Ali Koç, koskoca Fenerbahçe divan kurulunda 4 yılın sonunda ilk kez Hulusi Belgü tarafından eleştirildi. Ali Koç bu eleştiriye de tahammül edemedi. Konuşmasının 20 dakikasını Hulusi Belgü’ye cevap vermeye ayırdı ve hesap sorarcasına parmak salladı. Üstüne de bunca başarısızlığa ve rezilliklere rağmen sadece ‘beceremedik’ demekle yetindi. Vitor Pereira ile yolları ayırmaktan pişman olduğunu da satır aralarını okuyarak anlamak mümkün.  Bunu anlamak mümkün de Aykut Kocaman ile devam etmeliydik demesi ise Ali Koç’un iyice kontrolü kaybettiğinin göstergesi.

Gelelim Fenerbahçe – Başakşehir maçına. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Fenerbahçe’de saha içini konuşmanın bir anlamı yok. Çünkü bu takımın ne bir oyun planı var ne de bu takımda 3-4 oyuncu dışında Fenerbahçe’nin bir geleceği var. İsmail Kartal’ın ise tartışılacak bir yanı yok. ‘Hocam sezon sonuna kadar idare et bizi dediler’ ve o da geldi.

Fenerbahçe’de en büyük yanlış oyuncu üzerine bir sistem inşaa etmeye çalışmakta. Tabii buna sistem denilenilirse. Özellikle de Mesut ve İrfan üzerine sistem inşaa etmeye çalışmak ve bu yüzden Pereira’dan vazgeçmek ise tamamen iş bilmezlik.

Mesut Özil Fenerbahçe formasıyla 34 maça çıkmış ve 22 maç kaçırmış.

İrfan Can ise 31 maça çıkmış ve 19 maç kaçırmış.

Bu oyuncular oynadıkları maçların 3’te 1’inde bile zar zor varlık gösterebilmiş. Bunun üzerine de siz medyadaki bazı isimlerle birlikte mobbing uygulayarak Vitor Pereira’dan vazgeçtiniz.  Şimdi de çıkmış ‘aslında doğru yoldaydık’ diyerek günah çıkartıyorsunuz.

Hani Fenerbahçe 4’lü oynarsa uçardı? Hani Fenerbahçe’nin kadrosundan iki tane şampiyonluğa oynayacak ilk 11 çıkardı? Elindeki kadrodan maksimum verim alan, scouting ağı çok geniş olan, en önemlisi futbolcudan anlayan, takımın parasını çar çur etmeyen, Crespo – Kim gibi oyuncuları takıma kazandıran ve Ferdi’yi hayata döndüren bir hocadan vazgeçtiniz. Ee nerde o ‘4’lü oynarsa Fenerbahçe uçar’ diyen YORUMCU! Gelsin de uçursun şimdi Fenerbahçe’yi.