İnsanların birbirleriyle iletişim kurma yöntemleri arasında, hikâye en rahat, en işlevsel ve belki de en tehlikeli olanıdır. Kültürleri nesilleri aşan, yüzyıllardır insanlığa eşlik eden hikâyeler hepimize temas eder. Olayları bir masal şeklinde bir araya getirmek yediden yetmişe hepimizin hoşuna giden tek iletişim ve eğlence yöntemidir.

Hiç şüphesiz ki anlatı da dünya üzerindeki varlığına dedikodu, yani bir kişiden ötekine anlatılan basit hikâyeler biçiminde başladı. Dedikodu, varlığını edebiyatın halk sanatındaki karşılığı, olayları özetlemenin ve anlamlarını araştırmanın kestirme yolu olarak sürdürdü. Hikâye anlatmanın daha ihtişamlı diğer biçimleri gibi, dedikodu da endişelerimizi ve korkularımızı ifade eder.

Beşiktaş geçtiğimiz Pazar günü gerçekleştirdiği kongresi ile yeni bir yola girmenin hikâyesinin ilk cümlelerini yazmaya başladı.

Aslında ilk hikâye tertemiz bir dille Mehmet Şamil Bey, Şeref Bey ile yazılmaya başlanmış, üzerine anlamlı satırlarla Hakkı Yetenler, Mehmet Üstünkayalar, Süleyman Sebalar tarafından hep bir üst seviyeye taşınmıştır.

Hikâyenin anlatımına, Süleyman Seba sonrası anlatım diline farklılık getiren, hikâyeyi işlevsel olarak en tehlikeli bölümlerle ve sahneye konulmuş hâyâl perdesine sahte kahramanları da ekleyenler, her eklemelerde Beşiktaş tarihinin geleceğini karanlık altında bırakanlar ile geçen ondokuz senelik sürecin ardından, son seçim öncesi dedikodu kazanının altına atılan odunlar, harareti artırmak yönünde idi ama, sağlanan katılım sayısı ve hikâyenin yeni sayfalarında yer alan kötü kahramanlara ve onların entrikalarına inat dik duran kongre üyeleri sayın Ahmet Nur Çebi ve yönetim kurulu arkadaşlarını büyük oy çoğunluğuyla, yeni açılan beyaz sayfaya güzel cümleler yazmak, bu güzel cümleleri en iyi anlatım diliyle sevenlerine aktarmak üzere göreve seçtiler.

Beşiktaş'ın yeni bir hikâye yazmasına yardımcı olacak tüm dokümanlar, geriye dönüp baktıklarında görecekleri anlı şanlı tarihinde duruyor. Tabii ki, gelişen futbol dünyasının getirilerine ve yeniliklerine ayak uydurmak lazım ama bu ayak uydurma sırasında benliği kaybetmemek gerekli.

Beşiktaş son on dokuz senesini şuursuzca yaşadı ve yaşattı.

Bu süreçte hatası olanlar, bu hataları bilerek kendi menfaati için yapanlar taraftarın ve kongre üyelerinin vicdanlarının "kara defterine" yazıldı.

Yeni süreçte tek beklenen şey Sayın Ahmet Nur Çebi ve arkadaşlarının "yapacağız" dedikleri önemli noktaları "hayata geçirmeleridir" onlar bu işi yaparken, camia da tek vücut arkalarında durmalıdır.

Dilerim ki! Hatası az, Beşiktaş'ın yeni dönemi Pazar günü itibariyle başlamış olur.

Not: Seçim döneminde yüreğini, Beşiktaş sevdasını ortaya koyan tüm aday ve arkadaşlarına binlerce teşekkür.