"Kaleye 11 metre uzaklıkta herhangi bir oyuncu, rakibine çelme takar, tutar veya topu kasten ellerse, hakem hücum yapan takım lehine penaltı vermelidir. Atışı kullanan oyuncu ve kaleci dışında tüm futbolcular topun en az beş metre uzağında durmalıdır. Vuruş gerçekleştiğinde top oyundadır ve vuruşun neticesi gol olabilir."
Kaleci William McCrum'un bu fikri İrlanda Futbol Federasyonu tarafından dillendiriliyordu ve 1891 yılında oynanan Federasyon Kupası çeyrek final maçında kaleye giren topu elle çıkaran Notts County'nin savunma oyuncusu Jack Hendry sayesinde penaltı kabul edilmişti.
Bu anı "Gölgede ve Güneşte Futbol" kitabında usta Eduardo Galeano şöyle yazar; "1891 yılında hakemler ilk kez sahaya girdiler. Bir düdük çalarak ilk penaltı cezasını verdiler ve on iki adım atarak vuruşun kullanılacağı yeri belirlediler. Zaten bir süredir İngiliz basını, penaltı cezasının uygulanması için bir kampanya başlatmıştı. Mezbahaya dönen kale önlerinde kalecileri korumak gerekiyordu. Bu dönemde Westminster Gazetesi ölen futbolcuların ve kırılan kemiklerin tüyler ürpertici bir listesini yayımlamıştı" diyerek...
Ve tarihler 1968 yılını gösterdiğinde Avrupa Futbol Şampiyonası'nda hakem Kurt Tschenscher, berabere biten İtalya-Sovyetler Birliği maçının kazananını bir Türk meslektaşı tarafından kendisine hediye ettiği bir yüzü kale, diğerinde top olan madeni para atışı ile belirledi ama sonraki süreç için yaşananların ardından bir formül aranıldı. Uluslararası Futbol Birliği Kurulu (IFAB) 27 Haziran 1970'te seri penaltı atışlarına karar verdi.
30 Eylül 1970 tarihinde uygulamaya geçen karar Şampiyon Kulüpler Kupası'nda Everton'ın Borussia Mönchengladbach'a karşı galip gelmesini sağladı.
İngiltere tarihindeki ilk seri penaltı atışı George Best'in ayağından gol olarak skor tabelasına yazılıyordu.
Seri penaltı atışlarında rekor ise 1988'de Arjantin'de Argentinos Junior'un, Racing Club'u 20-19 yendiği maçtaki 44 atış ile yazılı.
Normali, serisi derken penaltı futbolun içindeki önemli bir yerde "Demokles'in Kılıcı" gibi durmaktadır.
Zengin mirasyedi kaleci William McCrum o zamandan tabii ki, ülkem sınırları içinde futbol içindeki adaleti sağlamak unsuru olması gereken penaltı atışlarının adaletsizliğe neden olacağını bilmiyordu ve belki de "Zaman Makinesi"ni icat etsek ilk işimiz 1891 yılına dönüp, sahaya giren hakemlere engel olmak olurdu.
Sahadaki hakem varlığının tek amacı vardır, o da; iki dudağının arasında taşıdığı "Sur"'a üflerken futbol adına sahada kıyameti koparmamak. Senin ve düdüğünün orada olmasının tek ama tek amacı var o da adalet gerçeğidir.
Siz adalet sağlamak yerine, kafanızda bin tilki ile maç yönetmeye devam ederseniz biz daha çok kim ne kadar haksız penaltı kullanmış, bu penaltılar kimi ne kadar şampiyon yapmış "Çetelesi Tutarız"...
