Çocuklar da kalp krizi geçirir!

Çocukluk çağında görülen ani ölümlerin yüzde 99'u kalp hastalıklarından kaynaklanıyor. Aile öyküsünde 50 yaş altında kalbe bağlı ani ölüm belirlenen çocukların ise kalplerinin düzenli olarak kontrol edilmesi gerekiyor. Kalp krizine bağlı ölümler erişkin yaşlarda daha sık görülmesine karşın çocukluk çağında da daha seyrek de olsa benzer ölümlerin olduğu biliniyor.

Acıbadem Ankara Hastanesi Çocuk Hastalıkları ve Çocuk Kardiyolojisi  Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Koray Lenk ile çocuklarda kalp krizi riskini konuştuk. Prof. Dr. Mustafa Koray ebeveynlere şu uyarılarda bulunuyor:

Kalp kasının beslenme bozukluğu kriz nedeni: Kalp kasının yeterince oksijen alamaması sonucunda kalp kasında beslenme bozukluğu oluşur. Bu beslenme bozukluğu, kan akımı azalması veya kalp kasının oksijen gereksiniminin artması sonucunda gelişir. Koroner arterlerdeki kasılma veya daralmaya bağlı gelişen akım azalması kalp krizine neden olabiliyor. Ancak ciddi oksijensizlik durumlarında koroner kan akımı normal olsa bile kalp kasının oksijen kaynağı azalır. Bu duruma örnek olarak morarma ile beraber seyreden doğuştan kalp hastalıkları, ciddi kansızlık, genetik olarak nakledilen Ailesel Akdeniz kansızlığı verilebilir. Egzersiz gibi kalp kasının oksijen gereksinimi artıran durumlarda beslenme bozukluğu belirginleşerek kalp krizine yol açabilir. Çocukluk yaş grubu ve erişkin doğuştan kalp hastalıklarında kalp krizi bu zeminde ortaya çıkıyor.

Nedenler yaşa göre değişiyor: İki yaş altındaki çocuklarda daha çok kalple ilgili yapısal bozukluklar karşımıza çıkıyor. Sonraki yaşlarda ritm bozuklukları, kalp kasının zayıfladığı veya kalınlaştığı durumlar ve genetik hastalıklar kalp krizine yol açıyor. Kalp krizinin tehlike etmenleri hipertansiyon, şeker hastalığı, sigara kullanımı, daha önceden Kawasaki hastalığı geçirmiş olması, ailede ve çocukta kan yağlarının yüksekliği (trigiserid, özellikle kötü huylu kolesterol yüksekliği), ailesel kalp kası hastalıkları ve ailede erken yaşta ani ölüm öyküsü olmaktadır.

Bu belirtiler varsa dikkat!: Kalp krizinde hastaların yüzde 67'sinde göğüste ağrı, baskı, yanma ve sıkışma yakınmaları bulunuyor. Bu bulguların saatlerce devam etmesi yerine 2-10 dakika gibi kısa süreli olması kalp krizini düşündürmelidir. Bunlarda göğüs ağrısı istirahatten çok egzersizle birlikte olmaktadır. Çocuklardaki göğüs ağrısının kalp krizi kaynaklı olup olmadığının göstergesi, ağrının sona erme şeklidir. Eğer koşma veya oynamayla ağrı geçiyorsa kalp krizi düşünülmemelidir. Baygınlık ve baş dönmesi bazen açlık bazen ayağa hızlı kalkma bazen de kalp krizi sonucu oluşabiliyor. Ancak göğüste rahatsızlık, nefes darlığı ile birlikte oluyorsa kalp krizi akla gelmelidir. Tek başına boğaz ve çene ağrısının kalp yönünden bir önemi olmamakla birlikte önce göğüsten başlayan daha sonra boğaz ve çeneye yayılan ağrılarda kalp krizi açısından değerlendirilmeli. Özellikle soğuk terleme ile göğüste olan ağrılar kalp krizinin habercisi olabilir. Hiçbir nedeni yokken ani başlayan ve geçmeyen nefes darlığında kalp krizi düşünülmelidir. Göğüs ağrısıyla birlikte bulantı, kusma, mide ağrısı ve yanma yakınmaları da kalp krizine dikkat çekebilir.

Mutlaka uzmana danışın; Özellikle diyabet, kan yağı yüksekliği ya da tansiyon sorunu gibi rahatsızlıkları olan çocukların elektrokardiyografileri (EKG) mutlaka değerlendirilmeli. Ritim sorunu, çabuk yorulma, bayılma ve göğüs ağrısı yakınmalarında mutlaka çocuk kardiyoloji uzmanına başvurulmalı. Kalp krizinin en önemli komplikasyonları ritim bozukluğu ve kalp yetmezliği olduğu düşünüldüğünde fizik muayenede ritme, kan basıncına ve dolaşım yeterliliği bulgularına odaklanılmalı. Kalp krizi anında çocuklarda terleme, kül rengini andıran solukluk, el ve ayakların soğukluğu bulunabilmektedir.

Spora başlamadan önce kontrol şart: MR ve bilgisayarlı tomografi ile koroner arterlerdeki genişlemeler, daralmalar ve diğer anormallikler gösterilmeli, kalp kası enzimleri alınan kan örneklerinde değerlendirilmelidir. Çocuğun sportif aktivitelere katılmasının uygunluğuna genel fizik muayene, EKG, Doppler Ekokardiyografi ve efor testleri sonrası karar verilebilir.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları