Dünya futbolunun önde gelen sayısal ve sözel özellikleri bünyesinde toplamış iki teknik adamından; Jurgen Klop ve Pep Guardiola ikilisinden Pep Guardiola'nın izinden yola çıkan Miguel Angel Violan, Barcelona Eixample bölgesindeki evinde "Oyunu Değiştiren Felsefe" kitabını kaleme almaya başladığında, dünya üzerindeki birçok futbolseverin ufkuna sonsuz bir futbol güneşi olarak doğacağını tahmin etmişmiydi bilinmez.

Dünya üzerindeki okuyan, araştıran, inceleyen birçok futbolseverin rehber edindiği kitaplar var ve bu rehber niteliği taşıyan kitaplar futbolseverlerin yolunu aydınlatmaya devam ediyor.

Bizde ise işler balık hafızamızın sonsuz derinliğindeki sarhoşluğun etkisiyle, yaşadığımız her olumsuzluğun ardından tekrarını yaşamamak adına bir kenara not almadığımız hatalar zinciriyle birbirine maddi yükü daha da artarak eklenerek süre gitmektedir.

Son günlerde İzmir'de yaşanılan depremin ardından üzerinden 60-70 saat geçmesine rağmen enkaz altından kurtarılan minik bedenleri gözyaşlarıyla izleyip, kurtarıcılara kalbinde inancı olsun veya olmasın topyekûn millet olarak minnet dualarımızı gönderirken, enkaz altından bizleri kurtaracak birilerinin varlığını hissetmenin sonsuz huzurunda olayları seyrederken diğer yandan da enkazın ortaya çıkmasına sebep olan zemin etüdü yapmadan, çürük binaların inşaatının altında imzası olanlar ve bu binaların ayakta kalma ihtimali kolonları, dükkânlarına daha çok kâr yapma arzusu ile kesenlerin, 1999 depreminden bu yana değişmeyen zihniyetle gelmesine geçici tepkiler veriyoruz.

En az bunlar kadar kötü olan kendisi muhtaç olmadığı halde depremzedeler için dağıtılan battaniye ve erzakları alıp evine götüren teyzeler, topladığı erzakları dükkanında satmak için kaçar adımlarla koca koca poşetleri taşıyan amcaların bünyesindeki zihniyet; bizleri içten kemiren, yok eden insanlığımızı unutturan "çalıyor ama yapıyor" düşüncesinin evrimleşmiş halleri...

Balık hafızamız bizi yine yanıltmayacak, her şeyi yaşanan tüm kötülükleri depremin yarattığı ruh halinin yerini bırakacağı güneşli ve sakin günlerle birlikte unutup gideceğiz. Hayatımıza yine kaldığımız umarsız günlerden devam edeceğiz. Dere yataklarına, bataklık alanlara binalar yapacağız, 100 liraya yaptığı daireleri 1000 liraya satanlar yine çok zengin olmaya, lüks ve güvenilir evlerde yaşamaya, altlarında son model arabalarla arz-ı endam ederken, dünyada mekân sahibi olmak için 100 liralık daireye 1000 lira verenler de ayrı bir mutluluk kandırmacasında oyalanacaklar.

Bu ülkede her alanda, her şey kısır döngüler içinde zamanın getirdiği artan mali yük ve derin üzüntülerle yaşanıp durmaktadır. Ülkemizde her alanda her şey aynı kısır döngüde iken bu döngüden futbolumuzu ayırt edemeyiz. Orada da durumlar aynı.

Mali bilançoların gittikçe ağırlaştığı hatalı yönetimlerin "Feda" ile başlatıp nefes aldıkları süreçler, biraz rahata kavuşulduğunda, yapılan hoyrat harcamalar, kötüye gidildiğinde cepte taşınan olası yeni "Feda" süreçleriyle eksi yönde büyüyen bilançoların karşısında hazır tutulmaktadır. Beşiktaş Kulübü de bundan payını düşeni en ağırından 2012 yılı itibariyle yaşayarak 2020 yılına geldi. 8 yıllık süreçte sadece transferde nereden nereye gelindiğini;

2012 - 2013 Sezonu (FEDA SEZONU)

Gelenler     12 Futbolcu 4 Milyon Euro

Gidenler     21 Futbolcu 265 Bin Euro

Bilanço eksi 3,35 milyon Euro

2013 - 2014 Sezonu

Gelenler     13 Futbolcu 13.95 milyon Euro

Gidenler     12 Futbolcu 1.85 milyon Euro

Bilanço eksi 12.1 milyon Euro

2014 - 2015 Sezonu

Gelenler     8 Futbolcu 14.45 milyon Euro

Gidenler     22 Futbolcu 1.34 milyon Euro

Bilanço eksi 13.11 milyon Euro

2015 - 2016 Sezonu

Gelenler     10 Futbolcu 13.95 milyon Euro

Gidenler     20 Futbolcu 26.9 milyon Euro

Bilanço 12.95 milyon Euro

2016 - 2017 Sezonu

Gelenler     15 Futbolcu 15.1 milyon Euro

Gidenler     11 Futbolcu 14.06 milyon Euro

Bilanço 1.04 milyon Euro

2017 - 2018 Sezonu

Gelenler     11 Futbolcu 12.75 milyon Euro

Gidenler     14 Futbolcu 33.8 milyon Euro

Bilanço 21.05 milyon Euro

2018 - 2019 Sezonu

Gelenler     12 Futbolcu 10.31 milyon Euro

Gidenler     14 Futbolcu 19.2 milyon Euro

Bilanço 8.89 milyon Euro

2019 - 2020 Sezonu

Gelenler     10 Futbolcu 16.48 milyon Euro

Gidenler     15 Futbolcu 2 milyon Euro

Bilanço eksi 8 milyon Euro

2020 - 2021 Sezonu

Gelenler     10 Futbolcu 850 bin Euro

Gidenler     10 Futbolcu 0

Bilanço eksi 850 bin Euro

Beşiktaş'ın Feda Sezonu ile başlayan yeni süreci 12 futbolcunun transfer edilip, 21 futbolcunun ise gönderilmesiyle başlamış bonservislere 4 milyon Euro harcanırken, satılan futbolculardan 265 bin Euro kazanç elde edilirken bilanço eksi 3.35 milyon Euro idi. 2020-2021 sezonu ise Bırakmam Seni sezonu olarak başlarken, bilanço eksi 850 bin Euro olarak yazıldı.

2020 - 2021 Sezonunda transfer edilen futbolcular ve ödenen harcamalar;

Bernard Mensah             Kayserispor                       Kiralık 500 bin Euro

Valentin Rosier Sporting CP                        Kiralık 200 bin Euro

Atakan Üner                     Altınordu                            150 bin Euro

Francisco Montero         Atletico Madrid                Kiralık

Gökhan Töre                     Yeni Malatyaspor            Bedelsiz

Josef Souza                       Al-Ahli                                  Bedelsiz

Fabrice N'Sakala              Alanyaspor                        Bedelsiz

Vincent Aboubakar        FC Porto                              Bedelsiz

Welinton                            Alanyaspor                        Takas

Rachid Ghezzal Leicester                             Kiralık

Rahatlıkla görebilir, inceleyebilirsiniz. Bu Beşiktaş adına tespit edilen rakamlar, tüm kulüplerimizin mali bilançolarındaki eksi haneye yazılmış rakamlarını bir araya getirdiğimizde ülke ekonomimize nasıl bir zarar verdiğini de ayrıca görebiliriz.

Fakat bunların ne anlamı var ki! 1950'li yıllardan bu yana artarak siyaseten oy oranına dönüşen, siyasetin tutsağı olmuş kulüplerimizin nasıl olsa mali yüklerinin daha da artmasına sebeb olacak yeni bir borçlanma yolunu açacak siyasi gerçek mutlak var olacaktır. Kulüpleri yönetenlerde bu zarardan dolayı kişisel sorumluluğa sahip olmama rahatlığı ve olasılığıyla, yönettikleri kulüpleri değil kendilerini ve etraflarındaki bu yaşanacakları destekleyecekleri de beslemeye, futbol kazanından payına düşenleri alacaklardır.

Peki! Birisi dönüp madem durum böyle, kurtulma ihtimali yok neden ısrarla bunları yazıyorsun? Diye soran olursa cevabımız; "Umut Fakirin Ekmeği" olacaktır. Elbet bir gün bu ülkede kolonları kesenler, çürük bina yapanlar, futbolu ve kulüpleri sömürenler hak ettikleri cezayı alacaklardır ya da tüm bu yazdıklarım umurunuzda değilse depremi, İzmir'i, enkaz altındakileri çoktan unutup, Amerika'daki seçimlere gözlerini çevirmişlere katılın, ekranlardan açıklanan sayılara tepki veren, hile yapıldığını söyleyenleri ağzınızın kenarından sular akarak izleyin, vay be! deyin, Amerika'da seçimlere hile yapılmış, ne yapacak şimdi Trump? sorusuna cevap arayın. Amerika'daki seçimlerin hilesinin peşine düşüp, kendi ülke gerçeklerini unutanlara katılın kısaca. Bilinmez! Belki de böyle daha çok mutlu olursunuz.