Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Fatih Ergin

Fatih Ergin

Yazar

'Parlamenter sisteme dönelim' diyenler FETÖ'cü, öyle mi?

Yenilenen İstanbul seçiminin ardından 31 Mart sonrasına göre daha güçlü bir hâl alan sistem tartışmalarına MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli o bildiğimiz siyaset dili ile yaklaşıyor. Öyle ki Bahçeli, geçtiğimiz günlerde Kastamonu ziyaretinde yaptığı konuşmada, parlamenter sistemi kastederek, "eski sisteme dönelim diyenler FETÖ ile irtibatlı" dedi.

Türkiye'de parlamenter sistemin kökleri 1876'daki 1. Meşrutiyet'in ilanına kadar uzanır. Bu tarihten iki sene sonra kapatılan Meclisi Mebusan, 1908'de 2. Meşrutiyet'in ilanı ile yeniden açılmıştır. Millî Mücadele kapsamında 23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılmasından 29 Ekim 1923'e kadar geçen süreç ise, cumhuriyet öncesinin adeta 3. Meşrutiyet dönemidir. 29 Ekim'de ise, Türk Devleti'nin rejimi meşruti monarşiden, yani parlamenter monarşiden devletin en tepesindeki kişinin de seçimle iş başına geldiği tam parlamenter demokrasiye geçmiştir. 15 Temmuz'daki darbe girişimi bahane yapılarak 16 Nisan 2017'deki tartışmalı referandumun ardından geçilen mevcut sistem ise, kelimenin tam anlamıyla tek adam rejimidir. Öyle ki, şu an Türkiye'de 1908'de ilan edilen ikinci meşrutiyetten bile daha geride bir sistem mevcut.

Bu bilgiler kapsamında, Bahçeli Birinci Meşrutiyeti ilan eden Sultan İkinci Abdülhamit'i, İkinci Meşrutiyeti ilan ettiren İttihatçıları ve Cumhuriyet'i parlamenter sisteme dayalı olarak şekillendiren Atatürk ve arkadaşlarını FETÖ'cü ilan etti diye bir demagoji yapmayacağım. Zaten bir demagojiyi şu an köşeme taşımış bulunuyorum. Bir de benim yapmama gerek yok. Ancak şurası da var ki, Bahçeli böyle yaparak, parlamenter sistemin ülkemizdeki 140 yıllık geçmişini bütün kazanımları ile birlikte linç etmiş olmuyor mu?

Bahçeli'nin AKP karşısında başkanlık sistemine hangi sert ifadelerle karşı çıktığı, tarihin, siyasetin ve toplumun hafızasında. FETÖ'cüler o günlerde başkanlık sistemini istediği için mi Bahçeli parlamenter sistemi savunuyordu? Her ne kadar Bahçeli'nin vaktiyle parlamenter sistemi savunması, FETÖ'ye karşı aldığı bir pozisyon olmasa da, FETÖ, AKP ile birlikte koalisyon halinde ülkeyi yönetirken de, AKP öncesinde de hep başkanlık sisteminden yanaydı. FETÖ elebaşı Fethullah Gülen, 1997'de FETÖ'nün yayın organı Samanyolu TV'de katıldığı programda, "Başkanlık sistemine de, bu gerçekleşmezse geniş yetkili Cumhurbaşkanlığına" sıcak baktığını belirterek şöyle demişti; "Başkanlık sisteminin alt yapısı hazırlanmalı, insanımız hazırlanmalıdır. Salahiyetleri genişletilmiş Cumhurbaşkanlığı üzerinde durulursa bir rıhtım, bir sıçrama ayağı, bir rampa sayılabilir. Ancak milletimizin bugününü ve geleceğini ilgilendiren bu gibi konular geniş platformlarda tartışılmalıdır. Ben şahsen başkanlık sistemine de, salahiyetleri genişletilmiş cumhurbaşkanlığına da sıcak bakıyorum."

15 Temmuz, parlamenter sisteme karşı yapılan bir girişimdi. Ancak bu darbe girişiminin ardından, 15 Temmuz üzerinden kamuoyu tıpkı Gülen'in istediği gibi başkanlık sistemine hazırlandı ve Türkiye'de rejim değişti. Yani Bahçeli'nin AKP'ye tedarik ettiği sistemi ilk ortaya atanlardan biri Fethullah Gülen. Şubat 2013 tarihinde ise, teröristbaşı Öcalan, kendisi ile görüşen HDP/BDP heyetine İmralı tutanaklarına giren ifadesinde, "...Biz, AKP ile bu temelde bir başkanlık ittifakına girebiliriz'' ve "Biz, Tayyip Bey'in başkanlığını destekleriz" demişti. Devlet Bahçeli parlamenter sistemden yanayken, FETÖ ve PKK başkanlık sistemini savunuyordu. Şimdi ise Bahçeli de başkanlık sisteminden yana. Parlamenter sistemi savunma noktasından AKP, FETÖ ve PKK'nın savunduğu başkanlık sistemi noktasına gelen Bahçeli, ama 'parlamenter sisteme geri dönelim' diyenler FETÖ'cü, öyle mi? Hangi odak, hangi unsur, FETÖ ve PKK'nın savunduğu başkanlık sistemini AKP'ye tedarik edilmesinde MHP'yi anahtar parti yaptı, burası büyük bir soru işareti değil mi?

15 Temmuz sonrasında beka gerekçesiyle geçilen tek adam rejimi, ne hikmetse FETÖ'nün siyasi ayağını halen ortaya çıkarmış değil. Meclis'te muhalefetin siyasi ayağının araştırılmasına yönelik verdiği önergeleri de, AKP ile birlikte eski sistemi isteyenleri FETÖ'cü ilan eden Bahçeli'nin MHP'si reddediyor. FETÖ'nün siyasi ayağı ortaya çıkarılsaydı, Türkiye tek adam rejimine geçirilebilir miydi? Durum böyleyken, FETÖ ya da FETÖ ile irtibatlı olanlar neden parlamenter sistemi istesinler ki?

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları