Tarihler MÖ 44 yılının 14 Mart gününü gösterdiğinde, Roma Senatosu'nda asker, politikacı, Temmuz ayının sahibi, hayat boyu diktatör, senato tarafından kutsanmış tanrı Jül Sezar, 22 hançer darbesinin ardından kalbine isabet eden 23. Hançer darbesini hiç beklemediği birisinden, Brütüs'ten aldığında kafasında o an ne geçiyordu bilinmez, ama bir gerçek var ki, hayatta kalsanız dahi o kadar darbeye rağmen, yediğiniz o yıkıcı hançer darbesi size her daim ölüme açılan kapı olacaktır.

Roma Senatosu'nu kurtarmak için yapılan suikast planı sonucunda, Sezar'ın ölümü Roma Cumhuriyeti'ni kurtaramaz ve Sezar'ın soyundan gelen Octavian MÖ 27 16 Ocak tarihinde Roma Cumhuriyeti'nden, Roma İmparatorluğu'na dönüşün ilk imparatoru olur.

Bu dönüşüm Emperyal Otokratik sistemin başlangıcı olmuştur.

Kamuoyu Aydınlatma Platformu tarafından yapılan açıklamada, dört büyük kulübümüzün zararları; 716 milyon lira olarak belirtildi.

Beşiktaş 478 milyon lira, Fenerbahçe 155 milyon lira, Trabzonspor 36 milyon lira, Galatasaray 47 milyon lira olarak belirtildi…

2019-2020 Cemil Usta Sezonu'nda kâr eden kulüp yok.

Hani biraz, Ferdicimisin? yoksa Orhancımı? halleri.

Hangi yadeller aldı, batan güneşin altında bizi bilinmez ama bir gerçek varki, her ne kadar vazgeç gönlüm desek bile o aşk hali devam ediyor.

Futbolumuzun son zamanlarında en çok tartışılan konuların başında ise TFF ve Limit Harcamaları geliyor.

TFF, resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada; İspanya, İtalya, Almanya, Fransa gibi Avrupa'nın önemli liglerinde Finansal Fair Play yaptırımlarında olduğu gibi, ülkemizde borçluluk oranları artmış kulüplerimizin mali disiplin içine girebilmesi için aldığı karar olarak açıklanıyor "Limit Harcamaları" kısmında.

Bu kararların alınmasında;

1- Talimatın yenilenmesi bizzat UEFA tarafından tavsiye edilmiştir. Hatta UEFA, kulüplerimize Talimat'ın yayınlanması ve finansal borçların yeniden yapılandırılması şartıyla Avrupa Kupaları'nda oynama izni vermiştir. Bu çerçevede Federasyonumuz kulüplerimizin Avrupa'ya gidebilmeleri için Takım Harcama Limitleri'ni de içeren talimatı uygulamaya koymuştur. 

2- Kulüp Lisans Kurulu'nun yeni yapısı, 1 Haziran 2019 tarihinde yapılan Olağan Seçimli Genel Kurul'da statü değişikliği ile kabul edilmiş, Genel Kurul delegelerinin onayladığı şartlara uygun olarak, Federasyonumuz tarafından çok değerli Kulüp Lisans Kurulu üyeleri atanmış olup, bağımsız olarak görev yapmaya devam etmektedirler.

3- Takım Harcama Limitleri, kulüplerimiz tarafından beyan edilen ve Bağımsız Denetçiler tarafından onaylanan finansal raporlar esas alınarak tespit edilmektedir. Tüm kulüpler için limitler aynı hesaplama metotları ile belirlenmektedir. Kulüp Lisans Kurulu, tarafına iletilen bu çalışmaları değerlendirerek kamuoyuna açıklamaktadır.

Üç önemli detay göze çarpıyor, yani TFF başkanı kendi kafasından ya da birilerinin etkisiyle bunu yapmıyor. Yukarıdaki ilk maddede UEFA tarafından yapılan tavsiye sonucu talimatlar değişmiştir deniliyor.

UEFA, FFP (Finansal Fair Play) uygulamayı 2010 yılında ilk olarak sistem olarak kabul etti ve 2011 yılında uygulamaya başladı. Yani UEFA tam dokuz sene öncesinden tüm kulüpleri  mali disiplin içinde yaşamaları için eyleme geçti.

FFP Kriterleri Nelerdi?

·              Yöneticiler ve Kulüp başkanları kulüp için cebinden harcama yapamayacak.

·              Kulüpler, kendi yöneticilerine veya iş ortaklarına ait borçlarını kaynaklarına iade edecekler.

·              2012-2013'den itibaren kulüpler transferlere gelirlerinden daha fazla harcama yapmayacak.

·              Sadece kulübe hibe edilen ve kulübe ait gelirler değerlendirmede kulüp geliri sayılacak.

·              Hiçbir futbolcu, kulüp ya da yasal otoriteye vadesi geçmiş borç bulunmayacak. Gelirden daha fazla borçlanılmayacak. Borçlanılırsa transfer yasağı cezası alınacak.

·              Öz sermayenin eksiye düşmesine izin verilmeyecek.Kulüpler denk bütçe kapsamında ve yıllık gelir-gider tahmininde başa baş noktasını yakalayacak.(Sistemin oturması için ilk yıllarda istisnai olarak belli noktada zarar edilmesine-eksiye düşülmesine izin verilecek.)

·              Futbolculara yapılacak ücret, maaş ve prim ödemeleri, toplam gelirin yüzde 70'ini geçemeyecek.

·              Bütçesi 5milyon Euro'nun altındaki takımlar kriterlerden muaf olacak.

·              Kulüplerin fahiş yüksek ve fahiş düşük fiyatlarda yaptığı anlaşmalarla kurduğu şirket ilişkileri gelir-gider tablosuna katılmayarak, emsal fiyat esas alınacak.

·              Kulüplerin altyapı, stadyum ve antrenman sahası için yapacağı yatırım amaçlı harcamalar başa baş noktası hesaplamalarına dahil edilmeyecek.

Biz on senedir bu önemli Finansal Fair Play kuralını, anlatmaktan ve yazmaktan yorulduk ama malesef,  kulüplerimizin kendi içlerinde sayısal anlamda bitmek bilmeyen ve mitoz bölünmeyle devamlı çoğalan Brütüs'leri sayesinde bugün tüy diker hâle geldik.

Fenerbahçe sayın Ali Koç ismi ile toparlanmaya çalışırken, Galatasaray sayın Mustafa Cengiz önderliğinde birşeyler yapmaya çalışıyor. Beşiktaş cephesinde ise durum; Beşiktaş İçin Bir Kibrit Çak, Feda derken Bırakmam Seni kampanyasıyla başka bir boyuta taşınmış vaziyette. Kampanyaya bağlı olarak düzenlenen gecede 80 milyon tl toplayan Beşiktaş, önceki maddi yardımlarla 100 milyon tl gibi bir meblağa ulaşmış durumda.

Sadece toplanan maddi meblağ değil Beşiktaş adına asıl önemli gelişmelerden birisi geceye damga vuran iki harekettir. Birincisi ve önemlisi sadece Beşiktaş adına yola çıkan ilk taraftar radyosu Hayatta Beşiktaş Radyo ile bağlantılı maddi yardımın oluşması (ki), tüm sosyal medya çılgınlığına rağmen radyonun gücünün ortaya çıkmasına vesile olmuştur. İkincisi ise bugüne kadar üzerine ölü toprağı serpilmiş, Beşiktaş adına hiçbir etkinliği bulunmayan derneklerin, bu yönetimde bulunan Derneklerden Sorumlu Yönetici sayın Hakan Daltaban'ın çalışmalarıyla gerçek hüviyetlerine kavuşmaları olmuştur.

Beşiktaş'ın bu toplanan maddi yardım ile bir anda rahata kavuşmasını beklemek, doğal olarak yanlış olacaktır ama bu desteğin Beşiktaş'ı en azından nefes alır hâle getireceği de aşikârdır.

Süleyman Seba sonrasında içinden çıkardığı Brütüs'lerle, her dönem hançerlenerek ölüme terkedilen Beşiktaş'ın pek saygıdeğer Kongre Üyeleri başta olmak üzere, tüm camianın bilmesi gereken gerçek şudur ki; Beşiktaş'ın kanını emerek beslenmenin sonu gelmiştir. Beşiktaş, Kongre Üyeleri Beşiktaş'ın geleceğini tayin edecek çok önemli oylarını sandığa atmadan önce, kendilerini yönetmeye talip olanları iyi etüd etmelidir, Beşiktaş ve bu isimleri karşılaştırırken, bu isimlerin etrafındaki asalakları görmelidir.

Yönetmeye talip olanlarda, bu asalaklara kıymet vermemelidir.

Bu iş, bu zihniyetle devam ederse genel anlamda hasıl olan Güvensizlik Duygusunun tavan etmesiyle bu tür kampanyalar ileride hiçbir katkısı olmayan eylemler haline dönecektir.

Önümüzdeki güzel günler için her şeyi geçmişte bırakacağız ya da olaylar şairin dediği;

Acı veriyorsa eğer geçmiş… O zaman geçmemiş demektir.

(Murathan Mungan) gibi yaşanacak.