Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Levent Doğan

Levent Doğan

Yazar

Savaşlar, travma ve yaklaşımlarımız

Maalesef özellikle yakın coğrafyamızda yaşanan çatışma ve savaşları devamlı olarak bir diğeri takip ediyor.

Suriye'de ve Irak'ta yaşananlar,

Afganistan'daki malum mevzular,

Karabağ'da olanlar derken sıra kuzeye geldi.

Tüm bunlara şahit yeni bir nesil, kaygılarına kaygı katıyor.

Eski nesilse, geçmişteki acı hatıraları anımsayıp korkuyla olanları izliyor.

Bu sırada Ukrayna'da zulme maruz kalan halk ve savaşın ortasında kalan Türkiye vatandaşları ve aileleri açısından bir farkındalık yaratmak istiyorum.

Bunun için öncelikle halk dilinde çokça kullandığımız bir kavrama yönelelim:

Travma.

Bazen insanların gündelik olumsuz bir olayı anlatırken "bu benim için travmatik bir olaydır" gibi ifadelerini duyarız.

Ancak bu kullanımda ufak bir hata var. Önce onu düzeltelim.

Bir kişinin travmatize olması için gereken şartlar DSM-5 adlı tanı ölçütleri kitabında açıkça belirtilmiştir. Buna göre travmatize olmak için:

Ölüm veya ölüm tehdidi;

Yaralanma veya yaralanma tehdidi;

Cinsel bir saldırı ve cinsel saldırı tehdidi yaşanmış olmalıdır.

Ayrıca bu olayları yaşayan kişi bunu ya bizzat deneyimlemiştir;

Buna tanık olmuştur

Ya da bir yakınının başına geldiğini öğrenmiştir.

Bunlara ek olarak kişi belirtilen travmatik olayların ayrıntılarına sıklıkla maruz kalırsa da travmatize olabilir.

Bunlar da genelde güvenlik görevlileri, sağlık personeli veya terapistler olabiliyor.

Dolayısıyla, işten atılma, zorbalık görme veya boşanma/ayrılık gibi durumlar yukarıdaki şartlarda olmadıysa travmatik sayılmaz.

Travma, tam da gündemimizdeki gibi bir savaşla doğrudan ilişkilidir ki Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) adındaki psikolojik bozukluk da tam olarak böyle keşfedilmiştir.

Vietnam Savaşı'ndan dönen ABD'li askerlerde gözlemlenen benzer görüntüler, uzmanları bu bozukluğu tanımlama yoluna itmiştir ve o günden beri bu yönde psikolojik tedavi ve terapi modelleri geliştirilmeye devam etmektedir.

Bunu anlatmak istememdeki sebep, Ukrayna halkının yaşadıklarına empati geliştirmemize katkı sağlaması içindi.

Bununla birlikte şu an hala Ukrayna'da sıkışıp kalmış Türk öğrenci, çalışan, turist ve iş insanlarına döndüklerinde derhal psikolojik ilk yardım sağlanmasını tavsiye etmek istiyorum.

Bu vatandaşların Travma Sonrası Stres Bozukluğu semptomları göstermeleri olasıdır. Dolayısıyla, onların tahliyesi sonrası, kendilerine özellikle sosyal medyadan yargılayıcı ifadeler kullanmak yerine, şefkatle yaklaşmalıyız.

Devletin ilgili makamları da bu vatandaşlara gerekli psikolojik desteği sağlamalıdır. Dolayısıyla, savaş mağdurları ve aileleri hakkındaki herhangi olumsuz bir yorumu, bu travmatik deneyimleri yaşayan insanlar üzerindeki etkilerini yeniden değerlendirip söylediklerimize dikkat etmemiz şart.

Bu hem vatandaşlarımız hem de Ukrayna'da bu zulme maruz kalan her birey için geçerlidir.

Barış ve şefkatin sıcaklığı, savaşın soğukluğunda bir battaniyedir.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları