Harp okulundaki darbeciler yargılanıyor
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Hava Harp Okulu'nda görevli subayların da aralarında bulunduğu 28’i tutuklu 43 sanığın yargılandığı davada, bir kısım tanıklar dinlenildi.
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki binada yapılan duruşmada, tanıkların dinlenilmesine başlandı.
Tanık Fethi Sayan, Atatürk Havalimanı davasında da müşteki olduğunu, 15 Temmuz’da Kazlıçeşme’de görevli polis olduğunu belirtti.
Olay günü saat 23.00 ile 02.00 gibi iki grubu derdest ettiklerini, eski Hava Harp Okulu Kurmay Başkanı Albay Barbaros Akca ve eski Albay Ali Başaran isimli sanıkların ifadesinde ismi geçen kişinin kendisi olduğunu dile getiren tanık Sayan, 15 Temmuz gecesi normalde Sirkeci Marmaray’da görevli olduğunu, saat 22.00- 22.30 arası arası Kazlıçeşme’ye gittiğini kavşağın 500 metre ilerisinde görevli polisleri vazifelendirdiğini, geçişleri engellemek için tedbir aldıklarını söyledi.
- "Sırtımızdan nasıl mermi yeriz diye düşündük’’
Tanık Sayan, beyaz bir aracın içinde şahıslar olduğu söylenince, silahlarıyla birlikte beklediklerini belirterek, "Sonradan adını Ali Başaran olarak bildiğim bir şahıs gelir gelmez, kargaşa yaşandı. Sağ kolumdan tutarak ‘Siz ne yapıyorsunuz?’ dedi, ben de gözaltına aldım. Alnımızdan mermi yesek sorun değil de, sırtımızdan nasıl mermi yeriz diye düşündük. Tedbirlerimiz devam ediyordu.’’ dedi.
Olay yerine ikinci siyah bir araç geldiğini, isminin sonra Barbaroş Akca olarak öğrendiği şahsın birebir kendilerine silah doğrultunca arkadaşıyla bu kişiyi derdest ettiğini dile getiren tanık Sayan, "Gözaltına aldık, sabaha kadar beklememiz devam etti. Benim hatırladığım araçlarda 5 kişi vardı. Zorla indirdik bu şahısları. Üzerlerinde beylik tabancaları olduğunu hatırlıyorum. Yakalar yakalamaz, arkadaşlarım el koydu. Hepsine kelepçe vurduk, bir odada tuttuk. Barbaros Akca, tetik düşür emri verdi. Ama biz üzerine atlayınca derdest edince, diğerleri de diğer arkadaşlar tarafından yakalandı.’’ diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Akın Gürlek, "Bu gözaltına aldığınız şahısların üstünden İstanbul Valiliğini derdest etme belgesi çıkmış. Bilginiz var mı?" sorusuna tanık Sayan, "Ben de basından duydum." yanıtını verdi.
Sanık Ali Başaran'ın, tanığa yalancı şahitliğin suç olduğunu söylemesi üzerine tanık Sayan, "Sanık Ali Başaran karşısında vatan evladı olduğunu unutmasın." diye konuştu.
Duruşmada tanık olarak ifadesine başvurulan polis memuru Süleyman Kaya, olay gecesi Kazlıçeşme’de görev yaptıklarını belirterek, darbe girişimi olduğunu ve Bakırköy’de askeri bir aracın polis ekip otosuna ateş attığı bilgici aldıklarını söyledi.
Bulundukları yerden geçmekte olan biri siyah, diğeri beyaz iki aracı durdurduklarını anlatan tanık Kaya, "Üzerinde polis yazan yelekler giyinmiştik. Araçları durdurduk. Ön aracın arkasındaki oturan asker yolu açmamızı isteyerek bize silah doğrulttu. Açamayacağımızı söyledik. ‘Açmazsanız size sıkarız’ dedi. Sonra vatandaşlar geldi. Yol açıldı, açılan yerden geçtiler. Az ileride ekipler amirimiz vardı. Grup amirini arayıp bilgi verdim. Onların tarafında gittiklerini ve silahlı olduklarını söyledim. Sonrasında orada gözaltına alınmışlar." dedi.
Tanık olarak dinlenilen polis memuru tanık Hasan Akman da, olay gecesi Kazlıçeşme’de güven timleri ekibindeki olduklarını, iki askeri aracın kendilerinin bulunduğu bölgeye geldiklerini ifade ederek, "Polis olduğumuzu bilmelerine rağmen bize silah çekip yolu açmamızı istediler. Aralarında Barbaros Akca isimli asker vardı. O araçtan indi, diğer askerler mevzi aldılar. Yaralı öğrenciler olduğunu söylediler ama yerlerini söylemediler. Geçmelerine izin vermezsek bize silah sıkacaklarını söylediler. Gözaltı işlemi yaptığımızda askerlerden birinin G3 silahını aldım kontrol ettim, içinde mermi vardı." ifadelerini kullandı.
- Askere ‘tetik düşür’ emri
Olay günü normalde Marmaray’ın Üsküdar durağında görevli olduklarını kaydeden tanık polis Adnan Göktaş, üniformalı asker şahısların polislerle bir olay yaşadıkları bilgisi üzerine Kazlıçeşme’ye çekildiklerini belirtti.
Tanık Göktaş, ifadesinin devamında "Polis olduğum belliydi. Biz oraya vardığımızda bu asker şahıslar hakkında gözaltı kararı verilmişti zaten. Şahıslar araçtaydı. Hava Kuvvetlerinden olan bir şahısla görüşülüyordu sürekli. Bu kişi, ‘Asker tetik düşür’ diye bir talimat verdi. Ortalık karıştı. Silahlar dolmuş şekildeydi, bizim ise beylik tabancamız elimizdeydi. Sonradan Barbaros Akca olduğunu öğrendiğim bu şahıs, önce Boğaziçi Köprüsü’nde yaralı askeri öğrenciler olduğunu söyledi. Sonra Sirkeci tarafında olduklarını söyledi. Verdiği çelişkili beyanlardan şüphelendim. Bazı asker şahısların cüzdanlarından ‘Yurtta Sulh Konseyi ‘üyelerinin yazdığı metin çıktığını duydum." diye konuştu.
Bir diğer tanık polis memuru Cihan Yalçın da, başka bir darbe davasında da müşteki olduğunu, Kazlıçeşme mevkisinde askerlere "Yetkiniz yoktur" dediklerini, eski Albay Barbaros Akca’nın "Gerekirse sizinle çatışırız, yine de buradan geçeriz" dediğini, diğerlerinin sözlü bir şey dediklerini duymadığını, askerlerin kendilerine silah doğrulttuklarını, ateş etmediklerini, orada askerleri derdest ettiklerini anlattı.
Duruşma, yarına ertelendi.
