Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
A.Öner PEHLİVANOĞLU

A.Öner PEHLİVANOĞLU

BAKIŞ

Balkanlar ve Srebrenitsa katliamı

Osmanlı bakiyesi, ata diyarı, Balkanlarda, Arnavutluk, Makedonya, Kosova, Sırbistan, Bosna Hersek ve Karadağ''ı kapsayan bir gezideyiz. Balkanlar''da, sekiz gün içinde, otobüs ile 2.400 km. yol kat ederek, 6 devlet, 20 şehir ve sayısız cami ve yüze yakın Osmanlı dönemi kalıntısı tarihî eseri ziyaret ediyoruz.

Tur otobüsü Tiran Hava Alanı''ndan hareket ettikten kısa süre sonra önce dağ yollarını, ardından dar ve derin vadileri aşıp Mayıs''ta zirveleri hâlâ karla kaplı dağlar ile çevrili geniş ovadaki yola girdi. Tur rehberi Kerem, "Değerli konuklar, solda, üzeri kar ile kaplı Mayadağı''nı görüyorsunuz" diyerek tur otobüsündeki yarı uykudaki yolcuları uyardı, bu arada, otobüsün ses yayın sisteminden Atatürk''ün sevdiği "Maya dağı-Vardar Ovası" türküsü, yayınlanmaya başladı.

BALKANLAR NERESİ?

Belgrad''da birleşen, Sava ve Tuna nehirlerinin güneyinde kalan, "Güneydoğu Avrupa", Balkanlar olarak tanımlanır. Bölge tarih boyu, coğrafi, tarihsel, kültürel ve ekonomik özellikleri nedeniyle, Almanya, Avusturya, Rusya ve Osmanlı İmparatorluğu''nun etki altına almak istediği bir coğrafya olmuştur.

Balkanlar''da ilk Türk varlığı 1260''larda görülmeye başlanır. Daha sonra, 1352''de Süleyman Paşa''nın Gelibolu''ya çıkışı ile başlayan dönemde Osmanlı İmparatorluğu, bir asır içinde Balkanları büyük oranda kontrol altına alır. Bu dönemde; Türkmenlerin kitle halinde, Balkanlar''a göçü hız kazanır. (Halil İnalcık.s.8, 31,32.) 1390''larda, Tokat-Amasya yöresinden Tatarlar Meriç vadisine; Saruhan Türkmenleri Üsküp yöresine, Karadeniz''den Canik yöresinden Çepni Türkmenleri 15 yy. başında Arnavutluk''a yerleştirilir. 16. yy''da Balkanlarda bulunan Müslüman Yörük göçer sayısı 50.000''e yaklaşır. (Halil Inalcık.s.35.)14.yy''da başlayan ve yaklaşık 550 yıl süren Osmanlı varlığı Balkan Harbi sonrasında, 1913''te imzalanan Bükreş ve Belgrad anlaşmaları ile fiilen sona erer.

Bölge 1913''ten itibaren, I. Dünya Harbi''nde, Rusya, Avusturya ve Almanya''nın etkisinde iç çatışmalar ile bunalım dönemi yaşar, ardından bölgede Sırp Krallığı kurulur.

II. Dünya Harbi içinde bölge, Tito''nun önderliğinde Almanya''ya karşı yaşanan iç çatışmaları izleyen dönemde federal yapıya ulaşır. 1943-1991 döneminde birliğini koruyan Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti, Tito''nun ölümü sonrasında, 1992''den itibaren artan milliyetçilik akımı sonucu dağılım sürecini yaşar; 1991''de, Hırvatistan, Makedonya ve Slovenya Federal yapıdan ayrılır, 1992''de Hersek-Bosna Hırvat Cumhuriyeti, Sırbistan Karadağ ve Sırp Cumhuriyeti kurulur.

SREBRENİTSA KATLİAMI

Balkanlar''da, çoğu yerde dar ve derin vadiler, yüksek dağlar ve geniş ovalar ile münbit ve fakat zorlu ve vahşi arazi, insan karakterini etkilemiş, Arnavutlar dışında etnik olarak Slav kökenli olan Sırplar, Hırvatlar ve Boşnaklar (Müslüman Slavlar) Sırpların yarattığı soykırım sonucu 20 yy.''ın en kanlı soykırımını Srebrenitsa ve Kosovo''da yaşamıştır.

Srebrenitsa Katliamı, Temmuz 1995''te yaşanan ve en az 9.000''e yakın Bosnalı Müslümanın katledildiği bir dönemi tanımlar. Srebrenitsa soykırımı, Sırp General Ratko Mladiç komutasındaki ağır silahlarla donatılmış Bosna Sırp Cumhuriyet ordusu ile "Akrepler" olarak tanımlanan Sırp Özel Güvenlik güçlerinin yarattığı katliama verilen addır.

SREBRENİTSA KATLİAMINDA NELER OLDU?

Yugoslavya''nın dağılışı üzerine 1992 yılında Sırpların Bosna''da başlattıkları soykırımın ardından bölgeye müdahale eden Birleşmiş Milletler, Bosna-Hersek''te altı bölgeyi güvenli bölge ilan eder. Bu bölgeler arasında Srebrenitsa bulunmaktadır. Savaştan önce 24 bin olan kentin nüfusu, şehrin güvenli bölge ilan edilmesinden sonra diğer bölgelerden gelen mülteci Boşnaklar''ın göçleriyle 60 bin kişiye yaklaşır. Srebrenitsa, güvenli bölge olmaktan çok "açlık" ve "hastalıklar" ile mücadele eden bir "toplama kampı"na dönüşür. Müslümanların elindeki silahlar Hollanda ordusuna mensup BM Barış Gücü tarafından koruma gerekçesiyle toplanır.

Ratko Mladiç komutasındaki Sırplar, Srebrenitsa''ya saldırılarını sıklaştırdıklarında Müslümanların toplanan silahlarını geri almak için yaptıkları başvuru, sorumlu Hollandalı komutan Thom Karremans tarafından reddedilir. BM ise yalnızca iki F-16''yı kent üzerinde bir uçuş yaptırmakla yetindi.

Hollandalı askerler bir gece yarısı, Bosna''daki BM Barış Gücü komutanı Hollandalı generalden aldıkları emir doğrultusunda, kenti boşaltırlar. Şehrin güvenliğinden sorumlu olan Hollandalı Komutan Thom Karremans kendisine sığınan 25 bin mülteciyi ve şehri Sırplara teslim eder. Sırplar, Temmuz 1995''te, bir hafta içinde 9.000''e yakın Müslüman Boşnak''ı katleder.

"Balkanlar''da yaşayan Müslüman varlığını yok etmek" amacıyla başta Batı ülkeleri ve Rusya''nın tahrikleri ile Sırp milliyetçilerinin başlattığı saldırılar sonucu, 1990''lı yıllardan itibaren Bosna savaş alanına dönmüş, 600 yıldır bölgede yaşayan Müslüman Boşnak halkın, 100 bine yakını Sırplar tarafından katledilmiş bölgedeki milyona varan halk göç etmiştir.

1991-1995 döneminde Sırpların, Bosna-Hersek''te yaşayan Müslüman Boşnak nüfusu yok etmek üzere giriştikleri, soykırım sonrasında taraflar arasında yapılan Dayton anlaşması bölgedeki, Bosna Savaşı''nı sona erdirir. Bosna-Hersek Cumhuriyeti Devlet Başkanı Aliya İzzetbegoviç, Yugoslavya Federal Cumhuriyeti Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç ve Hırvatistan Devlet Başkanı Franjo Tuzman  tarafından Kasım 1995''te ABD''nin Ohio eyaletindeki Dayton kentinde uzlaşma sağlanmış ve 14 Aralık 1995 tarihinde antlaşma imzalanmıştır.

Bu antlaşmanın arkasından bölgeye NATO güçleri gönderilmiştir. 1995 yılında NATO, hava kuvvetleri dahil, 60.000 kişilik kara kuvveti ile Bosna''ya müdahale ederek Sırpların katliamını durdurmuş ve bölgede zoraki barışı sağlamıştır. Bu antlaşma ile Bosna-Hersek kantonlara bölünmüş ve ülkenin %49''unu Sırp Cumhuriyeti (Republika Srpska) %51''ini Bosna-Hersek Federasyonu''nun (FBiH) kontrol etmesi öngörülmüştür.

Dayton anlaşmasından 25 yıl sonra, 2022''de yapılan seçimlerde, tekrar seçilen Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Sırp üyesi Milorad Dodik''in milliyetçi söylemleri, Dayton Anlaşmasının getirdiği barışı tehdit etmektedir.

Değerli okuyucularım, Sırp milliyetçilerin 1998''de Kosova''da yarattığı katliamı ayrıca inceleyeceğiz.

Esenlik dileklerimle...

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları