Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sıla Topbaş

Sıla Topbaş

MUNSAP

Kaputa vur...

Sevgili okuyucularım malum İstanbul şu birkaç gündür fırtına ve getirdiği aşırı soğukların etkisi altında. Bunun neticesinde deniz, kara ve hava ulaşımı etkilendi. Fırtınadan evlerin çatısı, ağaçlar iş yerlerinin koruyucu plakaları yerinden söküldü. Hatta bu yerinden sökülen plakalardan biri ölüme sebebiyet verdi. İstanbul valiliği 39 ilçede sokakta kalanları korumak adına çalışma başlattı.

Bunlar insanlık adına yapılması gereken şeyler. Zor durumda olanlar bir şekilde yardım isteyebilirler. Belediyelerin evsizler için sağladığı yerlerde barınıp, karınlarını doyurabilirler. Fırınlarda başlatılan askıda ekmek kampanyasından faydalanabilirler.

Bu arada askıda ekmek ritüeli, taa eskilerdeki sadaka taşı olayının günümüze yansıması. (Bir de İtalya'da askıda kahve olayı var. Bir başka yazımda bundan bahsetmek isterim.)  

Yardımseverler sadaka taşlarına, güçleri yettiğince bir şeyler bırakırlarmış. İhtiyaç sahipleri de ihtiyacı kadar olanı alırlarmış. Bunu da unutmayalım.

Peki ya, kendini ifade edemeyenler.

Yani.

O sevimli dört ayaklı dostlarımız. Sokak kedileri ve sokak köpekleri...

Onlar da bir şekilde sahipleniliyorlar.

Bu konuda dün Anadolu Ajansı'nın geçtiği bir haberi sizlerle paylaşmak istiyorum. Daha sonra da İstanbul'un Anadolu yakasında oturan bir arkadaşımın şahit olduğu bu konuyla ilgili gözlemini aktaracağım.

İşte ajansın haberi: 'İstanbul'da bazı sokak hayvanları, kötü hava şartları nedeniyle ısınmak için metro istasyonlarına sığındı. Son günlerde İstanbul'u etkisi altına alan yağış ve olumsuz hava şartları, vatandaşları olduğu kadar sokak hayvanlarını da etkiledi. Soğuktan etkilenen bazı sokak köpekleri metro istasyonlarına girerek korunmaya çalıştı. Sokak hayvanlarının bu durumunu gören hayvansever vatandaşlar da köpeklerin üşümemesi için evlerinden getirdikleri yastık ve battaniyeleri altlarına serdi. Hayvanseverler, metro istasyonlarına sığınan köpeklerin önüne mama da bıraktı.'

Sevindirici ve duygusal bir haber...

Arkadaşımın anlattığına gelince;

"Geçtiğimiz pazar günü eşim ve kızımla birlikte Kurtköy'deki Viaport AVM'ye gittik.

Malum orası bir açık hava alış veriş merkezi.

Hava buz gibi. Yağmur da cabası. Rüzgar ise ekstrası. Bizler ayakta zor duruyoruz. Uzun uzun vitrine bakma şansınız yok. Hemen bir mağazaya girip 5-10 dakika hem ısınma turu hem göz turu... Daha sonra bir başka mağazaya konuşlanma.

Bu zaman tüketici faaliyet bir iki parça alımla sonuçlanıp, soluğu bir an önce arabada alma ve evin yolunu tutma....

Burada gözlemlediğim olay şu: İstisnasız bütün o anlı şanlı alış veriş mağazalarını iri yarı köpekler işgal etmiş, boylu boyunca yatıyorlar. Hepsi de vitrinlerin boş taraflarını sahiplenmişler. Sıcak havalandırmanın verdiği nimetten faydalanıyorlar. Belli ki mağaza çalışanları onların da bir can taşıdığını, kat kat giyinmiş insanların ısınmak için bin türlü çareye başvurduklarını, ancak bu dört ayaklı dostların bundan mahrum olduklarını bildikleri için kapılarını onlara açmışlar. Mağaza girenler de bu duruma anlayış gösteriyorlar. Kimse şikayetçi olmuyor.

Bir de yine Kadıköy'ün Bahariye diye bir semti var. Orası da sağlı sollu alış veriş yapmak için mağazalarla dolu. Buranın sevimli yaratıkları ise genellikle kediler. Hemen her mağazanın bir kedisi var. Sanki onlara zimmetli. Boylu boyunca vitrinlerde yerleri alıyorlar. Mırıl mışıl uyuyorlar. Onlar da terbiyeli. Gelenlere herhangi bir taşkınlıkta bulunmuyorlar. Sadece sevecen bakışlarla onları süzüyorlar. Sanki 'bakın bu soğukta bizlere sahip çıkan iyi insanlar hâlâ var ülkemizde' der gibiler..."

Arkadaşımın bir uyarısından da söz etmek istiyorum. Şöyle ki;

"Araç sahipleri bu havalarda çok dikkatli olmalı. Ben şu öneriyi getirmek istiyorum. Hoş bu bana ait bir öneri değil ama unutulmuş olabilir. Hatırlatayım.

Geçtiğimiz yıllarda Kadıköy Belediyesi'nin uyguladığı "KAPUTA VUR" sloganı vardı.

Yani sabah arabanızı çalıştırmadan önce kaputa vurun. Soğuktan dolayı kaputun altına sığınmış bir kedicik veya minik bir köpek olabilir. Farkında olmadan aracınızı çalıştırdığınızda onu canından edebilirsiniz.

Size de çıkaracağı maddi külfetin yanında yıllar süren manevi ıstırap olur..."

Haydi önce KAPUTA VUR sonra arabanı çalıştır...

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları