Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Levent Doğan

Levent Doğan

Yazar

Terör ve travma

Milenyum çağında çocuk olanlar, geçen bu yirmi iki yılda dünyanın her yerinde olan terör saldırılarına şahit oldu.

Benim anımsadığım ilk terörist eylem, 11 Eylül İkiz Kuleler saldırısıydı.

Ondan beridir maalesef ki hem ülkemizde hem de dünyada, sivil halkın hedef alındığı birçok eyleme maruz kaldık.

2001 yılında olan bu 11 Eylül terör eyleminden beridir, psikiyatri ve psikoloji çalışmaları yönünü terör ve travma deneyimlerine çekmiş durumda.

Bu zamanlara kadar genellikle terör eylemlerinin sonuç verdiği Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) semptomları ve tanısı gözardı edilmiştir.

Fakat, yapılan bir araştırma, terörist eylemlerden dolayı oluşan TSSB semptomlarının, araba kazası gibi travmatik olaylarda TSSB deneyimleyen bireylerden daha uzun vadede ve şiddetli olduğunu gösterdi.

Aynı oranda olsa dahi, terörist saldırılar direkt olarak birinin bizzat canına zarar veren ya da bunun tehdidini oluşturan bir eylem olduğundan travmaya sonuç vermesi kaçınılmazdır.

Köşemdeki ilk yazımda belirttiğim gibi, psikolojik ilk yardım sağlamak, terör mağduru vatandaşların TSSB semptomları geliştirmesine engel olacak bir müdahale biçimidir.

Böylece oluşan akut seviyedeki travmaya müdahale edilerek, semptomlar yönetilir ve daha karmaşık olan bu bozukluğun gelişmesine engel olunur.

Bu gibi müdahaleler sadece birincil olarak bu olaya maruz kalan bireylere değil, aynı zamanda olay yerine intikal eden ilk yardım ekipleri ve güvenlik görevlileri için de oldukça kritiktir.

Umuyorum ki bu gibi bilimsel kanıt temelli müdahale biçimlerini olay yerinde uygulanmıştır.

Şunu da bilmemiz lazım ki terörist eylemlerin tek sonucu TSSB olmayabiliyor.

Olaylara medya yoluyla şahit olan birçok kişinin, endişe ve kaygılarına katkı sağlayabilecek bu olaylar, kaygı bozukluklarına kapı aralar potansiyeldedir.

Halkın sadece güvenlik ve refahından değil, fiziksel ve psikolojik sağlığından da sorumlu olan devlet kurumları için bu olaylara yönelik planlanmış müdahale biçimleri vardır.

En önemlilerinden biri ise halkı doğru bilgi ile bilgilendirmek ve atılan adımlardan haberdar etmektir.

Böylece, oluşan belirsizlik yönetilir ve insanların hatalı bilgilere erişmesi olasılığı yönetilir (özellikle böyle bir çağda).

Ayrıca, medya kurumlarının da devlet kaynaklı olan ve kesinleşmiş bilgileri paylaşıp, herhangi bir komplo teorisi ile toplumsal psikolojik refahı olumsuz etkilememesi de kritik önem taşıyor.

Bireysel olarak bizlere düşense, çevremizde bu olaylardan etkilenen insanları yargılamamak ve profesyonel desteğe yönlendirmektir.

Travma, son derece karmaşık ve oldukça olumsuz sonuçlar doğuran bir deneyimse ve maalesef dünyamızda doğal afetler, artan trafik kazaları, şiddet ve bu kahredici olay gibi terörist eylemler oluyorken, halkın travma ve travma ile başa çıkma hakkında eğitilmesini de önemsiyorum.

Umarım bahsettiğim bu olayların hiçbirini bir daha yaşamayız ve hiçbir şekilde travmayla ilgilenmek zorunda kalmayız.

Derin bir hüzünle, tüm kayıplarımıza Allah''tan rahmet diliyorum.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları