Oksijenin olmadığı bir gelecekte yaşam savaşı veren Kore halkı kast sistemiyle ayrılmış ve sınırlı besin kaynaklarıyla Chunmyung Grubu’nun inşa ettiği bir düzende yaşamaktadır. Bilim Kurgu türündeki bu dizi Black Knight 택배기사 haftanın üzerinde konuşacağımız yeni dizisi.

Hava kirliliği nedeniyle maskelere hapsolan insanoğlu bölge bölge ayrıldığı yerleşim birimlerinde Chunmyung Grubu’nun temin ettiği oksijen tüpleriyle hayatta kalmaktadır. Oksijen kuryelerinin hayati öneme sahip olduğu Black Knight, 2071’de geçen distopik bir gelecekten bahsediyor.

Netflix’in yeni dizisi Black Knight’ın başrollerinde Hallyu’nun tanıdık simalarından Kim Woo Bin ve Song Seung Heon gibi oyuncular var.

Black Knight’ın hikâyesine daha yakından bakalım: Gelecek zamanda dünyaya kuyruklu yıldız çarpması sonucunda pek çok kıta sular altında kalır. Kore Yarımadası da bu felaketten nasibi alarak çöle dönüşür.

Nüfusun sadece %1’inin hayatta kalabildiği bu kıyamet sonrası konulu düzende kalanların yeni icatların oluşturduğu tahribata uygun, yeni bir düzene ihtiyaçları vardır.

Çölleşen Kore Yarımadası’nın neden olduğu temiz hava ihtiyacı yeni bir icada ön ayak olacaktır: Hava Reaktörü.

Kirlenmiş havayla yaşayabilmek için oksianyumu oksijene dönüştüren Hava Reaktörü icat edilir. İnsanlar maskelerde bulunan hava reaktörü sayesinde temiz havaya ulaşabilmektedir. Böyle kötü koşulların olduğu ortamda nüfus sınırlı kaynaklara kare kodlar aracılığıyla ayrılmış olduğu Genel, Özel ve Merkez bölgelerinde ulaşabilir. Bu bölgelerin dışında seçilmeyen insanlar ise ‘mülteci’ olarak etiketlenip sefil bir hayata mahkûm edilir.

Sınırlı kaynak ve oksijen tedarikinin çok önemli olduğu hayatta kuryelerin soygun ve avcılara karşı güçlü olması beklenmektedir. Bunlardan ‘5-8’ koduyla efsaneleşen kurye kurulu düzenin adaletsizliği karşısında bir gün harekete geçmek zorunda kalır.

Kıyamet sonrası konulu bilim kurgu türündeki Black Knight sınıf sistemi üzerine kurgulanmış bir yapım. Çekim ve görsel efektleri bize anlatılmak istenen ortamı başarılı bir şekilde sunmuş. Kore bu konuda çıtayı her seferinde yükseltmeyi biliyor.

Black Knight, güzel bir hikâye işlenmiş fakat dizinin hikâyeyi anlatması açısından daha uzun olması gerektiğini düşünüyorum. Başta devleti ve Chunmyung Grubu gösterdi ama sonra hemen kuryeye döndü. Bu noktada bu sistemi halka direten devlet ve Chunmyung Grubu’nun senaryoda daha fazla işlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Özellikle mültecilerin yaşamına dair çok az şey izledik. Ayrıştırılan vatandaşların sefil hayatına dair daha çok ayrıntı görebilirdik.

Hikâyeye baktığımda dizide Sa-wol’un kurye turnuvasını senaryonun yarısını oluşturduğunu fark ettim. Sa-wol ve kurye 5-8’in hikâyesine mi yoksa gelecekteki çölleşen Kore Yarımadası’ndaki yaşama mı odaklanmamız gerekiyor. Güzel bir kurgu olarak bence sınıf düzeni üzerinden hikâye devam etmeliydi. Yani 6 bölümden daha fazlasına ihtiyaç varmış.

Bölümün kısa olması ve senaryonun odak noktası dışında oyunculuk ve efektlerin yeterli olduğunu düşünüyorum. Bence şans verilebilecek bir dizi ortaya çıkmış.

Genel olarak Black Knight’ı ve anlatmak istediği o distopik hikâyeyi sevdim. Değindikleri çölleşen dünya senaryosu ve buna alternatif olarak sundukları teknoloji hamlesi sosyal hayatımızda bile maruz kaldığımız sınıf sistemiyle dar bir sokağa sıkıştırılmış. İnsanoğlunun zulmü gelecekte bir yerlerde de devam ediyor.

Ayrımcılık ve adaletsizliğin kol gezdiği günümüz dünyasını rant uğruna çölleştirenler, halkın belini ağır vergilerle bükerken almadıkları belki de tek bedel olarak bu seferde nefesimiz, oksijenimize göz dikiyor. Kendinden olmayanları ayırarak bölgelere hapsediyor.

Tek derdi para olan bu cinsler oksijeni parayla kısıtlı bir şekilde verirken bir yandan da kendilerine muhtaç bırakmak için havayı planlı kirletiyor. Yani kaşıkla verip kepçeyle kendine alıyor. Bir yerlerden size de tanıdık geldi değil mi?