Fas millî takım oyuncusu Sofiane Boufal ve annesi arasındaki yaşanan sevinç ile futbol belleği tarihimize altın harflerle yazıldı ve orada hiç silinmeden sonsuza kadar yaşayacak.
Yavaş yavaş kendi futbol iklimimize dönmenin sayılı günlerinde, takımların hazırlık maçları ve bol bol transfer dedikodularıyla özellikle Beşiktaş adına günler yaşamaktayız. Biz futbolseverler için sadece futbolcu ve takımlar futbol adına önemli bir gerçek değil asıl önemli olan gerçeklerden birisi de "Hakem" gerçeğidir.
Dünya Kupası organizasyonunda; Fransa, Kolombiya, Almanya, Katar, İtalya, İspanya, Arjantin ve Meksika olmak üzere birçok ülkeden "Orta Hakem olarak 36", "Yardımcı Hakem olarak 36", "Video Hakem olarak 24" hakem görev aldı, alıyor.
Bu turnuvada sadece futbol takımı olarak yer almamak bizleri üzmedi, hakemlerimizin de olmaması ayrı bir üzüntü yükü yükledi yüreğimize.
Dibe batmışlığımızın bir belgesi idi aslında karşımızda duran.
Antalya''da gerçekleşen hakem seminerinde açıklamalarda bulundu; VAR Hakem Danışmanı Power Child ve Hakem danışmanı Hugh Dallas önderliğinde çok önemli eğitim aldıklarını, Süper Lig hakemlerimizin koşularını yaptıklarını söyledi ve başarılı olduklarını ilave etti (Geçmiş yaşanmışlıklara baktığımız bu hakemler inşallah yeterlilik sınavlarından geçmişlerdir)
Sayın Mehmet Büyükekşi''nin verdiği bu bilgiler TFF sitesine yüklenecek ifadesinin takipçisi olacağız.
Hakem atamalarında algoritma ile yapılan sistemden bahsettikten sonra 21 Aralık tarihinde kulüp başkanlarının katılımlarının olduğu bir organizasyonda herkesin gözü önünde bu atamaları gerçekleştireceklerini söyledi.
VAR hakemliği konusunda ise birçok ülke ile görüştüklerini ama maalesef olumlu bir gelişme yaşayamadıklarını, somut cevap alamadıklarını söyledi.
Hakemlerin eğitimleri, yurt dışından VAR hakem transferi, Hakem Danışmanlığı, VAR Hakem Danışmanlığı, Hakem atamaları…
Bunların kökeninde yatan bir "yabancı hayranlığının" temel sebebi maalesef "güvensizlik" ve buna bağlı olarak yaşanan "adaletsizliklerdir" .
Hugh Dallas, Power Child ve öncekiler ve belki de bundan sonrakiler "içimizdeki yabancılar" futbol kitapçığının içindeki temel bilgiler her yerde aynı, yani her ülkeye farklı bir futbol bilgi kitapçığı gönderilmiş, her ülkeden futbol kuralları ile sahada farklı uygulamalar beklenilmiş veya bekleniliyor değil.
Bakın! Hakem atamalarına bile 21 Aralık tarihinde tüm kulüp başkanları davetli, bu bile ne kadar güvenilir bir futbol ortamında olduğumuzun kanıtıdır.
Siyasetin futbol üzerindeki kirli ve istekli eli, futbol üzerinden kalkmadıkça, o ellerin bu ülkesinin zamanını ve parasını çalarak adı yabancı eğitmenlere yönelmesini, kendi içimizdeki güvensizliği dibine kadar yaşamaya devam ederek, bol futbol kavgalı günler içinde bir karanlık yolda ilerlemeye çalıştığımızı görecek ve şahit olacağız.
Bu ellerin futbol üzerindeki semirme operasyonunu ortadan kaldıracak dirayetli kulüp yönetimleri ve onları göreve getirecek kulüp kongre üyeleri olacaktır.
Ekonomik ve birçok açıdan göbekten siyasete bağlı kulüplerimiz, ayaklarındaki zincirlerden kurtulursa (bunun için sistemli bir yönetim gerçeği şarttır) işte o zaman beklenen güven ortamı sağlanacak, futbol gerçek anlamıyla futbolsevere huzur getirecektir.
Süper Lig''de tekrar başlayacak süreç içinde bu eğitim, ilerleme söylemlerinin hiçbirinin gerçek anlamda hayat bulacağına inanmıyorum çünkü kimse özellikle hakemlikle ilgili, bu camianın içindeki birçok isim (isimleri bende saklıdır) kendilerine ulaşıp, hakem gerçekliği adına sorduğum sorulara cevap verecek yüreği gösteremediler.
Hepsi bir taşın arkasına gizlenmeyi tercih ettiler. Halbuki çıkıp ilk konuşması gereken, içlerindeki çarpıklığı anlatıp düzelmesi için mücadele etmesi gereken kişilerdi bu insanlar…
