Şöyle bir geçmiş yazılarımı incelerseniz, birçok psikolojik konsepti anlatırken döngü ifadesini çok sık kullanıyorum.

Çünkü birçok psikolojik sorun bir döngünün içine girdiğimizde oluşur.

Bir kişi görevine "ya hata yaparsam" gibi bir düşünceyle yaklaşırsa kaygı oluşturur. Sonra görevle ilgili çalışmaları erteler.

Konudan bağımsız, bu süreç aynı oluştukça kaygının döngüsü de aynı yere çıkar.

Bugün özellikle üstünde durmak istediğim döngü ise, isteksizlik hakkında.

Depresyon şikayetleri gösteren bireylerde, oluşan duygu durumdan kaynaklı bir isteksizlik hâli oluşur.

İsteksizlik ise, hareketsizliğe yol açar.

Yani artık kişi önceden yapmaktan keyif aldığı bir aktiviteye girmemeye başlar.

Örneğin, hafta sonları buluşulan arkadaş toplantılarına artık "hiç de canım istemiyor!" şeklinde yaklaşır ve sonuç olarak buraya katılmaz.

Bunun sonucunda ise zevk almama, keyifsizlik ve mutsuzluk gibi depresif duygulanım oluşur.

Özetle, kişi isteksizliğe takılıp, hareket etmez ve depresyon sürer.

İşte bu bahsi geçen hareketsizlik döngüsü depresyonda ilk müdahale edilmesi gereken husustur.

Kişiler bu gibi döngülerden çıkmak isterken yanlış noktalara odaklandıklarında döngüden çıkamazlar ve bunun onların kaderi olduğuna inanmaya başlarlar.

Bu verdiğim isteksizlik -harekete geçmeme - depresif hissiyatlar döngüsünde sizce kontrol edebileceğimiz bileşen hangisi?

İlk hata buna "isteksizlik" olarak yanıt vermekte olur. Zira durduk yere bir şeyi istemeye başlamak oldukça zordur.

Cevap, bir diğer bileşen olan "depresif hissetme" ise yine yanılabilirsiniz.

Antidepresanlar bu bileşene müdahale etse de sürdürülebilir çözüm harekete geçmeme bileşenini değiştirmekten geçer.

Eğer bir kişi isteksizliğine ve tüm depresif hissiyat ve hatta değerlendirmelerine göre harekete geçerse, bu döngüden çıkabilir.

Bu hareketlilik sürdürülünce döngü artık harekete geçme - keyif, haz, memnuniyet - isteklilik şeklini alır.

Kısacası, sorun depresyon olsa da bunu sürdüren hareketsizliğinizdir.

Bu hissiyatları değiştirmenin yolu ise harekete geçmeye başlamaktır.

Tabii ki bunun söylendiği kadar kolay olmadığının farkındayım.

Bunu kolaylaştırmak için öncelikle basit ve ulaşılabilir hareket adımları belirleyin.

Sonra bunları çok küçük parçalara bölün.

Küçük ve başarılabilir adımlar ile harekete geçin ve bunu tüm isteksizliğinize rağmen sürdürmeye gayret edin.

Zorlandığınızda, kendinizi yargılamayın ve bir sonraki hareket için plan yapın.

Örnek etkinleştirmeler:

-Yarın akşam yemeğinden sonra 10 dakika kadar bir yürüyüş yapıp eve döneceğim.

-Sabah kahvaltısı öncesi iki dakikalık vücut esnetme hareketi yapacağım.

-Hafta sonu arkadaşların kahvaltı teklifine bir saatlik de olsa katılacağım.

-Yabancı dil çalışmalarım için yarın 15 dakika üç adet anahtar kelime tespit edeceğim.